Mümtazer TÜRKÖNE
Eski alışkanlıkların, reflekslerin hiçbir işe yaramadığı yepyeni bir bölgesel denklemin kuruluşuna tanıklık ediyoruz.
PKK, Kobani’de aldığı ağır mağlubiyetin acısını Türkiye’den çıkartmaya çalışıyor. Türkiye’nin her yeri yangın yerine dönse, Kobani’deki Kürtlere bir faydası olur mu? Tam tersine, Kürt ve Yezidî muhaceretinden sonra toplumda oluşan sempati halesini eski terör yöntemleri ile yerle bir ediyorlar. Türkiye Kürtlere yardım etmek zorunda. İnsanî duygularla bir devletin çıkarları nadiren çakışır. Kobani’de bu nadir çakışma haline tanıklık ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kürtlere kendi öz halkı olarak bakmak ve Türklerle bir tutmakla meşgul. Barış Süreci için tehditler savuran ve büyük şehirlerde kitlesel terörü hortlatan PKK engeli dururken Türkiye arapsaçına dönen bölgede Kürtlere nasıl sahip çıkmakta zorluk çekiyor.
IŞİD, PKK’nın alışkın olmadığı bir düşman. Kobani’de aslında düpedüz askerî stratejilerin ve taktiklerin kullanıldığı nizamî bir savaş yaşandığı için PKK-PYD’nin kullandığı gerilla taktikleri hiçbir işe yaramadı. IŞİD bir terör örgütü, ancak stratejik saldırılar düzenliyor. Bugüne kadar bütün saldırıları, hesaplı-kitaplı askerî-siyasî ve ekonomik hedeflere yönelikti. PKK onun karşısında çok demode duruyor. Bir ulus devletin sınırları içinde otonomi-alan hakimiyeti-alternatif Sovyetik yapılanma ve bağımsızlık gibi siyasî hedeflere uygun gerilla taktikleri uygulayan PKK, genel askerî stratejiler karşısında geriliyor. PKK’nın ideolojik araçları da IŞİD ile mücadele etmek için elverişli değil. Daha işin başındayız. IŞİD bir örgüt olarak yok edilse bile ideolojisi cazibesini koruyacak ve bu cazibe belki de en fazla Kürtleri etkileyecek. IŞİD’in dindar ve sahipsiz toplum kesimleri için şaşırtıcı ve çözücü bir ideolojisi var. İslâm dünyasında biriken basıncı, dönem dönem moda haline gelen örgütler boşaltıyor. Nüansları bilmeyenler, son olaylarda Hüda-Par’a yapıldığı gibi herkesi IŞİD torbasına tıkmaya eğilimli olduğu için, dolaylı yoldan IŞİD propagandası yapıyor. Leman Sam’ın kurban kesenlerle IŞİD’ciler arasında kurduğu kaba benzetmeyi her sakallıyı IŞİD’ci zannederek genelleyenler daha berbat bir düzeye çıkartıyor. Soğuk Savaş modeli Sovyetik bir örgütlenme ve ideoloji ile ABD hava saldırılarından medet uman ve gölgesine sığındığı ağacı şehirlerdeki kitlesel eylemlerle taşlayan bir PKK’nın Kürt siyasetinde temsil kabiliyeti ne düzeyde kalır?
ABD’nin bütün dünyayı ikna edecek çapta IŞİD vahşetine şiddetle ihtiyacı var. Ezidilerden sonra Suriye Kürtleri bu vahşeti kanıtlamak için kurban ediliyor. Kürtlere büyük oyunda “mağdur” rolü veriliyor. Bölge bir asır öncesinin sahnelerini tekrar yaşıyor. Batı sadece kendi çıkarlarına uygun bir düzen tesis etmek için müdahale ediyor; ne Türkler, ne Kürtler ve ne Araplar kimsenin umurunda değil. Bu bölgenin sakinleri ve sahipleri bizleriz; aklımızı başımıza almamız lazım.
Türkiye’nin “tampon bölge”de, PKK’nın “yardım koridoru”nda ısrarı niyetlerin de aynası gibi. Türkiye Kürtlere insanî yardım sağlayacak, ama PKK’nın silahlı gücünü artırmasını engelleyecek bir formül peşinde; PKK ise sorunun insanî tarafıyla ilgilenmiyor, “hem tampon bölge hem de yardım koridoru” karşı önerisinde bile bulunamıyor. Devlet’ten ne bekliyorlar? Barış Süreci için tehdit ettikleri devletin kendilerini silahlandırmasını mı?
IŞİD’in alt-üst ettiği coğrafyada başı en fazla belada olanlar Türkler ve Kürtler. IŞİD üzerlerindeki elektriği alarak İran’ı da, Esed’in Suriye’sini de rahatlattı. Arap monarşileri tükenen ömürlerini uzatırken, radikal İslamcılar için sığınabilecekleri bağımsız bir ülke inşa ediliyor. Batı, IŞİD bahanesiyle 1916’da verdiği düzeni tazeleme, Irak işgali ile başlayan süreci tamamlama peşinde. İsrail, yeni Yahudi yerleşimlerini gürültüye getirmekle meşgul.
Başı gerçekten belada olan neredeyse sadece Türkiye var. Ne Türklerin ne de Kürtlerin bu yangından kazançlı çıkma ihtimali var. Kader bizleri tam bin yıldır olduğu gibi kafa kafaya, sırt sırta vermeye zorluyor. Kobani Kürtlerden önce Türklerin, daha doğrusu aynı ölçüde hepimizin sorunu.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
17.06.2025
1.06.2025
27.05.2025
23.05.2025
13.05.2025
12.05.2025
6.05.2025
5.05.2025
5.05.2025