Ahmet TAŞGETİREN
Neyi oynuyor Amerika? Ortadoğu’da neyi oynuyor, Türkiye’ye karşı neyi oynuyor? Türkiye olarak Amerika’ya karşı gardımızı aldığımız söylenebilir; çünkü kötü niyet görüyoruz.
Suriye’de kötü niyet, Irak’ta kötü niyet. Bu doğrudan Türkiye’nin güvenlik riskini ıskalayan hatta o riski besleyen tavırlar sebebiyle.
Ama daha geniş olarak Ortadoğu’da, mesela Suudi Arabistan’a yönelik “11 Eylül’den sorumlu tutma” yönündeki gelişmenin Türkiye tarafından algılanma biçimi, Amerika’nın bütün İslam dünyasında kötü bir hesabın içinde olduğu yönünde oldu.
Bizatihi Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan’a yönelik tavrı, Türkiye’ye karşı olan tavırla, onları da, Libya’dan Mısır’a, Afganistan ve Pakistan’a yani “Tüm İslam dünyası”na yönelik ABD politikalarıyla birleştirdi ve hepsine yönelik iyi niyet sorgulaması yaptı.
15 Temmuz’la ilgili ABD tavrı da çok açık sorun içeriyor. FG’nin iadesine ilişkin ayak sürümeler de Türkiye açısından iyi niyet problemi ile bağlantılı değerlendiriliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM’nin açılışında yaptığı konuşmada Suriye’den yola çıkarak ABD’de “çift başlı” bir politika uygulandığını ve bunun birisinin Türkiye’yi rahatsız ettiğini ifade etti. Erdoğan’ın sözleri şöyle:
“ABD’nin Suriye’de çift başlı bir politika izlediğini görüyoruz. ABD yönetiminin bir kısmı terör örgütleriyle çalışma yürütürken, bir kısmı da bizim hassasiyetimize uygun çalışma yürütüyor. Bu süreçte ABD Kongresi’nin Suudi Arabistan’a 11 Eylül saldırıları sebebiyle dava açılmasına izin veren yasayı onaylaması talihsizliktir. Suçların şahsiliği ilkesine aykırıdır. Bu yanlış adımdan bir an önce dönülmesini bekliyoruz. ABD’nin en kısa sürede münasebetlerimizin ruhuna uygun seviyeye geleceğine inanıyorum.”
Bu sözler bile Erdoğan’ın çok nazik değerlendirmeleri sayılabilir. Çünkü Erdoğan, ABD’ye yönelik “Bu nasıl müttefiklik?” tarzında çok daha sert sorgulamalar yapmıştır.
Evet, şu anda ABD ile Rusya’nın Türkiye’ye yakınlığı sorgulansa, Rusya’nın bütün “güven” sorunlarına rağmen, daha yakın pozisyonda gözüktüğü açıktır. Bu görünümün ABD tarafından nasıl değerlendirildiğini bilmek isterdim.
Ama ilişkilerin iyi gitmediği açık. Suriye’de - Irak’ta, PKK’nın uzantılarına oynayan bir Amerika’nın “Dost” olarak değerlendirilmesi ihtimali sıfırdır.
Hakeza, Türkiye’nin “terör örgütü” olarak nitelediği bir yapının merkezindeki insana ev sahipliği yapmanın Türkiye’deki karşılığı da, “Dostluk” olmayacaktır.
Muhtemel ki “Bir Amerika” Türkiye yöneticisi olarak Tayyip Erdoğan’ı sevmiyor. James Jeffrey’nin dediği gibi onu Ortadoğu’nun yumuşak başlı liderlerinden farklı görüyor, onun “yaltaklanmaması”nı sorun olarak görüyor. Evet, belli bir şey Türk dış politikası bu dönemde ABD ve “Batı’ya ayarlı” olarak çizilmiyor. “Kendine ayarlı” bir dış politika söz konusu.
Bu durumda ne olacak?
FETÖ’ye yatırım mı yapılacak?
Türkiye’de PKK’yı terör örgütü olarak niteleyip, onun Suriye’deki uzantısı YPG’ye ve şimdi Irak’taki uzantısı YBŞ’ye (Şengal Direniş Birlikleri) yatırım mı yapılacak?
Bu düşmanlıktır.
ABD bunu sürdürürse, Türkiye’den de karşılığını görür.
Denebilir ki “Amerika birisine kafayı taktı mı, onu bir şekilde devre dışı bırakır.”
O zaman soru şöyle sorulur: ABD’nin Ortadoğu politikaları ve FETÖ marifeti olan darbe girişimi, Tayyip Erdoğan’a yönelik kafa takma operasyonları mıdır?
Ben de işte tam bunlara “kamikaze girişimi” diyorum. ABD’nin İslam coğrafyasındaki intiharı.
Ne yani hiçbir başarı şansı, yani Tayyip Erdoğan’ın önünü kesme ihtimali yok mu?
Bunun meşru yolu Erdoğan’ın seçimlerde kaybetmesidir. Şu an bu gözükmüyor. Halk Erdoğan’ın politikalarına onay veriyor.
Öteki örtülü operasyonlardan birisi “darbe girişimi” ile devreye sokuldu. Millet Tayyip Erdoğan’ın dize getirilmesine fırsat vermedi. Daha ne kaldı?
O, “kefenim boynumda geziyorum” diyerek yola çıkmış bir adam. Allah korusun. Böyle adamı korkutamazsınız.
Ama dünyanın bu coğrafyasında ve İslam dünyasının yüreğinde kendi ipinizi çekersiniz.
İster intihar deyin, ister kamikaze...
Yeni ABD yönetimi, işte böyle bir kararı verecek olan yönetimdir.
Yazarlar
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
18.09.2025
16.09.2025
9.09.2025
7.09.2025
5.09.2025
4.09.2025
29.08.2025
26.08.2025
24.08.2025