Mehmet AKBACAK

Mehmet AKBACAK
Mehmet AKBACAK
Tüm Yazıları
Her oyunun bir kazananı vardır
15.10.2014
1673

 Bayramda insanlar inançları için kurban keserken, öte yandan da politikalarının gerçekleşmesi için 35 insanımızı kurban ettiler.Hayvanların kesilmesine aşırı tepki gösterenlerin bir kısmı maalesef insanların kurban edilmesine bu denli tepki göstermediler.Ayrıca kurban kesilmesini onaylayanların bir bölümü de insanların kurban edilmesine içten içe sevindiler ve alkış tuttular.Hemen şu soru aklıma geliyor; tamam hayvanlar kurban edilirken bunun bir gerekçesi var, ister inan ister inanma o senin bileceğin iş, inanırsan kesersin,inanmazsan kesmezsin, peki 35 insanımız hangi " ilahi güçler"için kurban edildi.Bu soruyu sorguladığımız zaman gerçeği ucundan kulağından yakalarız.

     1918 de çizilen sınırlardan sonra Ortadoğuda barış hiçbir zaman gerçekleşmedi. Bu bazen müslüman hiristiyan, bazen sünni şii, bazen Arap Kürt çatışması ve daima Filistin İsrail arasında sürekli olarak savaş hali yaşandı,yaşatıldı.Körfez krizinden sonra çatışmalar daha da şiddetlendi, bölünme ve parçalanmalar hızlandı, herkes birbirinin düşmanı oldu, güçlü devletlerin himayesine sığınarak bölgede güç kazanacağını zannetti.Aynı politika 100 yıldan bu yana uygulanmakta.İttihatçılar Almanya'ya,Araplar Fransa ve İngiltere'ye güvenerek üretilen politikayı uyguladılar, hepside hüsrana uğradı.Koskoca imparatorluk dağıldı, bölge halkları bağımsızlığa kavuşacağız gerekçesiyle sömürge olmaktan kurtulamadılar.Yeni kurulan Türkiye için bağımsızlığını kazandı diye biliriz de, arşivler açıldığında gerçeğin hiç de böyle olmadığı görülecektir.Ortadoğu'da büyük bir oyun oynanmakta baş aktörler üç aşağı beş yukarı aynı, fakat oyun o kadar da kolay oynanmıyor çünkü; aktörler arasına yeni bir aktörün girmesi söz konusu, böyle olunca ilk mesele bu aktörün tasfiyesi gündemin ilk sırasını almakta.Bunun da en kolay yolu çözüm aşamasına gelen Kürt meselesini kaşımak ve kanatmak.Bunu gerçekleştirirlerse; Türkiye'yi zayıflatarak etkisizleştirmek, hem de yönetilebilir hale getirmek. Artık Türkiye yönetilmek istemiyor aksine yönetmek istiyor, fakat yıllardan bu yana yönetilmenin getirdiği kompleksle adım atmaktan korkanlar sürekli olarak ülkenin paçasından çekerek aslında bazılarının çıkarlarına bilerek veya bilmeyerek hizmet ettiklerinin farkında değiller.Dün tezkereye karşı çıkanlar üç gün sonra yeni bir tezkere çıkaralım noktasına geliyorlar.Daha düne kadar Türkiye'yi IŞİD'in hamisi yerine koyanlar şimdi IŞİD'e karşı savaşalım önerisinde bulunuyorlar.

    Burada büyük ve tehlikeli bir oyun oynanmakta, ve her oyunda olduğu gibi bunda da bir kazanan, bir kaybeden olacaktır.Kaybeden biz olursak felaketimiz olur, kazanırsak kendi geleceğimizi kurtarmış oluruz.Eğer kaybetmek istemiyorsak; en kısa zamanda barışı hızlandıracak adımlar atılmalı, taraflar arasındaki çatışmacı dil terk edilmeli, barışçı, kucaklayıcı bir dil egemen olmalı.Savaş kışkırtıcılarına ortam sağlayacak politikalardan vazgeçilmeli, bu olaylardan zarar gören güven sorunu tekrar tamir edilmeli. Her türlü şiddete karşı çıkılmalı, şiddete yol açacak davranışlardan kaçınılmalı ve en önemlisi insan haklarına dayalı evrensel hukuku temel alan uygulamalardan vazgeçilmeli.90 lı yıllara dönüyoruz diyenlere aman dikkat edin, dün Kürtlere küfredenlerin  bugün Kürt düşmanı olduklarına sakın inanmayın, ülke dışından gelen dayanışmanın özünü kavramadan ülkemiz aleyhine oluşturulan algılara kulak asmayın, barış sürecinde doğru yapılanlara destek, yanlış yapılanlara ise en sert eleştiri yaparak siyasi iktidara baskı yapalım.Çünkü gerçekten Türkiye bir iç savaşın yanından geçti, olayları çok iyi analiz eden Öcalan yine insiyatif alarak tarihsel sorumluluğunu yerine getirerek oyunun kaybedeni olmaktan kurtulduk, fakat iş daha bitmedi önümüzde daha büyük oyunlar bizi beklemekte.Bizim üzerimizde oynanan oyunların farkına vardıkça; kazanan biz olacağız, Türkiye olacak, bunu unutmayalım.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (2)
  • Hrac Madooglu

    Hrac Madooglu

    19.04.2015 19:43

    1973e kadar TC Devletinin Ermeni soykirimi hakkinda hicbir arastirma yapmamasinin sebebi, olayi unutturarak, ortbas etmek icindi. Siz devletin bu olayi butun ayrintisi ile bilmedigini mi saniyorsunuz? Efendim biz Turkler tembel insanlariz, kendi tarihimizi bile arastirmaktan useniyoruz, vs. Fatik Sindromu hastaligindan mi muzdarip butun Turkler? Yoksa hafiza kaybi Turklerde irsi bir hastalik midir? Bu yuzden mi Dolmabahce Sarayini gezen turistlere mimarin isminin Garabet Balyan oldugu soylenmiyor? 150 sene once insa edilen sarayin mimarinin kim oldugu arastirilmamis, ya da unutulmus oldugu icin mi yoksa Ermenice bir isim oldugu icin mi soylenmiyor? Fatih Sultan Mehmet istanbulu nasil feth etmis, gunu gunune hatta saati saatine biliyorsunuz ama. . 1915 deki soykirimi bilmiyorsunuz, ayni yil Canakkalede ne oldugunu - eksik, abartili da olsa biliyorsunuz. Bu mantik disi, soykiimi inkar amacli yaziniz kimsenin isine yaramaz. Tembellik, unutkanlik falan degil, sucluluk duygusudur bunun sebebi. Bunu siz de bilirsiniz ama gercegi yazmak isinize gelmiyor.

  • Mourat

    Mourat

    19.04.2015 21:36

    Ingilizlerin, amerikalilarin veya baskalarinin yaptiklari soykirimlari yazarsak, ermenilere karsi isledigimiz soykirim gercegini ortadan kalkacak mi?

Yazarlar