Birgül HAKAN

KUANTUMU ÇÖZEN PARTİ !
4.11.2013
2173

 Yaklaşan seçimler ile siyasi partiler hareketlendi.İktidar partisi butona bastı,diğer partilerde basacak basmasına da ellerini ceplerinden çıkarabilseler !

Muhalefetin durumu fecahat hep aynı filim, hep aynı senaryo...
Sol ise hala aynı yerde ne yazık ki;Ya da olamadığı yerde olduğundan olacak ki;değerlerini taşıyamıyor.Yaşatamıyor.
Sebahattin Ali yıllar önce solu şöyle tanımlamış; 
SOL Umuttur 
SOL mutluluktur 
SOL Özlemdir 
SOL gelecektir 
SOL bilimdir 
SOL emektir 
SOL adalettir 
SOL haktır 
SOL vefadır 
SOL sevdadır 
SOL Yeşilci ve çevrecidir 
SOL Devrimcidir 
SOL Kurtuluştur 
SOL Eşitlikçidir 
SOL Enternasyonalistir 
SOL Anti faşistir 
SOL Anti emperyalisttir 
SOL Anti kapitalisttir 
SOL Anti militaristtir 
SOL Şeffaftır 
SOL söz hakkıdır 
SOL Katılımcıdır 
SOL yetki hakkıdır 
SOL Diz çökmeden ve boyun eğmeden onurlu bir yaşam demektir 
SOL Karanlığı aydınlığa çevirmektir 
SOL Bilimden ve sanattan yana tavır koymaktır 
SOL İnsan merkezli ve toplumsal gerçekçidir 
SOL halkların kardeşiliği barış ve insan hakları savunuculuğudur 
SOL Özgürlük ve demokrasiyi savunmaktır 
SOL Ezilenden sömürülenden emekten yana olmak demektir 
SOL Paylaşmacı ve dayanışmacıdır 
SOL aşk ve devrimdir 
SOL paranın ve iktidarın gücünü değil halkın örgütlü gücünü savunur 
SOL Yeryüzünün hem vicdanı hemde adaletidir..
....
Yukarıda yazılanların tümünü içinde taşıyan bir partinin adı sol olmasa bile iktidar olması gerekmez mi? 
Ama olamıyor, çünkü sol diye ortaya çıkanların hiç biri bu güne kadar bu değerlerin tümünü içinde barındıramadı,içselleştiremedi ve sürdüremedi.
Bu gün bir piar yapılsa,adı sol-sosyalist-işçi-emekçi olan tüm partilerin çoğunun kapanması gerekir.
Peki organizmalar,kurumlar, "insan gibi, kendini bilmek kadar irfan" olamazlar mı? 
En azından bizim dükkanda bu değerler yok diyerek sahayı terketme nezaketini göstermesi gerekmez mi?
Ama yapmıyorlar...
Çoğuna bakıyorsunuz adı sosyalist oluyor, enternasyonel vizyonu yok, adı işçi partisi oluyor ama içinde işçiden çok;militarist zihniyet var.
Zaten dikkat ediniz biri varsa diğeri yok,yani iki değeri yan-yana getiremediler.
Hem Yeşilci- çevreciyiz hem de soluz diyen bir parti var.Yeşiller-Sol Gelecek Partisi, aynı zamanda Halkların Eşitliğine de inanırım diyebiliyor.
Emek sermaye çelişkisini savunmak bana yeter diyerek köşe tutanlar, ne etnik kimlik sorununu görme, ne doğudaki anadil isyanını görme diye bir dertleri yok.Gündemlerinde de yok.Türkiye nin doğusu sanki yok misakı milli sınırları üzerine yemin edenler doğuda yaşanan tüm sorunlara kafa çevirmeyi erdem sanıyor.O sorunlara vicdan yapan dert edinen partileri de kürtçü ilan ederk isimlerine "sol" demekten utanmıyorlar.
Aslında bunlara "kısmen sol parti! ya da "sola özeniyor,! ya da "sol olma iddiası var.! veya sol görünüp sağ vuran! ya da "aslanlar gibi sol ismini taşım,içini boşaltırım, değerler sistemini alt üst ederim, kafalarda oluşan kodları değiştiririm sen bile adına sol demekten vaz geçersin...bu günkü tabloya baktiğimda çoğaltmak mümkün v.b.
,,,
Sahi neden korkuluyor, kime ne borcu var bu zavallı solun ?
Paylaşmanın, ortaklaşmanın,çoğalmanın yolunun birbirini kabul etmekten geçtiğini ve dünün ezberlerini bırakarak güç birliğinin önemini ıskalayacak kadar "aptal" olduklarından mı? !
Yoksa direktifi veren "Iskalat ve uyut" diyen "abdallara" mı çok borçlular ?
Dün ayrı ayrı cephelerde olanlar,bu günde kendi dükkanlarını koruma telaşında ve yeni sahneye çıkanı "ya başarırsa diye korktuklarından yaşamasına dahi tahammülleri yok" ve hala  biz Osmanlı bankasıyız diyerek sen de öyle söyle yoksa !
Kendilerini kandırmakta ustalaşmış insan güruhu, insanları kandırmaya çalışmaktan utanmıyor ve sanki devrimi becerebilmişler gibi şeflik,ağbilik taslayarak gazetelerinde ya da gazetelerde demeçler verebiliyor çoğu, devrimi geçtik iktidar hayalleri olsa yine ortak payda da buluşup "dün dünde kaldı cancağzım, şimdi yeni şeyler söylemek lazım" diyerek kenetlenirler. 
Aynı hizip, aynı ego, ne yazık ki aynı umut ...
...
Türk insanının içinde komedyen bir ruh taşıdığını dün adres sorunca gördüm. “Buradan dümdüz gidiyorsun, ilk sola dönüyorsun, oradan tekrar sola dönüyorsun, oradan yine sola dönüp şu anda konuştuğumuz yere geliyorsun ve bana adresi tekrar soruyorsun, ben de sana tarif ediyorum” cevabı yetti.
...
MHP ise boş durmuyor.Gerçekte olmasan bile öyleymiş gibi görün! halkı kandır, rol yap, diyerek kendisini;yenileyor ! güncelliyor! 
MHP yi kutlayalım.Olmasa da görünmeye çalışmanın yolunu arıyor. 
 
 
 MHP’nin belediye başkan adayları için hazırladığı 152 sayfalık kitapçıkta her şeyi bulabiliyorsunuz! 
Pahalı arabayla hava atmamaktan, beyaz gömlek giymeye; Pazar günü kravat takmamaktan, tokalaşırken karşılarındakinin gözlerine bakmaya kadar birçok bilgi var. Fakat beni benden alan, “Günde 2 saat hayal kurma” ibaresi oldu! Kaç zamandır “hayal kurmanın gücü ve bilinçaltını kodlama” ile ilgili konuşmalar yapmaktan dilimde tüy bitti. Hayallerin gerçeğe dönüşebileceğini ise Kuantum Fiziği kanıtladı. Bu alanda yenilikçi olması ile MHP’yi kutlamak lazım. Diğer partilerden de bunun bir üst versiyonu olarak “hayal panosu” bekliyorum. Hani kendi partilerine vurulmuş mühürlü oy pusulası, kürsü, mikrofon, koltuk fotoğraflarının asılacağı türden…
 
Hepsine başarılar...
Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar