Hilâl KAPLAN
Bolu Savcısı Zekeriya Öz'ün sadece son iki hafta içinde yazdığı bazı tivitlerini okuyalım:
HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur'a hitaben:
'HSYK 1. Dairesi'nin kudretli ismi 7 Şubat'ta bazı isimler ifadeye çağrılınca olağanüstü toplantı yapıp savcıları görevden almaya çalışmıştı. Eğer doğru, dürüst ve tarafsız isen şimdiki zulme dur de. HSYK yı olağanüstü topla ve dünyanın gözü önündeki hukuksuzluğu gider.'
Paralel yapı 'olmadığına' göre, hiç alakası yokken 7 Şubat sürecini hatırlatması ne ilginç, değil mi? Devam edelim.
İçişleri Bakanı Efkân Âlâ'ya hitaben:
'Ergenekon'da benimle görüşmek için emniyet müdürünü araya koyan İçişleri Bakanı red cevabı alınca fena bozulmuştu.
Ankara'da hakim evinde olduğumu öğrenince aynı bakan görüşmek için çok önemli toplantısını bırakıp apar topar hakim evine görüşmeye gelmişti.
Şimdi kalkmış üst perdeden tehdit ediyor. Ateş olsan cürmün kadar yer yakarsın. Görüşmede 45 dakika benden yediğin fırçaların öcünü alırsın.
Âlâ'nın inlerine gireceğiz dediği bu olsa gerek.Yaptığı bütün işler hukuksuz olduğu için yüzüne gözüne bulaştırdı.'
İçişleri Bakanı'na 'sen' diye hitap eden, 'cürmün kadar yer yakarsın' diye dayılanan, ona fırça atmaktan bahseden devletin savcısı... Devam edelim.
Hükümete hitaben:
'Kahraman polisler bu muameleyi haketmedi. Girecek in arayan ağababaları işkence tazminatlarını örtülü ödenekten öder.
İnsanların inlerde yaşadığını zanneden kapı kırıp gazeteci ve savcı aldırmaya çalışanlar ve ağa babalarına ithaftır: Cahilsin, oku öğrenirsin. Gerisin, ilerlersin. Adam yok, yetiştirirsin. Paran yok, kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat adam bozuldu mu, bunun çaresi yoktur.'
***
HSYK Başkanı'na açıktan gözdağı veren, siyasî iradeyle kavga eden, muhalefet partisi liderlerinden bile daha şiddetli bir öfke dilini benimseyen kişi bu devletin bir memuru; önüne davanız gittiğinde tarafsız olduğuna inanmanız gereken bir savcı.
Geçtiğimiz ay, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Öz'ün attığı 'Zorbalıkla devlet yönetmeye kalkanların acı sonlarını bilmeyen yoktur. Sonu Saddam gibi Kaddafi gibi olacaktır' ve benzeri tivitlerden ötürü inceleme başlatıldığını açıklamıştı.
Peki, bu inceleme sonucu ne oldu dersiniz? HSYK 3. Dairesi'nden, inceleme için de incelemenin reddi için de gerekli 4 oy çıkmadı. Yani HSYK, tivitinde Başbakan Erdoğan'ı idam edilerek öldürülen Saddam ve linç edilerek öldürülen Kaddafi'nin sonuyla tehdit eden Öz'ü soruşturmaya bile gerek görmedi!
Öz de bu kararı müteakip, yukarıda örneklerini gördüğünüz gibi, sertlik tonunu daha da arttıran tivitler yazmaya devam ediyor.
Ayrıca hatırlarsınız, geçtiğimiz Şubat ayında Zekeriya Öz'ün 71.000 TL tutarındaki Dubai tatilini de işadamı Ali Ağaoğlu'nun şirketine ödettiği ortaya çıkmıştı. Buna ve ayrıca 'savcılık makamını kullanarak iş takipçiliği yaptığı' iddiasına dair soruşturma raporu tamamlandı.
Müfettiş raporuna göre Öz'ün beş yıldızlı tatilini gerçekten Ağaoğlu'nun şirketi ödemişti. Hatta Öz'ün son yıllardaki gelir-gideri arasında açıklanamayan yaklaşık 300.000 TL'lik de bir uçurum söz konusuydu. Ancak HSYK, müfettişin vardığı bu vahim sonuçları bile araştırmaya gerek olmadığına karar verdi. Yani HSYK, ne olursa olsun, savcı Öz'ün soruşturulmasına ihtimaline dahi izin vermemeye kararlı görünüyor.
Sanırım Öz de bu gerçeğin farkında olduğu için tivitleri ikiye katlamaktan çekinmiyor. Böyle HSYK'ya, böyle savcı!
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019