Ayhan BİLGEN
Devlet aklı ile siyasal iktidar hırsı bazı dönemlerde karşı karşıya gelir. Ne devlet aklını yüceltmek ne de siyaseti peşin hükümle mahkum etmek doğru değildir. Nitekim bu iki unsurun genellikle örtüştüğü ve her gerilim sonrasında yeni bir uzlaşma içine girme ihtimali dikkate alınmalıdır.
Dokunulmazlıkların kaldırılması tartışması ve dış politikada atılan kimi adımlar bu eksende değerlendirilmelidir.
Fezlekelerin genel kurul gündemine alınması karşısında Cumhurbaşkanı Gül, TBMM Başkanı Çiçek ve bu doğrultuda açıklama yapanlar ile Başbakan’ı destekleme misyonunu üstlenenler arsında söylemi aşan bir tutum farklılığı gelişirse şaşırmamak gerekir. Hangi tutumun Kürt sorununun çözümünde ne tür bir işlev üstleneceğini karşılaştırmalı olarak sorgulamalıyız.
Çözüm beklentisine cevap verme konusunda ikisinin de son derece geri kaldığı açıktır. Aradaki fark, çözümsüzlüğün nasıl yönetilmesi gerektiği noktasındadır. Milletvekillerinin tutuklu yargılanmasına fırsat verecek bir girişimin ortaya çıkaracağı tabloyu görüp görememek elbette önemlidir. Başbakan bu konuda kendisi gibi düşünenleri dinlemeyi tercih etmekte kararlı gözükmektedir. Aykırı söz ve itirazları ciddiye alınamaya değer görmeyen bu tercih ne gibi yeni hamleleri beraberinde getirebilir?
Bazılarına soğuk bir şaka gibi gelse de tutuklu vekiller konusunu bir ara seçimle çözme niyeti yabana atılır bir plan olarak görülmemelidir. Muhtemel bir anayasa paketini referanduma götürecek 330 milletvekili ihtiyacını bu şekilde karşılamak ise “bir taşla iki kuş vurma” hevesi olarak dikkate alınabilir.
Başkanlık konusu uğrunda her türlü kumarın oynanabileceği bir hedef olarak tanımlanmalıdır. Türkiye’nin bölgesel güç olması, ecdatlarının şanına yakışır hamleler yapması, Müslümanların özlenen şahlanışı, hatta insanlığın kurtuluşu, hep bu konuda kilitlenmiş algısı içerisinde iseniz bu kutsal amaca ulaşmanın araçlarının meşruiyetini de tartışmazsınız.
Ortadoğu’da uzun süreceği bilinen bir çatışmaya taraf olmanın bedelini bile göze aldıktan sonra Kürt sorununun lafı mı olur. Bölgedeki ulus devletler açısından “iki sorun bir olunca samanlığın seyran olacağını” fark eden devlet aklı, “terörle mücadeleyi tadında tutmak” eğiliminde iken, siyasal iktidar hırsı, bölgesel gelişmelerden karlı çıkmanın yolunun Kürt sorununda cesur milliyetçi adımlar atmaktan geçtiği inancını taşımaktadır.
Rejimini değiştiremeyen ülkelerin haritalarının değişeceği ihtimali karşısında, büyümenin yolunun Kürtlere diz çöktürmekten geçtiği kabulü ile hamle yapılması yadırganmamalıdır. İç düşmanını yenen iktidarları yeni dönemde kim tutabilir?
Türkiye’nin, Kürtlerin temsiline tahammül göstermemesi nedeni ile Suriye muhalefetinin ölü doğmasına sebep olan tercihi başka türlü izah edilebilir mi?
Devlet aklı ile iktidar hırsı arsındaki savaşın boyutlarını doğru anlamak için her iki tarafın “savaş” karşısındaki tutumunu sorgulamak gerekir.
Açlık grevlerinin bitiriliş sürecinde de şahit olduğumuz gibi, bazen siyasal iktidar, devlet aklına teslim oluyor, göz yumuyor diye düşünülse de, önümüzdeki günlerde tam tersi gelişmelere hazır olmalıyız.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2015
7.04.2015
5.04.2015
31.03.2015
29.03.2015
24.03.2015
22.03.2015
16.03.2015
15.03.2015
8.03.2015