Taha Akyol
Bakan Mehmet Şimşek, bu satırlar yazılırken bugün Singapur’a gitmesi bekleniyordu. İki gün sürecek FAFT (Mali Eylem Gücü) toplantılarına katılacak. FATF, kara para ile mücadele için hukuki ve kurumsal standartları denetleyen uluslararası bir kurumdur.
21 Ekim 2021’de Türkiye’yi “Gri Liste”ye almıştı. FATF Başkanı Marcus Pleyer, “Türkiye'de mali sektörün, emlakçı ya da değerli maden ticareti yapan kişiler gibi farklı aktörlerin daha sıkı denetlenmesi gerektiğini” söylemişti.
Süleyman Soylu ise şu açıklamayı yapmıştı:
“Osman Kavala’yı serbest bırakmadık, Demirtaş’ı serbest bırakmadık, PKK ve FETÖ ile mücadelede kimseden talimat almadık diye Türkiye’yi gri listeye aldılar.” (22 Ekim 2021)
Boş hamasetle gerçeklerin üstü nasıl örtülüyor, görüyorsunuz. Şimşek ise, geçen yıl, FAFT’ın tespit ettiği 7 eksiklikten 5’inin giderildiğini, son ikisinin de giderileceğini söylemişti. (15 Temmuz 2023)
Şimdi Türkiye’nin bu utanç verici listeden çıkarılması bekleniyor.
MİLLİ VE YERLİ MODEL
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak 29 Eylül 2020’de “milli ve yerli” olarak nitelediği YEP’i (Yeni Ekonomik Program) açıklamıştı. 303 Sayılı CB Kararnamesiyle yayınlanmıştı. 22. sayfadaki grafiğe göre enflasyon 2023 yılında yüzde 4.9’a inecekti:

Halbuki 2023’te enflasyon TUİK’e göre yüzde 64, ENAG’a göre yüzde 127 oldu!
Neden bu kadar yanılmışlardı? Çünkü “kapitalist” dedikleri, “dayatılan paradigma” dedikleri, “mandacı” dedikleri ortodoks iktisat açısından bakmıyorlar, faizi indirtirlerse enflasyonun düşeceğini sanıyorlardı. Bu uğurda “128 milyar dolar” harcandı. Merkez Bankası’nın rezervleri tüketildi, ihtiyat akçesi bile bütçeye aktarıldı.
Cumhurbaşkanı’nın “nas var” sözü bütün bu politikaların özetidir. Gelinen durum ortada.
ARTI’LAR NELER?
Tam duvara çarpacakken, seçimlerden sonra Haziran 2023’te şimşek getirildi. Ali Babacan ve Şimşek, 2014’ten itibaren emirle faiz indirtme politikasını karşı çıkmışlar, defalarca istifanın eşiğinden dönmüşlerdi. Şimşek’in tekrar göreve çağrılması 2014’ten beri, hele de CB sisteminde izlenen politikaların yanlışlığının tescilidir.
Mehmet Şimşek “para ve maliye politikaları” alanıyla sınırlı ortodoks politikalar uyguladı. Türkiye ödemeler dengesi krizi tehlikesinden kurtuldu. Merkez Bankası net rezervleri artı’ya geçtiği gibi risk pirimi de düştü. Enflasyonda da bir miktar düşme bekleniyor.
Bunlar Şimşek’in başarılarıdır. Listeye başka maddeler de eklenebilir. Fakat…
Şimşek göreve geldiğinde Turgut Özal ve Kemal Derviş gibi bir “istikrar programı” ortaya koymadı. OVP ile yetindi. Ekonomi yönetiminde sadece Merkez Bankası yönetimini değiştirdi, güvenilir, rasyonel bir ekip getirdi. Başka? Başka yok…
Bu durum Şimşek’in yetkisinin “para ve maliye” hatta esasen “para politikası” ile sınırlı olduğunu gösteriyor. “Yapısal reformlar” diyor ama adını koymuyor.
‘REFORM’ YAPMAK
Turgut Özal 3 Aralık 1979’da Başbakanlık Müsteşarlığına atanmış, DPT de kendisine bağlanmıştı. 24 Ocak 1980’de, yani 52 günde “24 Ocak Kararları”nı açıklamıştı. Resmi Gazete’de 50 sayfa tutan, kurumsal yapıda düzenlemeler yapan, Türkiye’yi açık piyasa ekonomisine geçiren esaslı reformlardı.
Kemal Derviş 2 Mart 2001’de Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığa getirildi, 14 Nisan’da, yani 43 günde programını açıkladı; içinde 15 kanun değişikliği de vardı. En önemlileri Merkez Bankası’nın bağımsızlığı ile Kamu İhale Kanun’u idi. İkisi de bugünkü iktidarın elinde tanınmaz hale geldi.
Şimşek göreve geleli bir yıl doldu, para ve maliye politikalarıyla ihracatın teşviki dışında “yapısal” denilecek bir reform yok. Zorunlu vergi reformu, yeni konuşuluyor ve sorunlu gözüküyor.
Mesele sadece gecikme değil. Şimşek’in yetkilerinin sınırlı ve süresinin belirsiz olması baştan beri piyasalarda tereddütler yaratıyor, enflasyonla mücadeleyi ve yatırım gelmesini zorlaştırıyor. Bu da enflasyon beklentisinin kırılmasını geciktiriyor. Bu yüzden, “en zoru” geride kalmış değil.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları






























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.11.2025
11.11.2025
9.11.2025
7.11.2025
5.11.2025
4.11.2025
2.11.2025
31.10.2025
29.10.2025
28.10.2025