Fehim TAŞTEKİN
Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrei Karlov’un bir sanat etkinliği sırasında Türk polis memuru tarafından öldürülmesi Rusya karşısında Türkiye’nin boynunu kıldan ince hale getirdi. Suikastın etkisinin dış politikaya yansıması da gecikmedi.
Suikasttan bir gün sonra Moskova’da Rusya, İran ve Türkiye arasında yapılan Suriye toplantısında Rusların üçlü çözüm planı kabul edildi. Karlov cinayeti, Türkiye’nin elini Moskova Deklarasyonu’na şerh koyamayacak kadar zayıflattı. Bu yüzden Rusya ile ilişkilerinde artık “Karlov’dan önce” ve “Karlov’dan sonra” diye bir ayrıma gitmekte sakınca yok.
Mücbir sebeplerle Türkiye son bir yılda Suriye siyasetinde epey yalpaladı. 25 Kasım 2015’te Rus uçağının düşürülmesinin ardından Moskova ile ilişkileri tekrar yoluna koymanın karşılığında Türkiye, Halep’te muhaliflerden desteği kesmek ve tahliye operasyonunda arabuluculuk yapmak zorunda kaldı. Türkiye tam da Kilis ve Hatay karşısında kalan iki bölgede temerküz eden muhaliflere kalkan olup, kalan bakiye üzerinden barış süreci başlatmak için ısınma turları yaparken suikast gerçekleşti. Ve düşürülen uçak yüzünden bir elini Rusya’ya kaptırmış olan Türkiye elçinin ölümüyle diğer elinden de oldu.
Bundan sonra Moskova’nın İran’la paslaşarak yürüttüğü süreçte Türkiye gönülsüz de olsa üçüncü sacayağı olmak durumunda.
20 Aralık’taki Moskova buluşmasında Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un yaptığı açıklamaya bakılırsa kritik iki nokta öne çıkıyor:
Türkiye, İran ve Rusya Suriye’de muhalifler ile rejim arasında kapsamlı ateşkes ve siyasi çözüm sürecinin garantörü oluyor.
Üç ülke de önceliğin Esad’ın koltuğundan uzaklaştırılması değil terörle mücadele olduğunu kabul ediyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan siyasi çözüme ikna olduğuna dair tüm sinyallere rağmen Esad’ın gitmesi gerektiği retoriğinden geri adım atmıyordu.
Normal koşullarda ateşkesin garantörü olmak Hatay ve Kilis üzerinden Suriye’ye lojistik destek ve silah akışının durmasını gerektirir. Bir şey dayatma şansı kalmasa da Türkiye destek kesilecekse Suriye yönetiminin yanında yer alan örgütlerin de bu kapsama alınması gerektiğini düşünüyor. Moskova’daki ortak basın toplantısında İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, üç ülkenin İslam Devleti (İD), Nusra Cephesi ve bağlantılı gruplarla savaş sözü verdiğini; silahlı hiçbir grubun Suriye’nin faydasına olmadığını vurguladı. Buna karşılık Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tüm Suriye’de geçerli olacak ateşkesin Nusra ve İD’i kapsamayacağını söylerken Hizbullah dahil bütün gruplara dışarıdan gelen yardımların kesilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin marjları daraldı
Burada bir başka önemli nokta da Suriye’de müzakere sürecinde yaşanan eksen kaymasıdır. Her ne kadar troykanın Cenevre sürecine alternatif olmadığı mesajı verilse de Batı-Körfez cenahının dışlandığı yeni bir çözüm konsepti doğuyor.
Daha önce Rusya lideri Vladimir Putin, Erdoğan ile birlikte ABD ve BM’nin yer almadığı yeni barış görüşmelerini organize etmeye başladıklarını ve müzakerelerin Astana’da yapılabileceğini açıklamıştı. Tam bu noktada Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun “ABD ve müttefiklerinin koordineli hareket etme konusundaki bütün girişimleri başarısızlığa uğradı. Hiçbiri sahadaki durumu gerçek anlamda etkileyemedi” sözü önemli.
Yeni konseptte Türkiye’ye düşen rol muhalif grupları bu konsepte hazırlamak. Rusya’nın Suriye krizine askeri müdahaleye başlarken güttüğü strateji önce silahlı grupları geriletmek, ardından bunlar içinden siyasi çözüme ikna olanları müzakere sürecine katmak, geri kalanları da terörist ilan edip bunlara karşı ortak bir savaş yürütmekti. Türkiye’yi bu çizgiye çekerken Ankara’nın kabul etmekte kıvrandığı nokta şurası: İran ve Rusya İD, Nusra ve bunlarla ilişkili grupları terör örgütü kapsamına alırken Türkiye’nin himaye ettiği grupları da bu kapsama sokuyor. Ankara’nın özellikle Nusra ile ilintili olan Ahraru’ş Şam gibi örgütlere karşı koruyucu tutumunu ne kadar sürdürebileceği merak konusu. Elbette dünden farklı olarak Rusların baskısına karşı direnmesi zor.
Esasen Moskova Deklarasyonu’nun alternatifi, Rusya’nın Karlov cinayetini Erdoğan’ın çizdiği çerçevede yorumlamaması olacaktır. Rusya’nın cinayeti iki ülke ilişkilerine yönelik sabotaj değil de Erdoğan’ın mitinglerinde koruma görevi üstlenmiş ve Nusra’nın sloganlarını kullanan bir polisin işlediği cinayet olarak okuması halinde farklı bir sayfa açılacaktır. Bunun emaresini Rusya Başbakanı Dmitri Medvedev’in şu tepkisinde görüyoruz: “Uluslararası ilişkilerde büyükelçinin öldürülmesi medeni ilişkilerin ötesine geçen ağır bir suçtur. Ve Rusya bunun cezasız bırakılmasına izin vermeyecektir.”
Yeni bir eksen doğar mı?
Türkiye, Rusya ve İran ortaklığı başarılı olursa kuşkusuz Orta Doğu’nun yeniden şekillenmesinde alternatif eksenin önü açılabilir. Ancak Moskova mutabakatına karşı hem içerden hem uluslararası alandan gelen direnç noktaları hafife alınmamalı. Bu mutabakatın test edileceği çok sayıda alan var:
Nusra’nın kendi emirliğini kurduğu; son aylarda Halep, Hama, Şam ve Humus’tan gelen sığınmacılarla yeni temerküz alanına dönüşen İdlib ne olacak? Halep’ten sonra İdlib’e yüklenilecek mi? Bu durumda yeni tahliyelerin adresi neresi olacak? Türkiye silahlı örgüt mensupları ve ailelerini kendi topraklarına mı alacak?
Nusra ve müttefikleri hedef tahtasına konulacaksa Türkiye’nin hamiliğini yaptığı örgütlere karşı nasıl bir politika izlenecek? Bu örgütler de hedef listesine girecek mi?
Suriye’deki silahlı örgütlerin Suudi Arabistan ve Katar gibi finansörlerinin yeni stratejiye yaklaşımı ne olacak? Bu iki ülkenin sözüyle hareket eden gruplar hangi kapsama alınacak?
Türkiye hattının kesilmesi karşısında Körfez’le bağlantılı gruplar için Ürdün’ün lojistik kanalları devreye girerse ne olacak?
Amerikan yönetimi alternatif bir girişime ne kadar şans verecek?
Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekâtı devam edecek mi? Ki bu harekât, artan oranda askeri kayıplarla Türkiye’ye ağır bir yük olmaya başladı.
Türkiye’nin Rojava’da Kürtlerin önderliğindeki özerklik yapılanmasının bitirilmesi şartı ne olacak? Türkiye Fırat Kalkanı’nı Kürtlere karşı daha geniş bir cephenin savaş makinesine dönüştürme ısrarını sürdürebilecek mi? Rusya, Türkiye’nin Halk Savunma Birlikleri’ne (YPG) karşı saldırılarına göz yumacak mı? Özetle Rojava ne olacak?
Türkiye’nin Halep’ten çıkan savaşçıları Fırat Kalkanı’na asker yapmak gibi hevesleri vardı. Rusya da bunu istemiyordu. Şimdi ne olacak?
Bütün bu çetrefilli konulara karşın Türkiye’nin Suriye konusunda Rusya ve İran’ın eksenine kayması sahayı mutlak surette etkileyecektir. Suriye cephesinin lojistik, silah ve militan akışının yüzde 70’inin Türkiye sınırlarından gerçekleştiğine dair tespitleri dikkate alırsak Ankara’nın politika değişikliğinin önemi daha net anlaşılacaktır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
29.05.2025
10.03.2025
6.03.2025
3.03.2025
27.02.2025
24.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
7.02.2025