Sezin ÖNEY
Bir sistem yıkıldı, ama yenisi de kurulamadı. Cumhurbaşkanı’nı halkın seçmesi fikri, “halkın kutsandığı” günlerde mantıklı gözükmüş olabilir. Bugünse, biraz Fransa, biraz da Rusya’yı andıran bir “yarı-başkanlık” sisteminin yarattığı sistem sancıları yaşanmaya başlıyor.
Metropoll Araştırma’nın ekimde gerçekleştirilen, “Savaş ve Barış Arasında Türkiye’nin İç ve Dış Politikası” raporundaki veriler, Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’na giden yolda, “iletişim stratejilerini” nasıl beceriyle kullandığı açıkça gözleniyor. AKP’nin oyları, Gezi protestolarının yaşandığı dönemde, ani düşüş gösteriyor. Aralık 2012’de, yüzde 40’lık bir oy oranına sahip AKP; oysa bu oran Haziran 2013'te yüzde 35’e iniyor. Bu arada, Metropoll’e göre AKP, oy oranının, Aralık 2011’de, yaklaşık yüzde 52 olduğunu da belirtelim. Gezi protestolarının ertesinde, temmuzdaysa AKP, yüzde 43’e yükseltiyor oylarını. Bu yükselişte, Erdoğan’ın kutuplaştırıcı söylemlerinin ve Gezi ile ilgili ileri sürdüğü komplo teorilerini kabul etmesinin etkili olduğu öne sürülebilir.
Eylül 2013’ten itibaren gene düşüş trendine giren AKP, yüzde 36-37 aralığında gidiyor; ta ki, Mart 2014’te yerel seçimler gelene kadar. Kampanya döneminde, gene bir “sihir” gerçekleşiyor ve AKP, yüzde 40’lara çıkıyor. Bugüne kadar da, bu oranda kalıyor.
AKP’nin oy oranının, “yüzde 40”lara demirlediği bu dönemlerde, Metropoll Araştırma’nın sunduğu verilerden, çarpıcı bir olan, “liderlerin onaylanma oranları”. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kamuoyu tarafından “onaylanma oranı”, yüzde 45. Bir başbakan için, diğer liderlerle karşılaştırıldığında yüksek kalan bu oran, bir cumhurbaşkanı için çok düşük.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ise yüzde 44 onay oranına sahip. AKP seçmenleri, Erdoğan ve Davutoğlu’nu, yüzde 80-85 düzeyinde onaylıyor. Raporun ifadesine göre, “MHP’lilerin yaklaşık yüzde 20’si Erdoğan ve Davutoğlu’nun görev yapış tarzlarını onaylamakta”. HDP ve CHP seçmenleriyse, Erdoğan ve Davutoğlu’nu en az onaylayanlar. HDP’lilerin yüzde 10’u, Erdoğan’ı ve yüzde 7’si Davutoğlu’nu onaylıyor. CHP’lilerdeyse, Erdoğan için bu oran yüzde 5 ve Davutoğlu için yüzde 8. Bu açıdan bakıldığında, AKP için MHP’den kayabilecek oylar oldukça önemli. Tabii, AKP’nin liderliğine sempatiyle bakan Saadet Partisi gibi tabanlardan da...
Diğer liderlere baktığımızdaysa, Bahçeli’nin görev onay oranı yüzde 19, Kılıçdaroğlu’nun yüzde 18 ve Demirtaş’ın 16. "Güven" seviyesine bakınca , Erdoğan’ın zaman içinde ciddi bir düşüş yaşadığı gözleniyor. Aralık 2011’de güven oranında, yüzde 55 gibi zirve yakalayan Erdoğan, özellikle Mart 2014 yerel seçimlerinden önce yüzde 39 gibi bir güven oranına düşmüş ve Cumhurbaşkanı olana kadar da, yüzde 40 civarında kalmış. Davutoğlu ise yüzde 38’lik bir güven oranına sahip.
“Beğeni” sözkonusu olduğunda, Erdoğan yüzde 49’luk beğeni düzeyiyle birinci sırada; onu yüzde 45 ile Davutoğlu izliyor. Kılıçdaroğlu ise, yüzde 21 ile üçüncü sıradadır. Bahçeli yüzde 18, ve yüzde 14 ile Demirtaş, “beğeni” sıralamasında, dört ve beşinci sıradalar. Rapora göre, Öcalan’ın beğeni oranı yüzde 6, Gülen’in ise yüzde 5.
Bu tabloya baktığımızda, “iki arada bir derede sistemimizde”, sıkışıp kalmışlıktan pek kurtuluş olmadığını düşünüyorum. Erdoğan, “Cumhurbaşkanı” makamına sahip olsa da, Türkiye’deki selefleri gibi “toplumun genelinde” kabul görmüyor. Yüzde 50 ila 60’lık bir toplum kesimi, Erdoğan’ı kesinkes reddediyor.
Erdoğan’ın AKP’li selefi Abdullah Gül’ün, bir dönem yüzde 80’e varan onay ve beğeni oranlarına sahip olduğunu da anımsatalım. Gül’e yönelik onay ve beğeni, görevini bırakırken yüzde 50’lere düşmüştü; ama bu durum, kutuplaşmanın artması ve AKP’nin Gezi ile 17 Aralık süreçlerini yaşaması ertesi olmuştu.
Türkiye’de güç belli ki gücü çekiyor; Davutoğlu, AKP’nin sahip olduğu yüzde 40’lık desteği, kendine destek olarak hemen devralmış durumda. Ama, yeni bir “hikâye” yaratması da zor. Bu kutuplaşmış tabloda, toplumsal bir “üst uzlaşı” yaşanmadan da, barış ve çözüm süreci de hayal; yeniden yıldızı parlayan bir Türkiye de.
Yazarlar
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.04.2025
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024