Kurtuluş TAYİZ
Daha yirmili yaşlardaki asker ve gerilla gençleri düşünüyorum; PKK’nın Türkiye toprakları dışına çekilme kararı en çok onları sevindirmiştir. Çünkü bu anlamsız savaşın gerçek kurbanı onlardı. Binlerce genç, yıllardır daha hayatlarının baharında korkunç bir savaşın içine sürüklenerek, ölmeye ve öldürmeye zorlanıyordu.
Bu acımasız savaşta çoğunu kaybettik.
Çoğu evinden, ailesinden uzakta, bir karakolda ya da bir dağın kuytusunda toprağa düştü.
Çoğunun sevgilisine sözü vardı; tez zamanda dönecek ve evleneceklerdi.
Çoğunun annesine, babasına sözü vardı; döndüğünde onlara bakacak, evin direği olacaktı.
Bu ülke kurtaramadı nice genç evladını.
Anne ve babalar çocuklarını kendi elleriyle toprağa gömdü.
Eşler ve sevgililer yaşam sevinçlerini kaybettiler.
Oysa bu savaş olmasaydı gençler, daha nice güneşli bahar sabahına uyanacaktı.
Pek çok bayram sabahı göreceklerdi.
Yanlarında eşleri, çocukları olacaktı.
Anneleri, babaları...
Maç izleyecek, takımları yenildiğinde küfürler savuracak, eş-dost ile hayatın bütün olağan neşe ve kederini tadacaklardı.
Olmadı...
Kimi suçlarsak suçlayalım zamanı geriye çevirmek mümkün değil, gideni geri getirmek de...
Geçmişi değil ama geleceği kurtarmak mümkün.
Türkiye başlatılan “çözüm süreci”yle işte bunu başardı.
Üç aydan fazla bir zamandır tek kurşun patlamadı.
Barış süreci olmasaydı kimbilir kaç genç daha ölecekti.
Savaşa kurban gitmeyenlerin hepsi bugün heyecanla ailesine, evine kavuşmayı, hayata karışmayı bekliyorlar.
Bize basit gelebilen bu küçük heyecanların, her an ölümle burun buruna yaşayan gençler için ne kadar önemli olduğunu belki tahmin bile edemiyoruz.
Ama onlar için bunlar yaşam ve ölüm demek.
Çözüm sürecine karşı çıkılırken bir de bu açıdan olaya bakmakta fayda var.
Ölümü her an enselerinde duyan o gençlerin bizden/ ülkelerinden beklentilerine dair bir fikrimiz var mı?
Henüz hain bir pusuda toprağa düşmeyen ama ölüme bir nefes uzakta olan gençlerin neler hissettiğini biliyor muyuz?
Peki ya yüreklerinin nasıl kanadığını?
Teoman’ın o güzel Çobanyıldızı adlı şarkısı geliyor aklıma. Mırıldanıyorum.
“Yüzme bilmeden/ Daha deniz görmeden/ Hiç güneşte yanmadan/ Şimdi ölmek istemem/ Bir kalbi sarmadan/ Aşkı tatmadan daha/ Onla sarhoş olmadan/ Hiç sevişmeden daha/ Şimdi ölmek istemem/ Daha hiç gülmeden/ Çobanyıldızı sen benle kal/ Çobanyıldızı hep benle kal/ Zamanın varsa...”
Çözüm süreci PKK’nın silahlı unsurlarını sınır dışına çekmesiyle birlikte en kritik evresini sorunsuz atlattı. Barış sürecine karşı çıkarılan bu kadar gürültü, patırtı, muhalefet, hoşnutsuzluk hep silahların sahneden çıkmamasını amaçlıyordu.
Silahlar sahnede kalırsa, biliniyordu ki, en yakın sürede yine patlayacak ve siyasal iktidarın hesapları tümden altüst olacaktı.
Kan ve gözyaşı geri dönecek, iktidar hızla baş aşağı gidecekti...
Maalesef Türkiye’de siyasal iktidara muhalif önemli bir kesim bütün umudunu kan ve gözyaşına bağlamış durumda.
Bundan sonra da galiba tek umutları kaldı; o da sınır dışına çıkan PKK’lı silahlı militanların tekrar sahneye dönmesi.
Ne gençlerin yaşamı, ne annelerin gözyaşı umurlarında.
Sadece ve sadece iktidar hesapları var.
AKP ve Başbakan Erdoğan’ı ezeli ve ebedi düşman belleyen bu kesimler için, bu ülke insanın canı-yaşamı sadece teferruat.
Ama halkın ezici bir çoğunluğu barışı destekliyor, savaş yanlısı muhalefeti ve ona açık-örtülü destek çıkan “demokrasi” postuna bürünmüş kurtları değil.
Türkiye şimdiden başardı; 1999’da sınır dışına çekilen PKK, bu kez silahlarla değil, silahsız olarak eve, hayata dönecek.
Çoğu gitti, azı kaldı.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019