Murat AKSOY
Türkiye, Batı’daki ulus-devletlerin tersine bir kuruluş süreci yaşadı. Bizde, önce devlet kuruldu sonra kendine ulus inşa etmeye soyundu.
Devlet, kendi meşruiyetini ideolojik olarak destekleyen yeni bir sınıf yarattı ve toplumun diğer kesimleri ile mesafeli oldu. Devlet-toplum ilişkisinde devletin güçlü ve belirleyici olduğu bir ulus-devlet modeli ortaya çıktı.
Kamusal alana yani siyasete dahil olabilmek, kamuda çalışabilmek, var olabilmek, yükselebilmek ancak devletin sahiplendiği vatandaşlık kimliğini sahiplenmekten geçti.
CEMAATSEL DAYANIŞMA
Devletin bu kadar güçlü olduğu ülkede, devletin sahiplendiği ve inşa ettiği kimliğin dışında kalan İslami kesim içindeki farklı tarikat ve cemaatlerden Alevilere, Kürtlerden Ermenilere ve Rumlara kadar tüm farklı etnik ve dini kesimler varlıklarını ancak dar, cemaatsel dayanışma ile koruyup, sürdürebildiler.
Toplumun farklı kesimlerinin cemaatler halinde yaşaması ve birbirleriyle ilişki kurmaması Osmanlı’dan bu yana yönetici sınıfın temel tercihi oldu. Bunun sonucu apolitik, siyasetsiz ve siyaseti bilmeyen bir toplum oldu.
Devlet, hiçbir zaman toplumun siyasallaşmasını, toplumsal sorunlara sahip çıkmasını arzu etmedi. Toplumun bir biçimde siyasete sahip çıktığı dönemlerde ise devlet açık ve gizli darbelerle gücünü konsolide etti.
DEVLETE SIZMA
Bu durum cemaatlerin de işine geldi. Çünkü devlet gibi cemaatler de bu ilişkiye “fayda” temelli baktı. Devlet, konjonktürel olarak tehlikeli gördüklerine karşı bir başka cemaat ya da cemaatleri kullandı. Devlete yakınlaşan cemaat ya da cemaatler fayda olarak devlete nüfuz etmeyi istedi.
Cemaatler büyüklük ve etkinliklerine göre daima devlete sızmaya, onu ele geçirmeye çalışmalarının temelinde; kendilerini ve toplumu kurtarma ütopyası oldu.
Bu olmayacak bir şeydi. Çünkü devlet, özü itibariyle her zaman otoriter olmuştur. Devleti demokratikleştirecek olan toplumsal denetim kanallarının işleyişi olacaktır. Bu olmadığı sürece devletin otoriter özü, yönetenlerin kimliğinden bağımsız olarak kendini koruyacaktır.
AKP'NİN OTORİTERLEŞMESİ
AKP toplumdan gelip, devleti dönüştürme yolunda attığı adımları şimdi devletleşerek ortadan kaldırıyor.
Devlet olduğunu düşünen AKP, tüm toplumu ötekileştiriyor.
Bu yüzden devlet, hiçbir zaman devletin içinden demokratikleşmez.
Devlet ancak toplumun etkin denetimi ile demokratikleşir. Bu ise, toplumun tüm toplumun siyaseti keşfetmesi ve cemaatler arasında vicdan, demokrasi temelinde işbirliği ile mümkün olabilir.
Bunun için aydınların entelektüellerin, demokratların yeri devletin, devlet olduğunun düşünenlerin değil topumun yanı olmalıdır.
Devam edeceğiz...
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.02.2019
23.11.2018
20.11.2018
16.11.2018
13.11.2018
10.11.2018
6.01.2018
3.01.2018
30.10.2018
26.10.2018