Ana muhalefet partisi diyor ki..

Rejim değiştirilmek isteniyor..

İktidar partisi diyor ki..

Rejim mejim değişmiyor. Rejim 1923’te değişti. Rejimin adı cumhuriyet.

Ana muhalefet partisi diyor ki..

Mısır da cumhuriyet, İran da cumhuriyet.

İktidar partisi diyor ki..

Yönetim şekli değişiyor. Sistem değişiyor. Cumhurbaşkanı sistemi geliyor.

Tartışmanın ana ekseni bu.

***

Gözlerden kaçtı galiba.. Devlet Bey de bu tartışmaya katıldı..

Töreye uygun devlet düzenine geçeceğimizi söyledi..

Niye evet diyeceklerini açıklarken aynen şöyle dedi..

‘Töreye uygun devlet düzeninin devamını ertelenemez hedef olarak görüyoruz..’

Töreye uygun devlet düzeni?

***

Devlet Bey sözünün altını doldurmadı..

Havada bıraktı!..

Konuşulur zannettim.. Tartışılır zannettim.. Açıklık getirilir zannettim..

Bu sebeple iki gün bekledim..

Töreye uygun devlet düzeniyle neyin kastedildiğini anlamadım..

Osmanlı’nın ilk dönemi mi kastediliyor..

Osmanlı’nın son dönemi (meclisli) mi kastediliyor..

Selçuklular mı?

Yoksa.. Töreye uygun devlet düzenimiz ta Orta Asya’ya kadar uzanıyor mu?

Devlet Bey bi açıklık getirir herhalde...

Türkeş siyasette ileri görüşlüymüş

7 Haziran’dan sonra hükümet kurulamayınca Cumhurbaşkanı seçim kararı aldı..

Seçim hükümeti kurulacaktı..

CHP ve MHP üye vermedi..

Tuğrul Türkeş başbakan yardımcılığı teklifini kabul etti.. Seçim hükümetinde görev aldı..

Devlet Bey çok kızdı tabii..

Türkeş’in gidişi MHP’ye oy kaybettirir mi diye sordular..

Devlet Bey; Bir dağa bir serçe konsa dağ ne kazanır, bir dağdan bir serçe kalksa dağ ne kaybeder? Bilmem anlatabildim mi?’dedi..

Türkeş ise başbakan yardımcısı olmasını ‘MHP iktidar oldu’ sözleriyle savundu..

Türkeş MHP’den atıldı.. AKP’den vekil oldu..

Halen Başbakan Yardımcısı..

***

Önceki gün AKP’nin Ankara Mamak’ta anayasa değişikliğini anlatırken demiş ki..

‘Saygıdeğer Bahçeli bir sabah kalkıp, ‘hele getirin şu sizin şeyi de şu arada onu bir çıkaralım deyince..’

***

Bugünlere geldik.. Anayasa böyle değişti..

Diyorum ki; Tuğrul Bey ileri görüşlüymüş.. Bahçeli’nin istikametini anlamış, hızlı davranmış, erkenden yer tutmuş..

Kudüs’te ezan yasağı

İsrail parlamentosu ezanın hoparlörden okunmasını yasakladı..

Bizim hükümetten çıt çıkmadı..

Filistin’in Ankara Büyükelçisi; ‘Kudüs’te ezanı yasaklamaya kalkışmak, Kudüs’teki Müslümanların varlığını tanımamak anlamına gelir’ demiş..

Tepki göstermiş..

Ezanın sesini neye kısıyorsun diyen çıkmadı..

DAEŞ’li kim?

Türkçe adı: Irak Şam İslam Devleti..

IŞİD..

Arapça adı: Dawlat al-İslamiyah f’al-Iraq wa belaad al-Sham

DAİŞ..

Doğrusu bu.. 

‘E’,’ İ’ okunduğu için Batı basınında DAEŞ deniliyor..

Önemli değil.. İster IŞİD de, ister DAEŞ de, ister DAİŞ de, ister DAEŞ de..

Örgüt aynı örgüt..

***

Haberlerde duyuyorsunuz 20 DAEŞ’li, 50 DAEŞ’li etkisiz hale getirildi deniliyor..

Yani öldürüldü.. 

Kim onlar..

Suriyeli Arap mı?

Çeçen mi?

Afgan mı?

Gürcü mü?

Fransız mı?

Alman mı?

Türk mü?

Kim?..

Haber şu; El Bab’ı DAEŞ’ten temizliyoruz..

Temizlenenler kim?

DAEŞ diye bir ülke yok.. Üzerinde DAEŞ’li yazan kimlik yok?

***

Geçenlerde Adana’da operasyon yapıldı.. Yakalananlardan biri Lübnan uyruklu Danimarka vatandaşı, öteki Irak uyruklu İsveç vatandaşıydı..

Demem şu; IŞİD deyip, DAEŞ deyip geçmeyelim..

Kim onlar?

Kimliklerine bakalım..