Pelin CENGİZ
Görüntülere yazıyla eşlik eden "Her şehir kendi sesiyle güzel. Çevreye duyarlı seçim kampanyamız başlamıştır" ifadelerinin yer aldığı AKP'nin seçim reklamları yayına girdi.
Buradan üç aşağı beş yukarı her köprüye, her geçide salkım saçak asılan seçimden sonra eskiyip sökülene kadar indirilmeyen afişlerin, gece gündüz bangır bangır sokakları inleten seçim araçlarının olmayacağını ya da daha az olacağını var sayarsınız. Ama tam öyle değil.
Zira AKP'nin adayları seçim kampanyalarında plastik ve naylon yerine kağıt ve bez gibi "geri kazanılabilir maddeler" kullanılacakmış. Gürültü kirliliği oluşturmamaktan kasıt da, okul, hastane, ibadethane gibi yerlerin çevresinde müzik çalınmaması ve anons yapılmamasıymış. Evinde oturana ya da işyerinde çalışana ses zulmü mübah yani. Bir de adaylara verilen "trafiği tıkamayın" talimatı var ki o gülünç olanıydı galiba.
Peki gerçekte çevrecilik böyle bişey mi? Bunlar ses, görüntü ve gürültü kirliliğinden sayılmayacak mı? Çevrecilik dediğimiz şey var gücüyle kömürlü termik santral savunurken plastik poşeti ücretli yapmakla övünmek mi? Seçim sürecinde görüntü ve ses kirliliği yaratmadığınız zannıyla iktidarınız boyunca kestiğiniz ağacı, kirlettiğiniz suyu, döktüğünüz betonu, asfaltı görmezden gelmek mi?
16 yıllık AKP iktidarları döneminde merkezi yönetim ve yerel yönetimler eliyle gerçekleştirilen bütün kültürel ve tarihi varlıkların da tahribatını dahil ederek ekolojik kırımların çetelesini yapmaya kalksak, buna ne vaktimiz ne de sabrımız yeter.
O sebeple çok uzağa, çok geriye gitmeden önümüzdeki günlerde AKP'nin belki de ekranlarda "Çevreye duyarlı seçim kampanyamız başlamıştır" reklamlarının döndüğü sırada oylanacak yasa tasarına bakmak bile yeterli.
Meclis Genel Kurulu'nda gelecek hafta görüşülecek Torba Yasa Tasarısı, baca gazı filtresi olmadan çalışan kömürlü termik santrallerin iki yıl daha havayı kirletmesine izin verecek.
2013 yılında kömürlü termik santrallerin özelleştirilmesinin ardından, bu santrallerin çevre yatırımlarını tamamlamaları için 2019'un sonuna kadar süre tanınmıştı. Bu süre içerisinde santraller, filtre ve baca gazı arıtma sistemleri gibi çevre yatırımlarını yapmadan altı yıl boyunca zehirli gazları doğrudan havaya saldı.
Meclis'te ilk sırada görüşülecek yasa teklifi, Çanakkale, Maraş, Karabük, Kütahya, Manisa, Sivas, Şırnak ve Zonguldak'ta bulunan 10 santrale iki yıl daha havayı kirletme özgürlüğü tanıyacak.
Temiz Hava Hakkı Platformu, çoktan emekli olma zamanı gelmiş bu santrallerin bulundukları şehirlerde yüksek miktarda hava kirliliğine sebep olduğuna özellikle dikkat çekiyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayımlanan partikül madde (PM10) ölçüm verilerini inceleyen Temiz Hava Hakkı Platformu, en eski santrallerden Maraş'taki Afşin Elbistan kömürlü termik santrallerinin yer aldığı Elbistan'da yaşayanların son üç yılda Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) sınır değerlerinden altı kat daha fazla kirli hava soluduğunu tespit etti.
Toplam yedi santralin bulunduğu Zonguldak'ta ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın mobil istasyonuyla 2018'de yapılan ölçümler PM10 değerlerinin Dünya Sağlık Örgütü sınır değerlerinin üç katı olduğunu ortaya koydu.
Tekrar edelim, temiz hava hakkını doğrudan ihlal eden bu yasa tasarısı aynı günlerde çevreye duyarlı seçim kampanyası yaptığını iddia eden bir iktidarın döneminde gündeme geliyor, yanlış olmasın.
Sanayi Komisyonu'nda kabul edilen yasa tasarısı ile aslında ekonomik ömrünü çoktan tamamlamış termik santrallerin çevreyi kirleterek çalışmaları için verilen süre iki yıl daha uzatılacak.
Önümüzdeki günlerde Meclis Genel Kurulu'na gelmesi beklenen Torba Yasa Tasarısı'nın 45. maddesi 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun geçici 8. maddesini yeniden düzenleyerek muafiyetin süresini 2021'in sonuna kadar uzatıyor.
Yani, yasa tasarısı Meclis Genel Kurulu'nda değişiklik olmadan kabul edilirse özelleştirilen, çevre yatırımlarını tamamlamayan ve yasal sınırların üzerinde kirletici salan eski termik santraller, 2021 sonuna kadar yasal olarak çevreyi kirletmeye devam edecek.
Avrupa'da ülkelerin kömürlü termik santralleri kademeli olarak emekliye ayırma planlarının yapıldığı bir dönemde değil bu santrallere havayı kirletme müsaadesi verilmesi, bir an önce bunların emekliye ayrılma planlarının yapılması gerekiyor.
Havayı, toprağı, suyu geri dönüşsüz olarak kirleten, insan sağlığına yönelik pek çok tehdit oluşturan bu santrallerin bu şekilde çalışmaya devam etmesi geri dönüşü olmayan tahribatlar demek, yok olan doğa, yok olan canlar demek...
Aslında geçmişte önemli bir kazanım olarak kayda geçebilecek bir gelişme Anayasa Mahkemesi'nden gelmiş, 2014 yılında mahkeme benzer bir düzenlemeyi iptal etmişti. Anayasa Mahkemesi, iptal kararının gerekçesinde "sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının ekonomik ve mali gerekçelerle vazgeçilecek haklardan olmadığını" açıkça belirtmişti.
Çevre örgütleri, çevre kirliliğini azaltacak çalışmalardan iki yıl daha muaf tutulacak termik santrallerle ilgili milletvekillerine söz konusu yasa tasarısını kabul etmemeleri yönünde çağrı yaptı.
Maalesef, Torba Yasa Tasarısı'ndaki tek sorunlu madde bununla sınırlı değil.
Torba Yasa Tasarısı'nın 14, 17, 44 ve 45'inci maddeleri doğaya ilişkin değişiklikler ve düzenlemeler getiriyor. Örneğin, ormanlarla ilgili maddeler onaylanırsa orman alanları içinde yer alan izinsiz enerji tesisleri, başvuru tarihlerindeki bedellerinin ödenmesiyle izinli hale gelebilecek. Oysa gerekli izin alınmadan enerji tesisi kurulması 6831 sayılı Orman Kanunu'nun ihlal edilmesi anlamına geliyor.
Suç sayılması ve cezalandırılması gereken bir ihlal hem verilen izinle hem de geçmiş yıllara dair ödemelerden muaf tutularak ödüllendiriliyor ve affa uğruyor.
Ayrıca tasarı orman alanlarındaki izinler için ödenmesi gereken bedellerde yüzde 50 oranında indirim öneriyor. Tasarı bu haliyle de Anayasa'nın 169'uncu maddesine aykırı.
Ormanların korunması ve geliştirilmesini düzenleyen 169'uncu madde, "Devlet, ormanların korunması ve sahaların genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Yanan ormanların yerine yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi devlete aittir. Devlet ormanlarının mülkiyeti devronulamaz. Devlet ormanları kanuna göre, devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz" diyor.
Elbette, her şehir kendi sesiyle güzel olduğu kadar her şehir kendi havasıyla, suyuyla, doğasıyla güzel. Kentleri beton ve asfaltla, mega projelerle, arsız endüstrileşmeyle, kömürlü termik santrallerle yeterince kirlettiniz, tarım topraklarını yok ettiniz, insanların ölümüne sebep oldunuz. Bu ekonomi politikalarından, elde ne var ne yok satma hamlelerinden fayda gelmiyor artık anlayın.
Seçim kampanyasının adına "çevreye duyarlı" demekle, kağıt ya da bez kullanmakla yaşanmaz hale getirdiğiniz, kirlettiğiniz kentlerini havasını temizlemiş olmuyorsunuz. Yarattığınız kirlilik artık bu torbaya sığmıyor...
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları








































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022