İbrahim Kahveci
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), “Konut Satış” verilerine göre 2018 yılının ilk üç ayında toplam 303 bin 877 adet konut satışı gerçekleşmiş (2017- 325 bin 780 adet). Satılan konutların 138 bin 777 adetlik kısmı ilk satış olarak kayıtlara geçiyor (2017- 145 bin 826 adet).
Ülkemizde 2017 yılının tümünde ise, 1 milyon 409 bin konut satılıyor (2016- 1 milyon 341 bin). Geçen yıl satılan konutların 659 bin 698 adeti ilk satış olarak kayıtlara işliyor (2016- 631 bin 686 adet)
Sadece 2 yıl 3 aylık dönemde konutta ilk satış adeti 1 milyon 430 bin 161’e ulaşıyor. İlk satış adetine göre ve ortalama hanehalkı sayısına (3,8 kişi) bakılınca 2016-2017 ve 2018 ilk üç ayında 5 milyon 435 bin kişinin ev sahibi olması gerekiyor.
DELİ GİBİ KONUT SATILIYOR AMA...
Şimdi gelelim işin en kritik noktasına.
TÜİK’in “Gelir ve Yaşama Koşulları” verilerine göre 2015 yılında ev sahibi oranı yüzde 60,4 seviyesindedir. Oysa 631 bin 686 adet konutun ilk satış olarak kayda geçtiği 2016 yılında konut sahiplik oranı yüzde 59,7’ye geriliyor.
Bakınız ülkemizde ortalama hane halkı sayısı 3,8 kişi olarak açıklandı. Buna göre 631 bin 686 ilk konut satışı ile 2 milyon 401 bin kişinin kendi konutunda oturması gerekiyor. Hatta, 2015 yılından 2016 yılına kurumsal nüfus 741 bin kişi artıyor. İlk konut satışı ile bu 741 bin kişi ev sahibi olacak ve ardından 1 milyon 660 bin kişi de ev sahibi olacaktı. Ama milyonun üzerinde konutun satıldığı bir yılda konut sahiplik oranı bırakın artmayı, azalıyor bile.
Daha ilgincini de söyleyelim: 2015 yılında yüzde 23,3 olan kiracı oranı 2016 yılında yüzde 24,4’e çıkıyor. 631 bin 686 adetin ilk satış ve 1 milyon 341 bin konutun satıldığı bir yılda konut sahiplik oranı azalırken, kiracılık oranı yükseliyor.
Şimdi kritik soruyu soralım: Bunca konut kime ve niye satılıyor? Konut satışları ev sahipliğini artırmıyorsa, neye ve hangi amaca hizmet ediyor? Yoksa konut üzerinden bir rant sektörü mü oluşturuldu?
Yıl 2006:
Konut sahiplik oranı %60,9
Kiracı oranı %23,5
Yıl 2016:
Konut sahiplik oranı %59,7
Kiracı oranı %24,4
Ne değişti? Betondan kim kazandı, kim kaybetti?
KREDİLER BETONA AKACAK
“Tilkinin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkanıdır” mı desem...
Yoksa “her suçlu suç mahaline mutlaka tekrar gelir” mi desem...
Ama kesin olan şu ki, aklımız betondan başka bir şeye çalışmıyor. 15 yıldır ülkemize gelen 630 milyar doları resmen betona gömmemize rağmen yine aklımıza beton geliyor.
Yabancılardan resmen oluk oluk paranın aktığı yıllarda “Üretimi, yatırımı ve ekonomik kalkınmayı” düşünmek yerine, her yeri betona gömdük. Yabancının bir gün bu sermayeyi geri istediğinde ne yapacağımızı düşünmedik. Döviz kazandırıcı, yabancı malı tüketimini azaltıcı yeterli bir adım dahi atmadık.
Dile kolay....
Tam 630 milyar dolar yabancı para girişi oldu ülkemize. Bu parayı bilime-teknolojiye-üretime-yatırıma kanalize edebilirdik. Bugün 76 milyar dolar dış ticaret açığı ve 53 milyar dolar cari açık vermeyebilirdik. Sadece döviz girişi azaldı diye dolar 4,30’a euro 5,20’ye yükselmezdi.
Ama olmadı...
Aklımız sadece betona çalıştı. Tarımı da sanayiyi de ikinci plana attık. Hatta beton uğruna şehir merkezindeki okulların arsalarına bile göz koyduk. Yani eğitimi bile betonun arkasında gördük.
Dün yine paket açıklandı. Konutta kredi faizi kamu bankaları eliyle yüzde 1,0’e düşürülecek. Yani çözümde yine konut diyoruz; yine aklımız betona çalışıyor.
Oysa bugün ülkemizin yatırım ihtiyacı mevcut. Makine-teçhizat yatırımını teşvik etmemiz gerekiyor. Asıl ucuzluğu ve kolaylığı fabrika yatırımına, üretim sektörüne yönlendirmemiz gerekiyor. Döviz kazandırıcı veya döviz harcamasını azaltıcı yatırımlara düşük faiz vermemiz gerekiyor.
Ama aklımızdan beton bir çıksa ya... Çıksa da üretim diyebilsek ya. Beton fikrinden kafamızı bir kurtarabilsek ya.
Ama ne çare...Sabah beton; akşam beton, gece beton. Aklımıza yeşillik ve yeşertmek gelmiyor bir türlü.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025