Hasan Bülent KAHRAMAN
İstanbul'un ortasında, Sultanahmet'te kendini patlatan canlı bombanın haberi ulaştığında ben de iki konuyu kafamda evirip çeviriyordum. Bunların ilki, ideolojilerin bir kere daha şu dünyada ölümcül bir gerçekliğe dönüşmesiydi. Diğeri de, onu kapsayacak biçimde,kötülüğün, içinde yaşadığımız günlerin ta kendisi oluşuydu.
İlginçtir, gerek şiddet gerekse terör kavramı insanlığın gündemine Fransız Devrimi'yle girmişti.Gene ilginçtir, şiddet- terör- devrim üçlüsü 'modern' bir siyasal yöntem olarak benimseniyordu. Gene de bu üçlüyü bir sisteme dönüştüren 20. yüzyıldır. Rus devrimi, Çin Devrimi, devrim olgusuna bağlı terör ve şiddeti hayatımıza yerleştirdi.
Sonra 1960 ve 70'ler geliyor. Filistin, İrlanda hareketleri, örneğin. Terörün somut siyasal yöntem olarak kullanılışı. Bazı devletlerin 'terörist devlet' olarak tanımlanması.
Berlin Duvarı sonrasının güzel hayalleri bütün bunları ortadan kaldırır mı sorusunu sordurdu insanlığa. Kısa sürede durumun eskisinden beter olacağı anlaşıldı. O minval üzere gidiyoruz. Vahim olanı, İslam'ın, şimdi, keskin /sert bir ideolojiye dönüşmesi.Marksist-Leninist 'devrimci şiddet' kavramının artık İslamcı terör kavramıyla aşılması. Bilmiyorum, bunu, zamanının hem Müslüman hem sosyalist Filistin Kurtuluş Örgütü'ne kadar geri götürmek mümkün mü? Ama yaşanan gerçek budur.
Bu olgu, Müslümanlık ve din adına katliamda bulunmak, hatta o katliam aracılığıyla insanların suç işlemeden, günahsız biçimde cennete gideceklerini düşünmek, kötülüğünbugüne kadar hiç tanımadığımız, karşılaşmadığımız özel bir hali. Evet, kötülüğün sistemleştirilmesinde, 'kötü'nün nihai bir iyilik için kullanılması vardır. Bireysel, kişisel ve duyusal 'zevk'ten toplumsal iyiye kadar uzanan büyük, geniş yelpazede kötünün/ kötülüğün bu boyutları görülür. Din adına yaşanmış savaşların özünü de bu anlayış meydana getirir. Ama bugün tüm o yaklaşımları aşan bir durumla karşı karşıyayız.
Kötülük bugün en radikal halinden (canlı bomba) başlayarak gündelik insanın içinde yaşadığı dünyayı kavrama, anlama, o dünya içinde kendisine yer bulma, korunmaçabasının aracı oldu. Sadece göçmenleri düşünmek yeter. Mağduriyetin ve muhtaciyetinen son noktasındaki göçmenler, kötünün/ kötülüğün ta kendisi olarak düşünülüyor. Oradan başlayarak siyasetler üretiliyor. Trump gibi, Le Pen gibi, Avrupa sağının yükselen siyasetçileri gibi politikacılar türüyor.
Bu iş o kadar basite alınacak bir şey değil. Kötülük insana içkindir. Dinler, toplumsal normlar, kültürel ve ahlaki kontrol mekanizmaları, 'süperego', onu engeller, bastırır. Ama siyaset çok yüksek bir fikirmiş gibi kötülükle hemhal olduğu andan itibaren, din şiddete dönüştürüldükten sonra, artık kötüyü ve kötülüğü denetleyecek mekanizma kalmaz.
'Göçmenler gelmesin' demek sadece göçmenlerin gelmemesini istemek değildir. O muhakemeye erişen insan oradan başlayarak bütün edip eyleme biçimlerini bu minval üzere tasarlayacaktır. Trump'ın Amerika'nın 'derin kötülük damarı'nı yakaladığını görüp, onu durdurmak için Jeb Bush'u çıkaralım yani iki kötüden daha az kötü olanı tercih edelim dediniz mi, yeni bir dünya içindesiniz, insanlık en küçük hücresinden en büyük örgütüne kadar kötülük bilinciyle hareket edecek demektir. Hiçbirimiz artık temiz ve masum değiliz, kalamayız.
Üstüne üstlük, lanet olsun, kötülük çekicidir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025
18.11.2024
31.10.2024
23.10.2024
8.10.2024