Hadi ULUENGİN
GEZİ Parkı direnişinin başlattığı olaylar Avrupa’daki 1968 Mayıs’ına da benzetiliyor.
Göreceleştirmek kaydıyla yukarıdaki tesbite ben de katılıyorum.
Bu kıyaslama Arap Baharı’yla yapılanlardan çok daha nesnel bir çerçeveye oturuyor.
Çünkü en önce, baştan beri vurguladığım gibi Taksim protestocuları kimlik ve talep itibariyle haydi haydi Batılı bir karakter arz ediyorlar. Ortadoğululuk yansıtmıyorlar.
Artı, Başbakan’ın otoriter eğilimlerine rağmen de Ankara’yı meşru bir rejim yönetiyor.
Yani tıpkı Almanya ve Fransa’daki 1968 isyanlarında olduğu gibi Türkiye’deki 2013 Haziran’ında da hem yeni tür bir mücadele yaşanıyor, hem de iktidarın niteliği sorgulanmıyor.
O hâlde bir yandan sözkonusu benzerliklerin derecesi, diğer yandan da emsallerdeki sonuçların ülkemizde de gerçekleşebilme ihtimalleri üzerinde durmaya çalışalım.
***
TABLOYU kasten Almanya ve Fransa’yla sınırladım. Zira 68 Mayıs’ı Yaşlı Kıta’nın diğer yerlerinde de kısmi bir alevlenmeye yol açtı ama esas olarak buralarda zirveye ulaştı.
Doğu Avrupa’yı ise hiç hesaba katmıyorum. Çünkü Varşova ve Prag’da komünist totalitarizme karşı gelişen hareketler söylem açısından Batı’dakinin tam tersini yansıtıyordu.
Nitekim Viktorya ve Vençeslas meydanlarına zar zor toplanabilen Leh ve Çek gençler eğer Unter Den Linden ve Sen Mişel caddelerinde serbestçe yürüyen ve o komünizmle flört eden Berlinli ve Parisli akranlarıyla buluşabilselerdi, ikincilere “avanaklar” diye bağırırlardı.
Zaten bugün de hiç şüpheniz olmasın, o birleşen Avrupa’nın hem Doğu, hem Batı gençliği Gezi Direnişi’ni gasp etmeye çalışan bizim ulusalcı sol’a yine aynı şiarla bağırıyor.
***
ÖTE yandan, dobra dobra itiraf etmek gerekirse yukarıdaki gençliğin Batılı kesimi 68 Mayıs’ı arifesindecan sıkıntısı çekiyordu. Başka bir deyişle, zengin bunalımına girmişti.
O gençlik ki 2. Savaş ertesinin ilk kuşağıydı ve altın atmışların ekonomik performansı sayesinde tüketim toplumunun tüm nimetlerinden tarihte hiç olmadığı ölçüde yararlanıyordu.
Zaten buradan bakarsak, genellikle yine orta-üst sınıflara mensup Taksim Gençliği de sosyolojik açıdan aynı tür bir tabana oturuyor. Ve bu refah paralelliği ülkemiz için yenidir!
Nitekim 1968’in Alman ve Fransız asileri de partilere danışmadan ve iktisadi talep sunmadan, tekekseni ABD’nin Vietnam müdahalesine indirgeyerek sokağa çıkmışlardı.
İşçiler, hatta komünist partiler bile oralı olmadılar. Veya lâf ola bir destek verdiler. Ancak hemen herdevrimci atılımda olduğu gibi bizzat isyanın kendi diyalektiğinde hem talepler dönüştü, hem de kısa-orta vadede hayat ve hayatın parametreleri dönüştü.
***
BUNUN Federal Cumhuriyet’te gerçek bir Batılılaşmaya yol açtığını söyleyebiliriz.
Yani tarihin derinliklerinden inen ve sözkonusu ülkeyi diğerlerinden farklı kılan Cermen istisnası 68 Mayıs’ı sayesinde nihayet bulmuş oldu. Açıkçası, Almanya normalleşti!
Gerçi doğru, harekete öncülük eden Parlamento Dışı Muhalefet’in bir bölüm unsuru Kızıl Tugaylar gibi marjinal hezeyanlara saptı ama doğurduğu kaos Almanları ilk defa kendi geçmişleriyle radikal biçimde hesaplaşmaya zorladı. Köklü bir özeleştiriye mecbur etti.
Artı, bizzat ABD’den ithal sit-in türü oturma eylemleri veya sonraki Woodstock türü protest konser tipleri, yine oradan ithal “savaşma, seviş” şiarıyla birlikte ülkeyi modern kıldı.
Eğer o Almanya bugün demokrasiyle özdeşleşiyor ve çevreciliği ve pasifizmi siyasi harekete dönüştürmekte başı çekiyorsa, hiç kuşkusuz ki 1968 Mayıs’ının etkisi hayatidir!
O hâlde şimdi şu soruyu sormak gerekiyor: Madem Gezi Direnişi’yle Batı Avrupa Mayıs’ı arasında hem zahiri görünüm, hem de anti-otorite liberter karakter itibariyle benzerlik vardır, acaba sonuçlar itibariyle de paralel bir toplumsal dönüşümün zemini doğacak mıdır?
Cevabı 68 Mayıs’ının diğer esas ülkesi Fransa’yı da katarak cuma günü arayacağım.
Yazarlar
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.02.2016
12.02.2016
6.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
18.01.2016
15.01.2016
8.02.2016
1.02.2016
25.12.2015