Ahmet AY
Daha önceleri de pek çok kez dillendirdiğimiz gibi Türkiye uluslararası güçlerin kirli oyunlarıyla karşı karşıya. Büyük saldırı altında olduğumuz çoktandır dile getiriliyor. Uluslar arası güçlerin bu saldırısını doğru okumamız lazım.
Geçen Cumartesi günü Ankara’da meydana gelen patlamada da aynı lanet oyunun sergilenmesi ile 95 insanımız katledildi, iki yüzü aşkın insan da yaralandı.
Bu terör olayı Türkiye’de meydana gelmiş en kanlı saldırıdır. Canlı bomba oldukları tespit edilen saldırı hakkında söylenecek çok şey var.
Yukarıda Türkiye uluslararası güçlerin kirli oyunlarıyla karşı karşıya. Büyük saldırı altında olduğumuz çoktandır dile getiriliyor. Uluslar arası güçlerin bu saldırısını doğru okumamız lazım dedik. Gerçek bu ağır saldırı Batı’da planlanıp uygulanıyor.
Acımız büyük, çünkü kaybımız büyük. Bugün sadece acımıza ağlamak yetmez, failleri daha doğrusu asıl failleri tespit etmek gerek. Yoksa taşeron olarak kullanılabilecek dünya kadar örgüt var. Zira bu çapta bir olayı dünyada tek başına yapabilecek bir örgüt yoktur. Bu çapta bir terör eylemi mutlaka büyük bir gücün/devletin hazırlığı ile yapılır. En kötü ihtimalle büyük bir devletten destek alınmıştır.
Asıl endişemiz saldırganların arkasındaki gücün emellerini fark etmeyerek ya da fark edildiği halde kimi kesimlerin tam da onların bu menfur saldırılarının amacına uygun tepki göstermektir.
daha önce de söylemiştik, bu menfur saldırıyı düzenleyenlerin amacı insanımızın kanını akıtarak Türkiye'yi karıştırmaktır. Eğer bizler de bu amacı fark eder, tepkimizi en sert ama en adil şekilde gösterirsek asıl katillerin saldırıyı planlamadaki amaçlarına hizmet etmeyecek ve bu tür saldırılara gerek duymayacaklardır. Ama biz onların saldırılarına yine onların istedikleri şekilde tepki göstermeye hazır beklersek bu saldırılar artacak. Bakınız:
Bu tür infial yaratan terör eylemlerinde ASIL PLANLAYICILAR eylem sonrası tepkilerin odaklanacağı hedefi ya da hedefleri çok iyi biliyorlar. Eylemin ASIL PLANLAYICILARI tepki göstermemiz gereken (yanlış) yeri faş ederek bizi yönlendiriyor.
Olaydan hemen sonra yapılan açıklamalara baktığımızda bu kadar ağır acılardan sonra dahi ibret almadığımız görülüyor. Kimileri siyasi getirisi olan sözlü saldırılarla hedefler gösteriyor. Bu dayanılmaz acıdan oy devşirme gibi bir sorumsuzluk asla kabul edilemez. Kim olursa olsun bu terör eyleminden siyasi getiri elde etmek için tek söz etmek bile insanlıkla bağdaşmaz.
Hiçbir delile dayanmadan bir örgütü, bu DAİŞ olsun PKK ya da sol bir örgüt olsun fark etmez hedef göstermek gibi bir kâhinlik ülkeye, insanımıza hiçbir şey kazandırmadığı gibi olayın aydınlatılmasına da katkı sunmaz. Bir yeğenim, “Türkiye olarak olaylara, terör saldırılarına yeni ergenler gibi tepki gösteriyoruz, bu da olayları yorumlamayı sığlaştırıyor” demişti.
Her konuda en rijit olanını dillendirmek de ayrı bir maharet olsa gerek!
Konuyu sabırla, metanetle uzmanlarına bırakalım ve sonucu mutlaka görelim. işin daha vahim boyutları var, Suriye krizi, Rusya ve İran faktörü, NATO’ya hayır deyişimiz, yeni paylaşım hesapları…
Kombinasyonu görmeden konuşmak sadece kin ve nefreti arttırır. DAİŞ boşuna bölgenin başına musallat edilmedi. Süper güçler DAİŞ için geliyorlar ise biraz fazlaca düşünmek gerek. Ne demek istediğim sizler bu yazıyı okuduğunuzda netleşmiş olabilir.
Cumhurbaşkanı Sayın R. Tayyip Erdoğan’ın “menfur saldırı demokrasiyedir, barışadır. Terör nereden gelirse gelsin lanetliyoruz ve gereken yapılacak” beyanlarının gereği yapılmalı, asıl failler ortaya çıkarılmalı.
Burada beni en çok düşündüren başka bir konu da Bahçeli’nin 4-5 yaşlarındaki çocuklar gibi yine bana ne bana ne gelmiyorum diyerek mızmızlık yapması. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bütün partilere “gelin ortak tepki gösterelim, ortak deklarasyona imza atalım” çağrısına Kemal Kılıçdaroğlu EVET diyerek sorumluluğunu yerine getirirken Devlet Bahçeli “HAYIR” dedi.
Olayda anlaşılıyor ki yine istihbarat ve emniyet zaafiyeti var. Ankara’da, Türkiye’nin başkentinde böyle bir eylemin gerçekleşmesi bu açıdan da çok iyi analiz edilmelidir.
Allah böyle acıları bir daha yaşatmasın.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
13.04.2019
8.02.2019
27.03.2019
25.03.2019
6.02.2019
21.02.2019
6.02.2019
4.02.2019
26.01.2019