Ekin GÜN
Lacivert dergisinin Ekim sayısına Kutluğ Ataman bir röportaj vermiş. Şöyle diyor: “Aslında modern sanatçıların çoğu sol disiplinden geldikleri için toplumla kurdukları ilişki de sıkıntılıdır. Gel ben senin elini tutayım psikolojisi ile hareket eder. Tamam, elimi tut ama tutmasan da olur diye bakmak lazım. Hâlbuki bizim sanatçılarımızda 'halka bir şeyler vermemiz gerekir' düşüncesi var. Bu bir pozisyon alma şekli. Ben senden iyi biliyorum, öğretmenim, aydınım ve gel bakalım sana neler öğreteceğim düşüncesi. Maalesef hep böyle ilerleyerek bugüne geldik. Ve bu kafa zamanla himaye eden bir zihniyet oluşturdu.”
Kutluğ Ataman belki röportaj konusundan dolayı bunu solcu sanatçılar için söylüyor ama bunu solda yer alan tüm insanlara uyarlarsak bir genelleme yapmış sayılmayız artık.
Çünkü Türkiye'deki sol düşünce “ben bilirim” düşünce tarzından beslenir ve bunun sonucunda da kendisi gibi düşünmeyen tüm insanları aforoz eder, bu insanları hedef haline getirir.
Bu korkunç sayılabilecek bir zihniyettir ama ne yazık ki Türkiye'deki sol budur.
Geçen hafta tam da bunu kanıtlayabilecek bir olay yaşandı.
Hacettepe Üniversitesi'nde araştırma görevlisi olan Arda Akçiçek'in yazmış olduğu bir yazısından dolayı üniversitedeki odasının kapısına kendilerini sol olarak tanımlayan 3-5 kişi kırmızı boya fırlattı, ağır hakaretler ve tehditler yazdı.
Bu 3-5 kişinin bağlı olduğu bu sol örgüt olayı sosyal medya hesaplarından bir zafer kazanmış edasıyla paylaştılar.
Arda'nın saldırıya maruz kalmasına sebep olan yazıyı hurfikirler.com adresinden “Bu Yazım Siz Kötülere” başlığı altında okuyabilirsiniz.
Yazının konusu Ankara'da yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesine yol açan katliam.
Arda'nın bu yazıda sol örgütleri ve PKK'yı eleştirmesine kızıyorlar…
Kapısına yazdıkları gibi de Arda'nın IŞİD'i desteklediğini iddia ediyorlar.
Bir kere şunu söylemekte fayda var…
Arda'yı tanırım.
En azından Arda'nın vicdanını, yüreğini, düşünce yapısını bilecek kadar tanırım.
Arda hayatında hiçbir terör örgütünü desteklemez, desteklemediği gibi de liberal demokrasinin ilkelerine inanır ve bu yönde çalışmalar yapar.
Yazıları ve birçok araştırma görevlisine göre akademik bilgisi son derece iyidir, her şeyden önce iyi bir akademisyen olmak için kafa patlatır, araştırmalar yapar.
Arda demokrasiye inanır ve demokrasiye inandığı gibi de demokrasinin gereği olan düşünce özgürlüğünü, seçilmişlerin meşruiyetini savunur.
Peki Arda'ya saldıran bu 3-5 kişinin bağlı olduğu marjinal sol örgüt düşünce özgürlüğünü ve seçilmişlerin meşruiyetini savunur mu?
Bu soruya cevap vermek için birazcık bu sol örgütü tanıyalım.
Tarih 6 Eylül 2010… Anayasa referandumu için DSİP tarafından “Yetmez Ama Evet” panellerinin düzenlendiği bir günde bu örgüt konuşmacıları susturmak için yumurta atma eylemi düzenlemiştir ve aynı konferansta konuşan Adalet Ağaoğlu'na da yumurtalar isabet etmiştir.
Arda'nın uğramış olduğu saldırıyla alakalı olarak 5 sene önce düşünceleri ve fikirleri aynı örgüt tarafından susturulan DSİP henüz bir açıklama yapmış değil.
Yapacaklarını da sanmıyorum ama bu örgütün ve başka bir sol örgüt olan DSİP'in de düşünce özgürlüğü konusunda vermiş oldukları bu sınavda sınıfta kaldıklarını hatırlatarak devam edelim.
Tarih 13 Aralık 2014… Aynı örgüt Beşiktaş'ta ellerindeki pankartla bu ülkenin seçilmiş başbakanını hedefe alarak “Kazan Kaldırıyoruz” diye açıklama yapıyor ve “padişah özentisi” gibi ifadeler kullanıyor.
Bu kazan kaldırmanın ne demek olduğunu sabretmeniz durumunda yazının devamında okuyacaksınız.
Tarih 27 Temmuz 2015... Bu örgüt İstanbul'da Suruç Katliamı'nı protesto etmek için Başbakanlık Çalışma Ofisi'nin önüne kırmızı boya fırlatıyor ve şu açıklamayı yapıyor: “Bu Başbakanlık binasında ülkemizi karanlığa sürükleyen savaş politikalarını arttıran halklar ve gençliği katleden kan politikaları planlandı. Hala planlanıyor. Suruç'ta kaybettiğimiz arkadaşlarımızın hesabını soracağız”
Açık bir şekilde Suruç Katliamı'nın Başbakanlık binasında tertiplendiğini, hala bu tarz planların yapıldığını iddia ediyorlar ve buna inanıyorlar.
Ama gelin görün ki Arda PKK'yı bu olayda sorumlu tutunca (ki PKK ve IŞİD'le canlı bombaların bağlantıları ortaya çıktı) kapısına tehditler savurup aynı kırmızı boyayı fırlatıyorlar, PKK'ya karşı da tek bir söz söylemiyorlar.
Tarih 11 Ekim 2015… Aynı örgüt üniversitede okuyan tüm öğrencileri direniş yapmaya, dersleri boykot etmeye çağırıyor ve ardından da ekliyor: “Başka yolu yok, o saray yıkılacak!”
Yukarıda bahsetmiş olduğum gibi Erdoğan'ı “Kazan Kaldırıyoruz” diyerek hedefe alarak tek yollarının o sarayı yıkmaktan başka bir şey olmadığını ifade ediyorlar ve bunun için çağrı yapıyorlar.
Arda'nın yazısı için “düşünce özgürlüğü değil” diyen bir örgüt “sarayın yıkılması” gerektiğini ifade ederek düşünce özgürlüğü çerçevesinde mi bir çağrı yapıyor?
Halkın %52 ile seçtiği cumhurbaşkanının sarayını yıkmak için “başka yol yok” demek bir düşünce özgürlüğü müdür?
Yoksa Ankara'daki katliamda bugüne kadar eli silaha hiç bulaşmamış seçilmişlerden önce eli silahlı terör örgütlerinin ilk akla gelmesi mi düşünce özgürlüğüdür?
Bana kalırsa her normal insan ikincisini seçer ama insanları hedef göstermek ve onların fikirlerine fikirle cevap veremeyip tehditle sindirmek daha kolay bir şey sanırım.
Arda'ya saldırdıkları gibi aynı şekilde aynı günlerde Yeni Asır gazetesine de baskın düzenleyip kırmızı boyayla saldırdıklarını da hatırlayalım.
Şimdi yukarıda sorduğumuz soruyu tekrar soralım.
Düşünce özgürlüğü bu sol örgütün yaptıkları mıdır, yoksa Arda'nın bir katliamdan sonra çok haklı bir şekilde yazmış olduğu yazı mıdır?
Seçilmiş meşruiyet “saray yıkılacak” demek midir, yoksa %52 ile seçilmiş bir makama saygı duymak mıdır?
Bu soruya vereceğiniz cevaplar belki de sizin vicdanınızı ve mantığınızı belirleyen önemli faktörler olacaktır.
Şimdi…
Belki de böyle bir yazı yazdığım için beni de hedefe oturtacaklar ve tehditlerle sindirmeye çalışacaklar.
Önemli değil.
Amacım sadece fikirleriyle ve akademik çalışmalarıyla bir şeyler üreten hiç değilse üretmek için mücadele eden bir kişinin yanında olmak.
Bu saldırıyı gerçekleştirenlerin ne fikirlerini değiştirebilirim, ne de onları bu saatten sonra başkalarına böyle bir saldırı yapmayacaklarına dair ikna edebilirim ya da bunun bir güvencesini verebilirim.
Zaten anlatmak istediğim de Arda'nın kapısına yazdıkları gibi “yine geleceğiz” diyerek daha ne kadar kötü olabileceklerini bilememek ve başka bir bakımdan bakacak olursak bunun dahasını kestirememek…
Tüm bunlar belki de kendi gibi düşünmeyenleri susturmak istiyorlar, sindirmek istiyorlar anlıyorum da hayatları imza kampanyalarıyla geçmiş, en son olarak Merkel'in Türkiye'ye gelmesinden ötürü rahatsızlıklarını belirten imza kampanyası düzenleyerek bu dalda tüm ödüllere aday olan bu 100 akademisyen neden bir meslektaşının uğramış olduğu saldırıdan ötürü tepkisini dile getirmez? Bir imza kampanyası düzenlemez?
Sanırım cevabı yazının içinde ve vicdanınızda saklı.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.10.2018
24.09.2018
9.02.2018
19.08.2018
29.07.2018
15.07.2018
1.02.2018
14.06.2018
4.02.2018
9.02.2016