Fehim TAŞTEKİN
Filistin, sözde değerler dünyasının demokrasi, hak, hukuk, eşitlik ve özgürlük kavramlarına bandırılmış anlatısını tuzla buz ediyor. Süregiden bir soykırıma rağmen İsrail’i mutlak surette koruyan ve kollayan efendilerin maskeleri düşüyor. Aynı şekilde yaşananlar Filistin’i ağzından düşürmeyen Müslüman ve Arap liderlerinin sahtekarlığını da ifşa ediyor. Gazze’deki vahşeti tanımlamaya en kallavi lügatların kelime haznesi yetmiyor. Ne kelime kaldı ne de kelâmın hükmü.
Gazze’den sonra soykırım operasyonunda sıra Batı Şeria’ya geldi. Geldi derken burası zaten yıllardır gasp, işgal, apartheid ve yerleşimci terörü ile zulmün ve zilletin en yoğun halini yaşıyor. İlaveten 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria’da Filistinliler ‘atış serbest’ rejimine tabi. Asker ve yerleşimcilerin öldürdüğü Filistinli sayısı 662’yi geçti. Şimdi olan, Gazze’deki senaryoyu burada tekrar etme girişimi.
Cenin, Nablus, Kalkilya, Tulkerim ve Tubas’ta başlatılan geniş çaplı operasyona Yaz Kampları adı verilmiş.
İsrailli bakanlar Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Uluslararası Adalet Divanı’na (UAD) açıktan delil sunarcasına soykırımı tamamlayacak eylem çağrıları yapıyor. İsrail’in gelmiş geçmiş en boş Dışişleri Bakanı Yisrael Katz, Batı Şeria'ya Gazze'deki gibi muamele edilmesi ve Filistinlilerin topluca sürülmesi gerektiğini yazdı. Benzer çağrı Tarım Bakanı Avi Dichter’den geldi. İmha ve sürgün! Bahaneleri de hazır: “İranî ve İslamî terör altyapılarını temizlemek.”
İnsanlığın aklıyla dalga geçen hokkabazlık burada da tekrarlanıyor. İsrail, Batı Şeria’da ‘utanç duvarları’, kontrol noktaları, ileri karakollar ve yasadışı yerleşimlerle Filistinlilere nefes aldırmıyor. Burası adeta kelepçelenmiş bir toprak parçası.
***
Son operasyon, işgali genişletme planları ve gizlenmeyen ilhak niyetine paralel gelişiyor. Hemen öncesinde Maliye Bakanı Bezalel Smotrich yeni yasa dışı yerleşim planlarını açıkladı. Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir de Mescid-i Aksa’da sinagog yapma niyetini açığa vurup Batı Şeria’nın ilhak edilmesini istedi.
Batı Şeria’nın kentlerinde asfalt yollar, su, kanalizasyon, elektrik ve telefon şebekeleri dahil bütün altyapıyı tahrip ederek ilerleyen zırhlı buldozerler imha stratejisinin basit bir göstergesi.
Filistinliler için hayatı çekilmez kılan ne varsa yapıyorlar. Bu stratejinin boyutları oldukça geniş.
İleri karakolların koruması altında yerleşimciler, Filistinlilerin evleri ve araçlarını kundaklıyor; canlarına kastediyor; zeytin ağaçları, ekili alanlar ve hayvanları yani geçim kaynaklarını yok ediyor. Zeytinlikleri ateşe vermekle kalmayıp kimyasallarla zehirliyorlar.
7 Ekim Aksa Tufanı’ndan bu yana yerleşimciler daha da küstahlaştı. Devlet, azgın yerleşimcilere tonlarca silah dağıttı. Buna ilaveten Batı Şeria’nın C bölgesinde inşaat ve arazi meseleleriyle ilgili orduya bağlı Sivil İdare, 29 Mayıs’ta Smotrich’e bağlandı. Kabinenin faşist bakanlarından biri yerleşim inşaatlarını onaylama ve Filistinlilerin evlerini yıkma yetkisine kavuştu. İşgali genişletme süreci hızlandı. Smotrich 2022’de göreve gelirken yerleşimci sayısını iki katına çıkarma sözü vermişti.
***
Peki neler oluyor? Herkesin gözü Gazze’deyken yerleşimciler Batı Şeria’da terör taktikleriyle Filistinlileri sürmeye çalışıyor, mülklerini gasp ediyor. Siyasi ortam gayet elverişli.
BM’ye göre Batı Şeria’da son 10 ayda Filistinlilere yönelik 1270 saldırı belgelendi. Bu sayı 2022'de 856 idi.
İsrailli insan hakları örgütü B'Tselem'e göre son 10 ayda yerleşimciler Filistinlileri en az 18 köyden çıkmaya zorladı.
B'Tselem’ın paylaştığı bir videoya göre El Halil kentine bağlı Vadi el Rahim’de 4 Ağustos’ta yerleşimciler sığırlarını Harini ailesinin arpa tarlasına soktu. Bir yerleşimci ev ve tarlanın kendilerine Tanrı tarafından verildiğini belirterek Filistinli aileyi kovdu. Yerleşimciler direnen aileyi "Tanrı adına tecavüzle" tehdit etti.
Gözde hedeflerinden biri de zeytinlikleri ve üzüm bağlarıyla bilinen Battir. Unesco Dünya Mirası listesinde yer alan muhteşem bir köy. Hükümet geçenlerde 23 kilometrekarelik bir alanı gasp eden 5 yeni yerleşim planını onayladı. Bunlardan biri Battir’de. Yerleşim için mülküne el konulan Gassan Olyan BBC’ye demecinde diyor ki, “Bizim felaketimizin üzerine hayallerini inşa ediyorlar.”
İşleyişi bundan daha iyi tanımlayan ifade olmazdı.
Batı Şeria'daki toprak gasplarını izleyen Peace Now'a göre, İsrail’in bu yıl el koyduğu topraklar 3 bin 300 futbol sahasına denk geliyor.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'ne (OCHA) göre de İsrail ordusu ve yerleşimciler bu yıl 641 yapıyı yıkıp 1285 Filistinliyi yerinden etti. En az 15 Filistinli tarım topluluğu tamamen temizlendi. Çiftçilerin çoğu köylerin yakınlarındaki kasabalara sığındı.
El Cezire’ye göre etnik temizlik özellikle Ürdün Vadisi'ndeki çiftçilere karşı yapılıyor. İnsanlar yanlarına şilte ya da battaniye bile alamadan evlerinden çıkartılıp sürülüyor. Yeri geliyor yerleşimciler otlaklarda çobanlara saldırıyor; hayvanları İHA kullanarak terörize ediyor. Bu insanlar tamamen savunmasız.
Geçen şubatta Nablus yakınlarındaki Huvara köyü yakılıp yıkıldı; evler, arabalar, tarım arazileri ateşe verildi.
Bedeviler de saldırıların hedefinde. Middle East Eye’a (MEE) göre köyleri ve otlaklıkları ellerinden alınan, önce evleri, ardından kurdukları çadırlar yıkılan Bedeviler, toprağı kazarak oluşturdukları sığınaklarda yaşamaya çalışıyor.
El Halil’de bir dükkân sahibi MEE’a “Kendimizi korumaya alsak da pencerelerden üzerimize her şeyi atıyorlar: Taş, şişe, çöp ve hatta bazen dışkı. Durum dayanılmaz bir hal aldı. Hâlâ dükkânı açık olan çok az kişi kaldı” diyor.
New York Times 18 Ağustos’ta Kalkilya’ya bağlı Cit köyünden bir haber geçti. Taşlar, Kalaşnikoflar ve M-16'larla silahlanmış yerleşimciler köyü bastı. Muaviye el Sidee, ön bahçede oynayan 13 yaşındaki kızının “Baba, yerleşimciler geliyor” diye bağırması üzerine panikle beş çocuğunu arabaya atıp evden uzaklaştı. Saniyeler sonra yerleşimciler evin camlarını kırıp üç molotof kokteyli atarak odaları yaktı. Bu şekilde 4 ev ve altı araç kundaklandı.
***
2.7 milyonu aşkın Filistinlinin yaşadığı Batı Şeria’daki yasadışı yerleşimcilerin sayısı 30 yılda 250 binden 700 bine çıktı. Yerleşim yerlerinin sayısı 150’ye, ileri karakolların sayısı da 128’e ulaştı.7 Ekim sonrası rakamın nereye vardığı şimdilik meçhul.
Uluslararası hukuk açısından İsrail işgalci ve yerleşimler yasadışı. Geçen temmuzda işgal altındaki topraklarla ilgili BM Genel Kurulu’nun talebi üzerine Uluslararası Adalet Divanı’nın vardığı sonuç şuydu: İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarındaki varlığı hukuka aykırıdır. İşgal en kısa sürede son bulmalı ve zarar tazmin edilmelidir. Ayrıca tüm devletler işgali tanımamak ve işgalciye yardım etmemekle yükümlüdür.
İsrail’in sınır tanımazlığı dünya mahkemesi tarafından tescil edildi. İsrail hükümeti kutsal kitaba ve mitlere dayanan şu yanıtı verdi: “Yahudi halkı kendi topraklarında işgalci olamaz.”
***
Şiddet, kundaklama ve cinayetlerle genişleyen bir işgal hali var. Bunlar insan hakları örgütlerince tescillenen suçlar. Fakat kovuşturulmuyor. Suçlular korunuyor. Sonuçta yerleşimciler devlet politikasının icra kısmında yer alıyor.
Nehirden denize tüm toprakların işgal ve ilhakını savunan faşistler kabinede yer alıyor. Gazze’deki yüzde 70’i zaten mülteci olan Filistinlileri Sina’ya sürdükten sonra Batı Şeria’dakileri de Ürdün’e göndermekten bahseden azgın bir güruh. Siyasete çöken hava yerleşimcileri daha da dokunulmaz kılıyor. Yerleşimciler yeni topraklar ele geçirmek için inşa ettikleri barakalar ve getirdikleri karavanlarla İsrail’in kendi yasalarını çiğnerken de güçlük çekmiyor. Uluslararası hukuka aykırı resmi gasp planlarına ilaveten yerleşimcilerin iç hukuku çiğneyen işgalci pratikleri. Fakat devlet işgal edilen yerlere altyapı hizmeti vererek kendince yasadışı olanı da meşrulaştırıyor.
İcraat başka söze yer bırakmıyor. İsrailli sivil haklar grubu Yeş Din’e göre 2005 ile 2023 yılları arasında yerleşimci şiddetine ilişkin soruşturmaların yüzde 93'ü iddianame hazırlanmadan kapatıldı. Bunların sadece yüzde 3'ü mahkumiyetle sonuçlandı.
Beri tarafta Filistinlilere asla ruhsat vermeyen İsrail, işgal altındaki Doğu Kudüs’te ‘ruhsatsız’ diye evleri yıkıp duruyor. 25 Ağustos’ta Beytüllahim’deki Mahrur tepesinde Filistinli Hıristiyan Alice Kisyia, aile topraklarına çöken yerleşimcileri protesto ederken tutuklandı. İki gün sonra kefaletle bırakıldı. Fakat mahkeme kararına göre 60 gün boyunca kendi topraklarına ve evine yaklaşamayacak. Sürülmüş Filistinlilerin topraklarını gasp için 1950’de çıkarılmış yoklukta müsadere yasası kullanılıyor. Yahudi fonlarına aktarılmış mülkiyetler için savaş veriliyor. Ama adalet Filistinliler için tecelli etmiyor.
Şin Bet Şefi Ronen Bar bile telaşa kapılmış olmalı ki geçen hafta başbakana mektup yazıp “Yerleşimcilerin işlediği suçların artması ulusal güvenliğin çökmesine yol açacaktır” uyarısında bulundu.
İsrail’de gidişatı tehlikeli bulanlar yerleşimci terörünü hükümetteki aşırı dinci bakanlara bağlayarak devletin rolünü örtüyor. Smotrich ve Ben-Gvir’in kattığı ivme sistematik işgal ve apartheid gerçeğini değiştirmiyor.
****
Sonuç olarak İsrailli siyasetçiler önlenemez bir hırsla yeni bir Nekbe hedefliyor. Yani 1948’deki terör kampanyası, sürgün ve soykırımın tekrarı. Bu durum Filistinlilerin direncini kırabilir mi? Batı Şeria Oslo Barış Anlaşması ile ‘teslim alınmış’ sayılıyordu. Fakat son zamanlarda Filistinliler kendilerine reva görülenler karşısında Filistin Yönetimi’nin İsrail’le yaptığı işbirliğine rağmen örgütlenmeye başladı. Aslanlar Yuvası, Cenin Tugayları ve Nablus Tugayları ortaya çıktı. Batı Şeria’nın Gazzeleşmesinden söz ediliyor. Silahlı direniş uç veriyor. Bu dönüşümde Hamas’tan ziyade İslami Cihad’ın rolü üzerinde duruluyor. Çatışmalarda FHKC, Demokratik Cephe ve Aksa Şehitleri Tugayı da öne çıkıyor. Batı Şeria’nın bağlantılı olduğu Ürdün’ün İsrail’le sıkı işbirliği dikkate alındığında bu dönüşümün ivme kazanıp kazanmayacağını kestirmek zor. Ama bir tarafta ordu diğer tarafta yerleşimcilerin olduğu hibrid terör insanları silahlanmaya zorluyor. İsrail bu dönüşümü burayı da cehenneme çevirmek için kullanabilir. Beri tarafta Şin Bet’in uyarısı Batı Şeria ya da Doğu Kudüs’ün patlamasıyla sınırlı olmayabilir. İsrail vatandaşı sayılan 1948 sınırlarındaki Filistinlilerin de direnişin içine çekilme ihtimali üzerinde duruyor olmaları da muhtemeldir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
29.05.2025
10.03.2025
6.03.2025
3.03.2025
27.02.2025
24.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
7.02.2025