Eyüphan KAYA
Uzun zaman atalarımız, babalarımız hatta biz devlet adına buralarda hüküm süren pırpırlı heriflerden çok çektik. Denize düşen yılana sarılır misali insanımız ideolojik olarak Rusya’ya sığındılar, Batı’nın bataklığından umut beslemek durumunda kaldılar.
Çünkü bu herifler ancak bunların dilinden anlıyordu. Bu gün dahi öyle değil mi? Baksanıza Paralelciler dahi Pensilvanya’yla iş birliği içine girdiler.
Hatta o eski defolu omuzu kalabalık militarist güçler dahi batıdan onay almadan işi olmayan işe karışmaz, hele darbe yapmaya hiç cesaret edemezlerdi. Zaten askerin Hükümet karşısında sessiz sönük kalmasının altında da bu yatıyor.
Bu gün dünya küçüldü hırsız ve ev sahibi artık biri diğerini tanıyor, batı insanlığı kaybetmiş doğunun medeniyetine sığındı sığınacakken bizim hala o eski oyunları oynamamız akıl karı değil. İyi kötü bir süreçti yaşandı ve bölgemizde en çok cefasını cezasını Kürtler çekti.
Şu an itibariyle bir barış sürecini yaşıyoruz. Artık eski aktörlerin yeni dünyada yaşamasına yer yoktur. Nasıl ki TSK bu işi sivil yöneticilere bırakmışsa Kürt tarafının da silahlı kanadı bir adım geriye çekilmek durumundadır.
Her kavga barışla sonuçlanacağı bir hakikat olduğuna göre hem devlet tarafı hem PKK tarafı bu sürece katkı vermek durumundadır. Kimse Kürt gençlerini aldatmasın.
Türkiye Eyalet sistemine dönüşebilir yerel kolluk kuvvetleri de olabilir, ama bu demek değil ki güvenlik güçleri hazır bir örgütten gelecek, Böyle bir oluşuma gerek duyulsa da bütün Kürt gençlerine açık olan bir oluşum olmak durumundadır. Eğer hazır bir ekipten oluşursa daima bölgede bir öteki olacak, huzursuzluk olacak, adaletsizlik olacak birileri hala bundan hoşlanıyor olabilir ama Kürtlerin buna onay vermesi olanaksızdır.
Kürdistan’da bölgesinde Kürtler yaşayacağına göre PKK’nin değil Kürtlerin talepleri göz önünde bulunmak durumundadır. Küll dururken cüz’e öncelik verilmez. PKK, Korucular, Hizbullah… hepsi Kürt halkının bir alt kümesi olduğunu unutmayalım. Dolayısıyla Kürtlerin hakları verildiği zaman herkesin hakları verilmiş olacak.
Şimdi bir oyun daha devam ediyor, bazı şehirlerde yok “Özgür mahalle”, yok “Kanton yönetim”, yok “KCK şehir yapılanması”…vb oluşumlar bir hayalın ürünleridir. Kimse kimseyi aldatmasın, müsaade edin de Kürt halkı barışçıl bir hayat yaşayabilsin.
PKK’nin de Devletin de en büyük kazanımı Kürt halkı tarafından “af” edilebilmesidir. İki taraftan da izahı mümkün olmayan sıkıntılar yaşayan bizzat Kürtlerdir. Onun için hem devlete hem PKK’ye hitaben diyorum ki, lütfen artık Kürtleri rahat bırakın.
Peşmerge kılıklı de olsa bu halk militarist kimseyi sağında solunda görmek istemiyor.
Devletler bir yeri elde ettikleri zaman bir an evvel orada ne diye ordu kuruyorlar acaba? Tek bir cevabı var, oradaki insanları kontrol altına alabilmek içindir.
Şimdi üç beş devlet dışında karşılıklı savaşacak ordular var mı? Baksanıza Japonya’nın ordusu var mı? AB’nin ordusu sembolik bir ordu değil mi?
Yani kısacası militarist güçler sivillerin başına beladır. Üretken değiller, barışı sevmiyorlar, kargaşadan hoşlanıyorlar. Çünkü ancak böyle durumlarda işe yarıyorlar.
Şimdi iki binbaşı düşünün biri İzmir’de diğeri Şırnak’ta bir varlığı yokluğu hissedilmiyorken, diğeri ise generalden öte etkilidir, varlığını hissettiriyor. Yerine göre kaymakamı da valiyi de uyarabilir. Tabi ki Şırnak’ta kargaşa var da ondan.
Artık “militarizme hayır” diyoruz, asker polis devleti/eyaleti olmak istemiyoruz. Ancak her evden bir Peşmerge olabilir, burada da eşitlik lazımdır ki kimse bu vatan benimdir demesin. Ordu dahi öyle değil mi sıra savaşa gelince Mehmetçik ön saflarda değil mi? Ama kimi ordu mensubu nankör olup bunu idrak etmiyor o başka mesele.
Dünya biliyor ki Türkiye Kürtleri, Ankara Başkentine bağlı olarak yaşamaktan yanadır. Ama daha rahat bir yaşam için mücadele etmek de Anadolu insanının hakkıdır.
Ondan dolayı eyalet sisteminin ademi merkeziyetçi yönetim tarzı hayatımızı kolaylaştırır kanaatini taşıyorum.
Selam ve dua ile, daha mutlu günlere
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.03.2020
26.08.2019
20.08.2019
17.06.2018
17.04.2018
11.03.2018
25.10.2017
16.10.2017