Fehmi KORU
Bir araştırma firmasının yakın zamanda (14 Kasım – 20 Aralık 2020’de) gerçekleştirdiği ‘yılın en güvenilirleri’ anketinin sonuçları açıklandı. En güvenilir kurum Cumhurbaşkanlığı… ‘En güvenilir siyasetçiler’ listesinin ilk sırasında içişleri bakanı Süleyman Soylu bulunuyor…
Genellikle bu tür araştırmalara pek güven duyulmaz. Sonuçta bir listede kaç kişi yer alabilir ki? Sıralamalardaki isimlere bakıp güvensizlik belirtenler de çıkar, listeleri toptan beğenmeyen de…
Araştırma kurumları da bu tür çalışmalar yapmaktan uzak dururlar. Yapanlar da ortaya çıkan sonuçları kamuoyuyla paylaşmaz, araştırmayı sipariş edenlerin bilgisine sunmakla yetinirler.
Demek ki, araştırma siparişini veren, şirketten, sonuçları açıklamasını özellikle istemiş…
Kurumlar ve siyasetçiler dışında bir de ‘en güvenilir gazeteciler listesi’ var çalışmada. Esas gürültü de o liste sonrasında koptu. Nihat Genç’in çok ağır bir değerlendirmesini okudum sözgelimi.
Ne yalan söyleyeyim, araştırmanın güven duyulan gazeteciler bölümü beni şaşırttı. Hayır, birbiri ardına sıralanan meslektaşları beğenmediğim için şaşırmış değilim; tam tersine, açıklanan listede yer almayanları düşünerek şaşırdım ve onlar namına üzüldüm.
[Şu sıralarda yazdırılmayan, konuşturulmayan meslektaşları klasman dışı tuttuğumu anlamışsınızdır.]
Yazılarımda kendilerinden hep ‘görev tanımlarını iktidarın her yaptığını övmek olarak belirlemiş gazeteci-yazarlar’ veya ‘AK Parti’nin itibar ettiği gazeteci-yazarlar’ diye söz ettiğim, Hürriyet’te, Sabah’ta ve aklınıza gelebilecek başka gazetelerde yazan, televizyonlarda görüş açıklayanlardan hiç kimse yok ‘en güvenilir gazeteciler’ listesinde…
İlaç için tek bir ‘muteber gazeteci’ yok.
Kim olduklarını siz okurların ferasetine bırakıyorum; ama ilk aklınıza geliverecek isimlerin hiçbiri ‘güvenilir’ bulunmamış diyebilirim.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın zaman zaman kendisine yakın gördüğü medyaya yönelik eleştirileri oluyor; Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın bu araştırmadan yayını öncesinde haberdar olması çok muhtemel…
*****
Dernek ve vakıf yasası Rusya’dan mülhem
İktidar cephesi (AK Parti ile MHP) Meclis’e ‘Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi’ sundu. Kulağıma ilk geldiğinde “Böyle bir yasaya neden ihtiyaç duyuluyor ki, Türk ceza kanununda bu yasayı gerektirmeyecek pek çok madde var” diye düşündüm.
Meğer ihtiyaç varmış.
Varmış, ama ihtiyaç yasaya adı verilen konuda değilmiş. Yasanın içerisine yerleştirilmiş bir maddeyle içişleri bakanına gerekli gördüğü hallerde dernek ve vakıflara da ‘kayyım’ atama yetkisi veriliyormuş…
Belediye başkanlıklarına ‘kayyım’ atama yetkisi zaten içişleri bakanında…
“İktidar değişikliğinde yeni gelenler bizim dernek ve vakıflara el koyabilirler” itirazı iktidara yakın çevrelerden gelince, ‘Türkiye’nin en güvenilir siyasetçisi’ unvanına da sahip içişleri bakanı, “Öyle şey olur mu?” tadında bir cevap vermiş…
Ahmet Taşgetiren Karar’da bugün o cevabı şöyle aktarıyor:
“(İçişleri Bakanı Soylu bu düzenlemeye itiraz eden Yusuf Kaplan’ı aramış, bu düzenlemelerin İslami STK’ları kapsamadığını söylemiş, hedef ‘Alman vakıfları, Yahudi vakıfları, yabancıların el altından kontrol ettikleri vakıflar, dernekler vesaire’ imiş.)”
Neredeyse beş yıldır “Bizde böyle bir yasa ne zaman çıkacak?” merakıyla beklediğim şey sonunda gerçekleşiyor.
Ülkeler birbirlerine bakarak tavır belirler; bu özellik son yıllarda çok belirgin hale geldi. Bir ülkede yaşanan bir bakıyorsunuz bir başkasında da tekrarlanıyor. Değişik ülkeler siyasetçilerinin tavırları birbirine benzemeye başladı. Birinde çıkan yasa başkalarına da örnek oluyor.
Putin’in Rusya’sı bizde iktidar cephesinin Meclis’e sunduğu türden bir yasayı 2015 yılında çıkarmıştı. ‘Ulusal güvenlik’ gerekçesiyle yabancı vakıfların faaliyetlerini yasaklayan bir yasayı… O tarihten sonra da, Süleyman Soylu’nun açıklamasında andığı türden yabancı vakıflar Rusya’da faaliyet göremez hale geldiler.
Rusya’da pişen bize de düşüyor işte.
*****
Trump son güne kadar şansını zorlayacak
ABD’de yeni başkanın Beyaz Saray’a taşınmasına üç hafta kaldı. Donald Trump ve ailesi terk edecek, Joe Biden ve eşi oraya taşınacak…
Takvim böyle, fakat Trump’ın yerinden ayrılmamak için elinden gelen her şeyi yaptığı da bir gerçek. Yerel mahkemelerden sonra Anayasa Mahkemesi de seçimi iptal başvurularını reddetti. İkinci seçmenler 14 Aralık’ta toplandı ve “Seçimi Biden kazandı” resmi ilanını yaptı. Kongre’nin de 6 Ocak günü ikinci seçmenlerin ilanını onaylaması bekleniyor. Trump o sebeple umutlu.
6 Ocak… Aynı gün, Trump-yanlısı gruplar başkent Washington’da büyük bir gövde gösterisi yapma hazırlığındalar. Trump’ın kendisi “Başkentte 6 Ocak’ta büyük protesto. Orada olun, vahşice olacak” mesajı yayınladı.
Gösterilerin ‘vahşice’ (Trump İngilizcesiyle “Will be wild”) olacağı beklentisi yine seçimi geçersiz sayma konusuyla ilişkili. Sokakların kanlı olaylara sahne olması Trump’ın kendi kafasına göre ‘sorunlu’ sonuçlar alındığını duyurageldiği eyaletlerde seçimlerin yenilenmesini getirebilir…
Tabii bunun için sokakları zaptu rapta almak üzere ordunun devreye sokulması gerekiyor.
Beyaz Saray’ın ilk ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn, FBI’ya ve Kongre’ye yalan ifade verdiği için aldığı mahkumiyet cezasını özel af çıkararak geçersiz kılan eski patronuna bu aklı vermiş; Trump da uygulayacağa benziyor.
6 Ocak’tan üç gün önce de İran’ın Kudüs Güçleri komutanı Kasım Süleymani’nin Trump’ın emriyle uğradığı suikastın yıldönümü ve o günün ABD karşıtı eylemlere sahne olması -veya vesile edilip ortalığın karıştırılması- ihtimali de yok değil.
Washington Post’un istihbarat örgütlerinden iyi haber alan yazarı David Ignatious, konuya ilişkin yazısında “Biden Beyaz Saray’a taşınana kadar her şey mümkün” diyor.
Bizde de önceki yıl yapılan İstanbul seçimi itirazlarla yenilenmişti.
Yukarıda yazdım: Bir ülkede yaşanan başka yerlere örnek olabiliyor…
İstanbul seçiminin yenilenmesinin iyi bir örnek olmadığını Trump biliyor mudur acaba?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025