Hadi ULUENGİN
“BRÜKSELİSTAN”ın Molenbeek mahallesinde ikamet eden ve korkusundan adının açıklanmasını istemeyen Fas asıllı bir semt sakini Le Monde gazetesine şöyle konuşuyordu:
“Son yirmi yılda burası çok değişti. Camiye gitmeyen erkekler suçlu, başını örtmeyen kadınlar ise günahkâr sayılır oldu. Korku hüküm sürüyor.”
Buyrun bakalım!
***
BUYRUN bakalım, çünkü işte görüyorsunuz ki Şerif Mardin’in Türkiye’de bir ihtimal olarak bahsettiği “mahalle baskısı” o Türkiye’den veya başka bir Müslüman ülkeden önce Belçika’nın, dolayısıyla da Avrupa’nın başkentinde zaten çoktan fiiliyata geçmiştir.
Kaldı ki durum sırf Benelüks devletiyle sınırlı değil… Üç aşağı beş yukarı ve kademe kademe, İspanya’sından İskandinavya’sına hemen bütün Kıta’da aynı ortam hüküm sürüyor.
Nitekim ben de yukarıdaki korku tablosunu yine en az bir yirmi yıl çizip durdum.
Ama söylediklerim siyaseten doğrucu riyakârlıkla ve solcu, dinci, ulusalcı çığırtkanlıkla çeliştiği için ne gizli ırkçılığım, ne örtülü faşistliğim, ne de İslam düşmanlığım kaldı.
Oysa böylesine bir “mahalle baskısı”, dolayısıyla da onun eninde sonunda yaratacağı habis dinamik hiçbir zaman ve hiçbir laik ülkede kabul edilemez. Asla kabul edilemez!
Fakat tıpkı Belçika gibi hemen tüm Avrupa kabullenmek gafletine düştü ki, Paris kıyımı ve öteki tedhiş saldırıları müsamahakârlığının, lakaytlığının ve laçkalığının ceremesidir.
***
BU müsamahakârlık, lakaytlık ve laçkalık her şeyden en önce Batı’nın suçluluk kompleksinden ve “vicdan azabından” kaynaklanıyor.
Zira sömürgeci mazi ve kolonyalist dönemde işlemiş olduğu cürümler; artı, refahın esas sahibi durumundaki “beyaz adam” kimliği o Batı’yı kendi değerlerinde de günahkâr kılıyor.
Daha artı, yabancı işçi göçünün başlangıcından beri ırkçılıkla ve ayırımcılıkla itham edilmek korkusunu daima ensesinde hissettiği için, önce ucuz elemeği olarak çağırdığı, sonra da kitlesel akışını önleyemediği muhacirlere karşı hep utangaç bir tedirginlik içinde bocaladı.
Ve, yukarıdaki maziyi, cürümleri ve refahı bir “manevi şantaj silahı” olarak kullanan ve yerli siyaseten doğrucuların da avanak ve naif desteğini alan cazgırlar en küçük pürüzde ortalığı vaveylaya verdiğinden, iş tam zıvanadan çıktı.
***
ÖTE yandan, moderniteyle yaşadığı sorunda diğer hiçbir dinle karşılaştırılamayacak ölçüde travma sergileyen İslam son kırk yıldır muazzam bir ajitasyon dinamiği yaşıyor.
Bu, Müslüman kökenli muhacirleri haniyse ilişilmez ve dokunulmaz bir statüyle donattı.
Misafirler kendi hayat tarzlarını, değerler manzumesi, hattâ hukuk kurallarını bizzat evsahiplerine ve bizzat evsahiplerinin hanesinde empoze eder konuma geldiler.
İşte hem “Brükselistan”daki “mahalle baskısı” korkusu, hem de o korkudan ötürü Batılı ahalinin aşırı sağcı, ırkçı ve faşizan partilere meyletmesi bu genel havadan kaynaklanıyor.
Şüphesiz ki başka nedenler de keşfedilebilir. Ama bunlar ikincildir ve epey de fuzulidir.
***
O hâlde tek bir çare var! Gerisi fasa fisodur… Başka bir sihirli reçete yok!
Siyaset doğrucu riyakârlığa ve “faydalı avanak” hayalperestliğe ise hiç yer yok!
Yani en önce zaptî, cebrî ve hukukî tedbirlerle mahallede asayişi sağlamak gerekiyor.
“Mahalle baskısı” buna paralel olarak zaten tedricen azalmaya başlayacaktır.
Fakat tabii ki yine ırkçılık, ayırımcılık, İslamofobya diye kıyamet kopartılacak…
Tabii ki yine “tepkisel misilleme” nitelikli yeni terör eylemleri gerçekleşecek…
Ancak “Brükselistan” Molenbeek’indeki Faslı sakininin huzura kavuşması gibi, bütün “yeryüzü mahallesi”nin de biraz sükûnet bulabilmesi için artık müsamahakâr çözüm yok!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.02.2016
12.02.2016
6.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
18.01.2016
15.01.2016
8.02.2016
1.02.2016
25.12.2015