Son 1 yılda buğday unu %85,6; ekmek ise %53,6 zamlandı. Son 4 yılda ise buğday unu %205,4; ekmek ise %156,3 zamlandı.

Son 1 yılda süt %72,4; yoğurt ise %74,4 zamlandı. Son 4 yılda ise süt %158,6; yoğurt ise %118,0 zamlandı.

Son 1 yılda %75,8 zamlanan ayçicek yağı, son 4 yılda ise %231,7 zamlanmış oldu.

Ama hepsinden öte büyük zamlar başka yerde....

Kamunun belirlediği ücretler asıl mesele.

Elektrik fiyatı son bir yılda %172,9 zamlanmış olurken, elektriğe son 4 yılda yapılan zam %397,6’ya ulaşmıştır.

Acaba 4 yılda 4 kat artan elektrik fiyatı nasıl izah edilecektir?

Ya da şöyle soralım: Kim izah edecektir?

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Sokaklara döküleceklermiş, ya siz 15 Temmuz’u görmediniz mi? Cumhur ittifakı sizi gideceğiniz yere kadar süpürecektir” dedi.

Açıkçası muhalefet partilerinin hiç birinden “sokağa çıkın” çağrısı duymadım. Tam tersine “bekleyin ve sandıkta sorunu çözelim” telkinleri geliyor.

Bu kadar büyük zamlar karşısında toplumda elbette bir geçim sıkıntısı, bir yangın, bir gerilim oluşur. Önemli olan bu sıkıntıların muhalefet ile seçim beklenerek aşılmaya çalışılmasıdır.

Belki demokrasilerde tepki vermek, sıkıntılara gösteriler ile dikkat çekmek bir haktır. Ama ülkemizde maalesef gösteri hakkı da, gösteri hakkına saygı da sıkıntılı bir durum.

Burada kendimize sormamız gereken soru aslında şu olmalı: Bu kadar büyük zamları yapan ve/veya zamlara vesile olanlar sokağa nasıl çıkmalılar? Sokakta kendilerini bu mesuliyet içinde vatandaşa nasıl izah edebilecekler?

Sokak aslında kimin için çıkmaz?

Sokak aslında kime kapalı?

Belli değil mi?

FAİZ DÜŞECEK DERKEN KREDİ FAİZLERİ UÇTU

Geçen yılın Eylül ayında illa da faizleri indireceği tutan Cumhurbaşkanlığı Hükümeti ve Merkez Bankası yapacağını yaptı...

Faizleri indireceğim derken faizleri yükseltti. Hem de nasıl yükseltti...

Merkez Bankası faizleri yüzde 19,0 seviyesinden yüzde 14,0’e indirdi ama piyasada tam tersine gelişme oldu.

Kredi faizleri özellikle KOBİ’ler için artık yüzde 33-36 aralığına yerleşti.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati dün MÜSİAD konuşmasında “Bize öğretilenlerin dışına çıkıyoruz” dedi.

Gerçekten çok haklı...

Merkez Bankası faiz düşürerek piyasada faizleri yükseltmek öyle kimseye pek nasip olmaz.

Bence büyük başarı.

Takdir edilecek bir hamle.

Bütün dünyaya bir “ekonomi nasıl içten çökertilirin” güzel bir örneğini gösteriyoruz. Herkes bizi örnek alsın ve yanlışlarımızı yapmasın diyebileceğiz.

Hatta millete “Faiz sebep enflasyon sonuç” dedikten sonra;

Her bir ağızdan zamlar dolar çıktığı için yapıldı diyebiliyoruz. İyi ama sen yüzde 36 enflasyona yüzde 14 faiz verirsen, insanlar neden dolar almasın? Doları sen bilerek ve isteyerek yükseltmiş olmuyor musun? O zaman neden dolar yükseldi ve zamlar oldu diyorsun?

Kısaca zamları ben yaptım diyerek sorumluluğu üstlenmen gerekmiyor mu?

Yoksa sorumluluk üstlenecek durum mu yok?

***

Olan ülkemize oldu...

Acıyı millet çekiyor ama yine millete sokağa çıkarsanız haddinizi bildiririz diye sopa gösterebiliyoruz.

Burada soru şu olmalı: Muhalefete oy veren millet değil mi? Ya da iktidara oy vermesine rağmen sıkıntısını göstermek için sokağa çıkan millet olmaktan çıkıyor mu?

Ülkeyi neden bölüyor ve kutuplaştırıyoruz? Hiç anlayamıyorum...