Fikret Bila
Bağış bir gönüllü faaliyettir.
Varlıklı veya yoksul olsun, insanların, yardım ve dayanışma duygularının sonucu olarak ihtiyaç sahibi kişi, kurum veya toplum kesimlerine gelirlerinin ve varlıklarının bir kısmını bağışlamaları insani bir davranıştır.
Yoksul çocukların okumasına yardımcı olmak, bu amaçla kurulmuş dernek ve vakıflara maddi destek sağlamak, yoksulluk içinde zor yaşayan insanlara destek olmak gibi amaçlarla doğrudan veya dolaylı olarak bağışlar yapılır.
Birçok dernek ve vakıf, üye aidatları, gelir getirici faaliyetleri dışında bağışlar yoluyla da önemli gelir elde ederler.
Türkiye’de insanlar siyasi partilere de bağışta bulunabilirler mi?
Evet bulanabilirler. Ancak bu bağış sınırlıdır. Anayasaya ve Siyasi Partiler Kanunu’na göre gerçek ve tüzel kişiler, bir siyasi partiye bir yılda 2 milyon (eski parayla milyar) aşmamak üzere nakti ve ayni yardımda bulunabilirler.
Türk hukuk sistemi, siyasi partilerin bağımsız kalmalarını sağlamak, kişi ve şirketlerin yardımlarına ihtiyaç duymalarını önlemek için siyasi partilere Hazine yardımı yapar.
Ayrıca partiler; üye aidatları, milletvekili aidatı, rozet, yayın satışı, gelir getirici balo ve benzeri faaliyetlerle de gelir elde ederler.
Ancak şirketlerin partilere bağış yapmaları konusu sorunludur. Yasada "tüzel kişiler" ibaresi geçmekle birlikte Ticaret Kanunu, şirketlerin ancak iştigal sahasıyla sınırlı faaliyette bulunabilecekleri hükmü taşıdığı için, siyaset de şirketlerin iştigal sahası olmadığı için partilere bağış yapamazlar, yaparlarsa hukuken yok hükmündedir.
Hukuki çerçeve kabaca bu olmakla birlikte Türkiye’de siyasetin finansmanı açısından bağış mekanizmasının dolaylı olarak çok yaygın şekilde kullanıldığı görülüyor.
İktidar yanlısı vakıflara bağış
Doğrudan doğruya şirketler bir siyasi partiye nakti ve ayni bağış yapmıyorlar, yapamıyorlar.
Ancak, siyasi iktidarın işaret ettiği dernek ve vakıflara bağış yaparak önemli kaynak aktarıyorlar. İktidar partisiyle aynı dünya görüşüne sahip olarak önceden kurulmuş ve iktidar döneminde kurulmuş dernek ve vakıflara aktarılan bu kaynak, dolaylı olarak siyasetin finansmanı anlamına geliyor.
Bu dernek ve vakıflar, iktidarın savunduğu görüşlere uygun şekilde eğitim vererek, kurs ve seminerler düzenleyerek, öğrenci yurtları yaparak, o yurttaki öğrencileri belli bir siyasi görüşe yönlendirerek, maddi olanaklarından bu kesimleri burs veya gıda, yakacak, giyecek yardımlarıyla oy ve destek topluyorlar.
Sonuç olarak bu bağışlar doğrudan siyasi parti üzerinden değil ama destekçisi yan kuruluşlar üzerinden siyasetin finansmanında kullanılıyor.
Büyük ihaleler ve bağışlar
İktidardan büyük ihaleler alan firmalar zenginleştikçe, bunun bir bedeli olarak, işaret edilen dernek veya vakıfa bağışta bulunarak ve satın alma yoluyla da destek sunuyorlar.
Devletten ihale, özellikle de büyük ihale alanlar, bir anlamda komisyonunu ve diyetini iktidarı destekleyecek biçimde kaynak aktararak ödüyorlar. Alınan ihale ne kadar büyükse ödenen diyet de o kadar büyük oluyor.
Aynı şekilde belediye başkanları da aynı yöndeki işaret veya doğrudan talimat üzerine aynı dernek ve vakıflara kaynak aktarıyorlar. Son dönemde bunun örnekleri İstanbul Belediyesi el değiştirdikten sonra iç denetim ve Sayıştay raporlarıyla kamuoyuna yansımıştı.
Para havuzları
Siyasetin dolaylı finansmanında kullanılan bir diğer yöntem de devletten çok büyük ihale alan şirket sahiplerinin her birinden alınan büyük meblağlarla dev bir para havuzu oluşturulmasıdır. Bu havuzdaki kaynağın da yine iktidarı destekleyecek faaliyetlerde kullanılmasıdır.
Bir diğer yöntem, devletten büyük ihale alan iş insanlarından havuz oluşturmak üzere kaynak talep edilmesi olayıdır ki, bu olay kamuoyuna yansımıştır.
Bu şekilde oluşan para havuzuyla basın ve yayın organları satın alınmış, bazıları kurulmuş ve Türk basını büyük ölçüde iktidar destekçisi ve ona bağımlı hale getirilmiştir, büyük ölçüde tek sesli bir basın yapısı oluşturulmuş ve basın özgürlüğü ağır yara almıştır.
Kızılay'a yardım
Son olarak Başkentgaz Şirketi’nin Kızılay üzerinden Ensar Vakfı’na yaptığı 7 milyon 925 bin dolarlık bağış tartışma konusu olmuştu. Bağışın önce Kızılay’a yapılmasıyla tümümün vergiden düşülmesi olanağının kullanıldığı öne sürülmüştü. Buna karşılık Başkentgaz’ın yetkililerinin yaptığı açıklamalar tatmin edici olmadı.
Bu uygulamanın vergiden kötü niyetle kaçınma ve kanuna karşı hile olduğunu bir önceki yazımda belirtmiştim. Aynı görüşü 19 Mayıs Üniversitesi’nden Mali-Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Murat Batı da kaleme aldı. Batı bu işlemin kanuna karşı hile yollarından biri olan "peçeleme" işlemi olduğunu ayrıntılarıyla aktardı.
Bu yöntemler kullanılarak bağış yapılan dernek ve vakıfların aynı veya aynı tür dernek ve vakıflar oluşu akla siyasetin dolaylı finansmanı konusunu getiriyor.

Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları

























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.10.2025
8.10.2025
24.09.2025
23.05.2022
19.07.2021
14.07.2021
5.07.2021
21.06.2021
9.06.2021
24.05.2021