Mehmet TIRAŞ
Gün geçmiyor ki benzine ve motorine zam gelmesin, vergilerde artış olmasın.
İktidar seçimden sonra akaryakıt zamlarını otomatiğe bağladı…
Daha iki ay önce benzin ve motorinin litresi 19-20 lira iken, an itibarı ile benzin ve motorinin pompa fiyatı 35 lira oldu.
Benzin ve motorin bu fiyatta duracak gibi de gözükmüyor.
Akaryakıt zamları tüm ürünlere yansıdıkça etiketler el yakıyor…
Asrın reisi her zamdan sonra alım gücü düşen ve yaşamı daha da zora giren milyonlarca vatandaşla kafa yaparcasına, tasarruf ve şükür etmeye çağırmıyor…
Vatandaş olmayan paradan nasıl tasarruf yapacak?
Toplumun yoksul kesimlerinin Asrın reisine ortak çığlığı; ”devlette tasarrufa git, saltanata ve savurganlığa son ver, zamları da biran önce durdur” diye tepki gösterirken…
Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’da “ itibardan tasarruf olmaz” diyerek hiç umursamıyor.
Devlette tasarrufa gidilsin denilen yerlerin başında Erdoğan’ın yaşadığı kaçak Saray geliyor.
Kaçak Saray diyoruz çünkü ortada bir “mahkeme kararı var” ve Saray’ın oturma izni yok, gece kondu statüsünde.
Hatırlayın Erdoğan Saray için verilen yargı kararını tanımamış, yargıya çağrı yaparak gücün yetiyorsa gel yık deyip, efelenmişti.
Erdoğan, “Bin 152 odalı Saray’da yaşıyor,13 tane uçağı hangarda bekletiyor,300 lüks marka makam aracına biniyor,sayısı yüzlerce ifade edilen korumayla dolaşırken…
Saray’ın bir saatlik giderinin 15 bin lira olduğu, bir günde Saray’ın elektrik giderinin Bayburt ilinin tükettiği elektriğe eşit olduğu medyada haber oluyor ve Saray’dan da yalanlama gelmiyor.
Bir de özel olarak Cumhurbaşkanlarına tahsis edilmiş Çırağın Sarayı,Beylerbeyi ve Hüber köşkü gibi” yerlerin masrafları var, nedir bilinmiyor.
Cumhurbaşkanlığı Saray’ının 2022 yılı Sayıştay Raporlarına göre günlük masrafının 10 milyon lira…
Yıllık masrafı ise 3,6 milyar lira…
Bugüne kadar Saray hiç halka açık olmadı, medya aracılığı bile tanıtılmadı.
Birde eskiden Başbakanların kullandığı şimdi Cumhurbaşkanın harcama yetkisinde olan, ne TBMM’nin, ne de Sayıştay’ın nereye harcandığı denetlenmeyen, “Örtülü Ödenek” bütçesi var.
2022 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan Örtülü ödenek bütçesinden 2,6 milyar lira kullanırken…
2023 yılının ilk 3 ayında ise örtülü ödenekten Erdoğan 903 milyon 634 bin lira harcamış.
Erdoğan “bunları kendim için değil, milletim ve devletim adına harcıyor ve kullanıyorum” diyerek denetim dışı kaldı.
Harcamalarında da bir kısıtlamaya gitmediği gibi, bir de açlık ve yoksullukla boğuşan vatandaşı, olmayan parasından tasarrufa çağırıyor, yastık altında olan altınınızı ve dövizinizi TL’ye çevirin diyor.
Yeri gelmişken örtülü ödenek konusunda dostum Mehmet Altan eski Başbakanlardan ANAP genel başkanı rahmetli Mesut Yılmaz’a “Örtülü ödeneği” kim denetler diye sorduğunu, anlatmıştı.
Mesut Yılmaz’da:
“Örtülü ödeneğin nasıl harcandığını sadece teslim alan Başbakanın sorma yetkisi var.
Bugüne kadar da hiçbir teslim alan Başbakanın sormadığını, ben de sormadım ve bana da sormadılar” diye yanıtlamış.
Hukukun olmadığı yerde, saydamlık ve denetim olmaz.
Denetimin olmadığı yerde de yozlaşmanın ve saltanatında önü alınamaz.
Devlet yönetiminde saltanat ve savurganlık sadece partili Cumhurbaşkanı ile sınırlı değil…
Silahlı ve sivil bürokraside de yıllarca denetlenmeyen bir saltanat var.
Bürokraside kamu kurumlarından üç-beş yerden maaş alan bürokratların sayısı bilinmiyor.
Ayrıca “Generallerin, Valilerin, Savcı ve Hakimlerin maaşları kamuoyundan gizleniyor.”
AKP iktidara gelmeden önce sadece askeri bürokrasinin maaşı gizlenirdi, Valilerin, hakimlerin ve savcıların maaşları da AKP ile gizlenmeye başlandı.
General rütbesi ile emekli olan askerlerin ömür boyu lojmanlarda oturmasının mantığı ne?
Bizde bir başka saltanat makam araçlarında yaşanıyor.
Kamuda toplam makam araç sayısı 125 bin gibi devasa bir rakama tekabül ederken…
Her makam aracının bir de sürücüsü var.
Bir şube müdürünün bile hem makam arabası var bir de şoförü var.
Dünyanın en zengin 3’cü ülkesi olan Japonya’da makam araç sayısı 12 bin iken, dünyanın en zengin 4’cü ülkesi Almanya’nın ise makam araç sayısı 9 bin…
Bu ülkelerin Başbakan veya cumhurbaşkanlarının koruma sayısı üç-beşi kişiden oluşurken, oturdukları evleri ise sıradan bir vatandaşın oturduğu evden farkı yok.
AB’nin bazı ülkelerinde Başbakanların, Bakanların bisikletle işine gidip geldiği, market alış-verişlerini kendilerinin yaptıkları ve ödeme yapmak için kuyruğa girdikleri, bizde sık sık haber olur ama bizim siyasetçiler bundan hiç etkilenmez.
Saydam bir hukuk toplumu olmadığımız sürece:
“Burası bir avuç silahlı ve sivil bürokrasinin, siyasetçinin ve kamu ihaleleri üzerinden zenginleşen insanların bir cenneti...
Milyonlarca açlık ve yoksullukla boğuşan, zamların altında ezilen, eşit vatandaşlık hukukundan yararlanmayan, milyonlarca insanların cehennemi olan bir coğrafya olarak kalacaktır.”
Partili Cumhurbaşkanlığı hükümet modeline geçildikten sonra, toplum olarak bunu iliklerimize kadar yaşıyoruz.
Gidişat hayra alamet değil…
Bu gidişle bugünleri arar bir duruma düşersek, hiç kimse de şaşırmasın.
AB Standartlarında bir demokrasiye geçmedikçe siyaseten giden-gelen fark etmeyeceğini:
“Temel hak ve özgürlüklerin kök salıp boy atacağını,
Yargının bağımsız ve tarafsız olacağını, yargı kararlarının uygulanacağını,
Zenginliğin ve özgürlüğün eşit dağılacağını,
Liyakat sahibi insanların göreve getirileceğini,
Gelir dağılımındaki adaletsizliğin düzeleceğini, kayıt dışı ekonominin önüne geçileceğini,
Enflasyonun düşeceğini,
Zamların da durdurulacağını kimse aklından bile geçirmesin.”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025