Erol KATIRCIOĞLU
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın geçenlerde Türkiye'nin terörle mücadeleye 40 yılda milyarlarca dolar harcadığını belirterek, “Terörle mücadelenin bitmesi ve ekonomi üzerindeki ağır yükünün ortadan kalkması demek; yatırımların, istihdamın artması demektir. Ekonominin düzelmesi demektir. İşsizlere iş, aşsızlara aş demektir. Emekli ve çalışan maaşlarının artması demektir. Türk parasının alım gücünün artması demektir. Aynı zamanda kardeşlik siyasetinin, kardeşlik hukukunun güçlendirilmesi demektir. İç barışın, yurt çapında huzur ve sükunun takviyesi demektir” demiş.
Günaydın!
Yıllardır bu cümleleri söyleyen Kürt siyasi hareketleri, sol ve demokrat insanlar haklıymış da MHP yeni mi anlamış Kürt sorununun ne olduğunu. Hani “Kürt sorunu yoktur! Kürt kardeşlerimizin sorunu vardır!” diyenler, MHP ve AKP’liler yeni mi anladınız bu sorunun Türkiye’nin en önemli sorunu olduğunu?
Anlaşılan öyle. Diyeceksiniz de “Geç olsun da güç olmasın!” Neyse ne? Şimdi anlamışlar ve sorunun birinci derece muhatabı olan Abdullah Öcalan’ın Meclis’e gelip konuşma yapmasını bile ister bir noktaya gelmişler. Ne güzel!
Ama tam olarak da öyle değil.
Bahçeli’nin çağrısının hemen ertesinde Ahmet Özer gibi DEM parti desteği almış bir CHP belediye başkanına kayyum atanmamış olsaydı, ya da aynı gün DEM Parti’li Dersim Belediye başkanı ile CHP’li Ovacık-Dersim belediye başkanına kayyum atanmamış olsaydı bu çıkıştan medet ummak anlamlı olabilirdi. Ama ne yazık ki bu atamalar, Bahçeli’nin bu çıkışını, ima ettiği gibi Kürt sorununu çözmek yerine Kürt sorununu iç siyasete alet edip Erdoğan’ın bir dönem daha başkan seçilmesi için yapılmış bir siyasi manevraya dönüştürmüş oldu.
Peki ama neden? Ve neden şimdi?
Doğrusu Erdoğan, birden bire bir vizyon değiştirip gerçek bir demokrat gibi davranıp, Kürt sorununu çözüp arkasından da ekonomik refahı arttırıp topluma yayacak bir siyaset çizgisi izlese, ya da Ortadoğu’da Amerika ve Rusya ile anlaşıp, Irak’da Suriye’de, Filistin’de kavgaların bitirilmesine yardımcı olup bu ülkelerin de barışa ulaşmasını sağlasa yeniden başkan olması da mümkün olabilirdi. Ama Erdoğan’ın bu olasılıklarla ilişkisi maalesef olumsuz. Hatta tam tersi bir durumda.
Trump’la Erdoğan karşı karşıya gelirse, nasıl ki geçmişte Rahip Bronson olayında olduğu gibi Trump’ın dediği olduysa, emin olun Kürt meselesinde en azından Suriye’de yine onun dediği olacak. Bahçeli böyle bir beklenti üzerinden mi “kardeşlik” ruhunu hatırladı acaba?
TRUMP İLE ERDOĞAN KARŞI KARŞIYA GELİRSE…
Düşünsenize Hamas’a “direniş hareketi” diyen Erdoğan ile “terör örgütü” diyen Trump nasıl anlaşacaklar? Ya da İŞİD’in yenilmesini sağladığından dolayı YPG’ye müteşekkir olan Trump’la, YPG’ye “terör örgütü” diyen Erdoğan nasıl anlaşacaklar? Sadece bu sorular bile önümüzdeki günlerde Türkiye’nin Ortadoğu’da Amerika’yla papaz olacağını açık bir biçimde gösteriyor değil mi?
Bu konuya sıçramamızın nedeni ise yukarıda sorduğumuz sorulara cevaplar buralarda mı yatıyor diye. Kürt sorunu ile ilgili “açılım” ile bu olasılıklar bir biçimde ilişkili mi diye. Öyle ya eğer Trump’ın yeniden seçilmesiyle Ortadoğu’da Kürtlerin de içinde olacağı yeni gelişmeler olacaksa AKP+MHP iktidarı Türkiye’nin de masada olabilmek için Kürt meselesinde daha barışçı bir çizgiye geçmek ihtiyacı duymuş olabilir. Öcalan’a çağrı da bu vesileyle olmuş denebilir.
Öyle midir değil midir bilemeyiz. Trump’la Erdoğan karşı karşıya gelirse, nasıl ki geçmişte Rahip Bronson olayında olduğu gibi Trump’ın dediği olduysa, emin olun Kürt meselesinde en azından Suriye’de yine onun dediği olacak. Bahçeli böyle bir beklenti üzerinden mi “kardeşlik” ruhunu hatırladı acaba?
Bekleyip göreceğiz.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları








































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.12.2025
18.12.2025
13.12.2025
9.12.2025
2.12.2025
26.11.2025
20.11.2025
11.11.2025
4.11.2025
28.10.2025