Alışmak, durumu kavramak demektir... Alışmak, tedbirli olmak demektir... Alışmak, tehlikenin her an ve her yerde olabileceğini bilmek ve ona göre tedbirleri tartışmaktır... Alışmak, uluslararası önlemleri diğer ülkelerle birlikte araştırmaktır... Alışmak, boş bulunmamak, geçmişteki eksiklikleri gözden geçirmek ve nasıl daha hazırlıklı olunabileceği üzerine kafa yormaktır... Yani alışmak, eylemsizlik değil, eylemdir... Bunu ben söylemiyorum... Özellikle 11 Eylül New York olayından sonra, bu konuda tartışan uzmanların uluslararası her platformda söylediklerinden toparladım sadece... Tabi gerçekten bu cinayet şebekelerine karşı olmaksa amaç...

Sapla samanı karıştırmak... Sloganlarla kendini tatmin etmeyi mücadele sanmak... Hiç bir çözüm önerisi, nasıl yapmalı önerisi, ben olsam şöyle yapardım ifadesi olmadan sloganlarla ortaya çıkmak... Bunlar, Türkiye'de siyasetin hastalığı...

Kimsenin hoşuna gitmek diye bir derdim yok... Ama her hayati olay sonrası, her hayati gelişme sonrası ortaya çıkıp "İSTİFA" diye bağırmanın sosyal mastürbasyondan başka bir şey olmadığını görmüyor çoğunlukla sesi yüksek çıkanlar... Bir hükümetten memnun olmamak, bir siyasi partinin hiç bir şeyhinden memnun olmamak, bir siyasi iktidarın düşmesini istemek her vatandaşın en tabii hakkıdır... Bunun yolu da bellidir... Seçim kazanmak...

Tut ki, Başbakan, Cumhurbaşkanı, ya da nebiliym tüm bakanlar istifa etti... Hangi konstelasyondan yeni bir cumhurbaşkanı, yeni bir hükümet çıkacağını düşünmek lazım... Olaylar oluyor... Yukarıda saydığım makamları seçilerek işgal edenler de istifa etti... Eeee... Sonra... Sonrası konusunda hiç bir şey söylemiyorsanız, açıkça mastürbasyon yapıyorsunuz... Hangi meclisten yeni hükümet çıkacak ve neleri farklı yapacak... Ve daha da önemlisi, siz ne yapacaksınız... Yeni bir hükümet mi kuracaksınız... yeni bir cumhurbaşkanı mı seçeceksiniz... Buna gerçekten inanıyor musunuz... İSTİFA, İSTİFA... Başka bir şey bilmez misiniz siz...

Bu partinin hükümeti geçen sene Haziran'da mutlak çoğunluğu kaybetti mecliste... Unuttunuz mu... Benim de dahil olduğum bir yığın insan, kalem erbabı AKP'nin tek başına iktidar olmasının tehlikesi üzerine sayfalarla yazılar yazdılar... Nooldu... Şimdi elinizdeki her derde deva olan istifa çağrısı gerçekleşirse ne, nasıl olacağını zannediyorsunuz...

İstifa diye bağırıp mastürbasyon yapacağınıza, nasıl ve hangi ittifaklarla seçim kazanıp, "AKP'nin tek başına iktidar olmasını engelleriz" diye kafa yoracağınıza, istifa da, istifa diye bağırıyorsunuz... Ha, başka umutlarınız mı var yeni hükümet, yeni cumhurbaşkanlığı için... Unutun, eğer böyle hayalleriniz varsa...

Bunları yazmak için AK Parti'li olmak gerekmiyor... Benim AK Parti ve Erdoğan hakkında yaptığım eleştirilerin dörttebirini bile yazmadığını bildiğim bazı dostlar, arkadaşlar İSTİFA diye bağırmayı marifet sanıyorlar...

Her şeye karşı çıkarak siyaset yapılmaz... Krizin çıkmasının nedenlerini şimdi tartışmanın krizi çözmeye faydası yok... Kriz çıktı... Yanlışlar yapıldı ve sonuçlarını yaşıyor çeşitli ekonomi sektörleri ve orada çalışanlar... Şimdi, sorun krizden nasıl çıkılır... Hükümet ve cumhurbaşkanı bir şekilde çıkma yolunda krizden... Rusya ile, İsrail ile yakınlaşıp kriz durumunun aşılmasını beğenmiyorsunuz... Tamam... Ama şu ana kadar hiç birinizden "Krizden çıkış yolu yanlıştır... Şöyle yapılmalıydı... Eğer öyle yapsalardı, hükümetin yaptığını onaylardık" dediğinizi duymadım... Sahi nasıl yapılmalıydı da, hükümet yanlış yaptı? Var mı bir öneriniz... Yoksa "bunlar yapınca zaten yanlış yaparlar... İstifa etsinler..." mi diyorsunuz yine... Yani krizden çıkış yolu için hiç bir öneriniz yok... Sadece "bunların yaptıkları yanlış"... Öyle mi...

Sizin gibi beceriksiz  muhalefet oldukça, AK Parti'nin fazla bir şey yapmasına gerek yok sürekli kazanması için... Sizin sayenizde her seçim bir kaç puan daha koyuyorlar üzerine... Benim gibi eleştiri yapanlara çamur atmayın... AK Parti'nin gerçek destekçisi sizlersiniz... Kolay gelsin...