Yusuf Kaplan
15 Temmuz, NATO’nun FETÖ eliyle gerçekleştirdiği bir darbe ve işgal girişimiydi.
Bin yıl adalet, hakkaniyet ve kardeşliğin yeryüzünde hâkim olması için mücahede eden, mücadele veren bu toprakların çilekeş insanlarının nihâî olarak tarihe gömülme saldırısıydı.
Ama bu toplum, bu saldırıyı, destansı bir direnişle püskürttü ve tarih yazdı.
Bize düşen, 15 Temmuz gecesi tankların önünde dimdik durarak yazdığımız destansı tarihi, ortaya koyduğumuz tarihî direnişi, bir diriliş ruhuna dönüştürerek tarih yapmaktır.
15 TEMMUZ DESTANININ İÇİNİN BOŞALTILMASINA İZİN VERİLMEMELİ!
15 Temmuz darbe ve işgal girişimi başarıya ulaşsaydı, bu ülkenin nasıl paramparça edileceği, bize bel bağlayan, dua eden mazlumların umudunun nasıl söndürüleceği, 15 Temmuz gecesi, ortaya koyduğumuz direnişin, tarihin akışını değiştiren nasıl büyük bir hâdise olduğu bilinciyle hareket etmemiz gerekiyor.
15 Temmuz direnişini, diriliş ruhuna dönüştürmemiz gerekiyor.
Bu nedenle, 15 Temmuz destanını anarken, bu ruhla hareket etmemiz gerekiyor.
15 Temmuz Destanı, şehitlerimizin ruhunu rencide edecek pespaye konserlerle, içi boş, anlamsız nutuklarla, ruhsuz etkinliklerle kutlanırsa 15 Temmuz Ruhu katledilir.
Bu ruhu diri tutacak, yarınları kuracak bir ruhla anılmalı, hatırlanmalı, canlı tutulmalı 15 Temmuz direniş destanı. Ve sadece bu toprakların değil, bütün mazlum coğrafyaların direnişinin miladı olan bu destan, uzun soluklu bir diriliş ruhuna, diriliş hamlesine dönüştürülmeli.
Unutmayalım:
15 Temmuz, İslâm dünyasının kan gölüne dönüştürüldüğü, medeniyet-kurucu şehirlerimizin harabeye çevrildiği, işgallerin, katliamların, gözyaşının arş-ı âlâyı titrettiği, bütün umutların söndüğü bir kış mevsiminde, dünyanın bütün mazlumlarının gözlerini, bin yıl adaletin, hakkaniyetin, sulhün ve selâmetin bayrağını üç kıtaya yayan bu toprakların çilekeş insanlarına, Anadolu kıtası büyüklüğünde bir coğrafyaya çevirdikleri bir zaman diliminde, İslâm dünyasının ve bütün mazlumların umudunu yeşerten bu toplumun bütün emperyalistlere karşı topyekûn direniş ve mazlumlara umut oluş destanıdır.
15 TEMMUZ SALDIRISI, İKİ ASIR SÜREN HESAPLAŞMANIN SON PERDESİYDİ!
15 Temmuz saldırısı, iki asır süren hesaplaşmanın, saldırılar dizisinin son perdesiydi.
İki asır önce, Mithat Paşa’lar, Âlî Paşa’lar ve Fuat Paşa’lar gibi İngilizlere çalışan ihanet çeteleriyle Osmanlı içerden ele geçirilmeye ve çökertilmeye çalışıldı.
1908’de komitacılar devleti ele geçirdiler.
İngilizlerin İslâm dünyası üzerinde uygulamak üzere geliştirdikleri iki büyük projesi vardı.
Birincisi, tarih yapan bir aktör olarak İslâm’ı tarihten uzaklaştırmak: Osmanlı’yı durdurarak, Müslüman Hindistan’ı paramparça ederek bu birinci projeyi başardılar.
İngilizlerin ikinci projesi, Müslüman toplumları İslâm’dan uzaklaştırma projesiydi.
İslâm’ı hayattan uzaklaştırarak, mümkünse Budizm, Hinduizm, Taoizm gibi fosilleştirmekti bu.
Bunun için İslâm dünyasında iki paralel din icat ettiler: Arap dünyasında Vehhabilik, Hint dünyasında Kadıyanilik.
Vehhabilik üzerinden selefsizlik / köksüzlük demek olan neo-selefilik ve terör örgütlerini icat ederek İslâm’ı terörle özdeşleştirmeye çalıştılar. Bunu da büyük ölçüde başardılar.
Bu projeyle birlikte İslâm’ı protestanlaştırmak, hayattan uzaklaştırmak amacıyla iki asır önce Kadiyaniliği icat ettiler.
FETÖ ile Kadiyaniliği karşılaştırın, FETÖ’nün nasıl bir İslâm’ı protestanlaştırma projesi olduğunu görecek, benzerliklerden ötürü küçük dilinizi yutacaksınız.
15 TEMMUZ DİRENİŞİNİ DİRİLİŞ RUHUNA DÖNÜŞTÜRMELİYİZ...
Şunu aslâ unutmayalım: İslâm, bu toplumun yegâne omurgası ve tarih-yapıcı ruhudur.
İslâm’ı kaybedersek, hiç bir şeyi kazanamayız: Bu ülkeyi, emperyalistlere, leş kargalarına dekor yapmış oluruz. Emperyalistlerin emellerini gerçekleştirmelerinin önünü sonuna kadar açmış oluruz.
Ki, bu, bu toplumun intiharı demektir.
Yine bu, emperyalistlerin dünya üzerinde mutlak hegemonya kurmalarının önündeki en büyük engelin kaldırılması -yani medeniyet iddialarıyla kuşanacak müslüman bir Türkiye’nin tarihten silinmesi- demektir.
15 Temmuz direnişi, bir milattır: Emperyalistlere ve uşaklarına verilmiş tarihî ve destansı bir cevaptır.
15 Temmuz direnişi, iki asırdır, sürüklendiğimiz cendereden çıkmamız, devleti ele geçirerek bu toplumun ruhköklerini yok etmeye çalışan şebekelerin elinden devleti kurtarmamız ve devletle milletin aynı hedeflerde buluşmasını sağlayarak tarihî bir yürüyüşü başlatmamız demektir.
O yüzden 15 Temmuz direnişini, bir diriliş ruhuna dönüştürmek zorundayız. Vesselâm.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
28.05.2021
14.08.2020
7.08.2020
20.07.2020
17.07.2020
26.06.2020
14.06.2020