Hilâl KAPLAN
CHP'nin referandumdaki tezlerinden birisi, Cumhurbaşkanlığı sisteminin ülkeyi bölünmeye götüreceği ve federal yapıyı zorunlu kıldığı oldu.
Hatta Kılıçdaroğlu, "Size ülkeyi böldürmeyeceğiz" sloganıyla mitinglere de başlamıştı ki, mecliste HDP ile omuz omuza olduklarından vazgeçtiler sanırım. Yani CumhurbaşkanıErdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve MHP lideri Bahçeli, sistem değişikliğinin savunucularıyken, HDP'ye kol kanat geren CHP'nin Erdoğan- Ak Parti- MHP ittifakının bölünme taraftarı olduğuna kitleyi inandırması biraz zor tabii...
Parlamenter sistem de Cumhurbaşkanlığı sistemi de neticede bir 'hükümet modeli'dir. Federal veya üniter yapı ise devletin idarî inşasına ilişkin tercihlerdir.
Bu minvalde parlamenter sistemler üniter yapıyı, başkanlık sistemleri de federal yapıyı zorunlu kılmaz.
Örneğin, Almanya federal yapıya sahip bir cumhuriyettir ama parlamenter sistemle yönetilmektedir. Ya da Kanada, federal yapıya sahip bir meşrutî monarşidir ama parlamenter sistemle yönetilmektedir.
Bunun tam tersi olarak, mesela Fransa ise üniter yapıya sahip bir yarı-başkanlık sistemidir. Ya da Güney Kore, üniter yapı denilebilecek bir mekanizmayla yönetilen birbaşkanlık cumhuriyetidir.
Bir ülkenin hangi yapıyla ve sistemle yönetileceği, o ülkenin toplumsal ve siyasî şartları ile yakından ilgilidir ve nihayetinde o ülke halkının kararıyla belirlenir.
Toplumsal birlikteliği sağlama meselesine geldiğimizdeyse, parlamenter sistemlerin hem koalisyonlara açık oldukları için hem de siyasî istikrarsızlığı pekiştirdikleri için sosyal dokuyu daha da ayrıştıran işlevsiz bir yönetime sebep olduğunu görebiliyoruz. Meclisin idari tüm kararların alındığı yapı haline getirilmesi, toplumsal tüm farklılıkların sanki birer karşıtlık hatta düşmanlık vesilesiymiş gibi siyaset dilinde konumlandırılmaya yol açtığını on yıllardır müşahede ediyoruz.
Bu bağlamda da yasama ile yürütmenin arasını kalın çizgilerle ayıran Cumhurbaşkanlığı sistemi sayesinde, Meclis de yasa yapan ve yürütmeyi objektif bir mesafeyle denetleyen üstenci pozisyonunda siyasete daha yapıcı katkı sunacak bir mevkiye yükselecektir diye düşünüyorum. Parlamenter sistemde kaldığımız sürece ise, hele ki referandumdan 'Hayır' çıkarsa, erken seçimin zorunlu hale geleceği, siyasî ve ekonomik istikrarsızlığa terörle mücadelenin çetin şartlarının ekleneceği bir durumda bölünme tehdidine daha açık hale gelebileceğimiz kaygısını taşıyorum.
Nitekim "tıkanan sistemi açmak" diyerek hareket eden MHP lideri Bahçeli'nin de bunu bekâ meselesi olarak görüp harekete geçtiğini sözlerinden biliyoruz. O yüzden ezberesloganlar ve dezenformasyonlarla karar almak yerine, önümüzdeki değişikliğin içeriğini ve sunduğu imkân ve şartları iyi bilmemiz ve değerlendirmemiz gerekir.
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019