Yıldız Ramazanoğlu
2012 yılındaki Ak Parti kongresinde Türkiye’nin 2023 hedefleri açıklandı. Bu hedefler sonraki tüm seçimlerde kullanılan argümanlar içerisinde nerede ise ilk sırada yer aldı. Neydi bu hedefler?
-Dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi arasında yer alacağız.
-Yılda 500 milyar dolar ihracatımız olacak
-Ülkenin GSYH’sı 2 trilyon dolara çıkacak
-Kişi başına gelir 20 bin doların üzerinde olacak
2012 yılında bu hedefler açıklandığında Türkiye’de ekonomik tablo şu şekildeydi:
-Ekonomik büyüklük (2011): 774 milyar dolar
-Kişi başına gelir 10 bin 400 dolar
-İhracat 135 milyar dolar
2012 yılında bu hedeflerin açıklanmasının üzerinden 4 yıl geçti ve 2015 sonu itibari ile geldiğimiz nokta şu şekilde: (Eski GSYH serisi)
-Ekonomik büyüklük 720 milyar dolar
-Kişi başına gelir 9 bin 250 dolar
-İhracat 144 milyar dolar
2017 yılında ekonomik büyüklük hesabında TÜİK yeni seri yayınladı. Yanlış hatırlamıyorsam Ak Parti döneminde ekonomiyi ölçmede 2006 yılından sonra ikinci kez kağıt üzerinde yeni düzeltme yapıldı.
1987 bazlı eski hesap yöntemine göre 2006 yılında Türkiye’nin GSYH’sı 403 milyar dolardı. Yapılan yeni hesap yöntemi ile aslında GSYH’mızın 530 milyar dolar olduğunu öğrenmiştik.
1998 bazlı hesaplanan bu yöntemi 2017 yılında bıraktığımızda da 2015 yılı GSYH’mızın 720 milyar dolar yerine 856 milyar dolar olduğunu anladık.
Kısaca;
2006 yılında 127 milyar dolar ve
2015 yılında 137 milyar dolar GSYH’yı kağıt üzerinde hesapla ekonomik büyüklüğümüze ekledik.
Eğer kağıt üzerinde iki hesapla ekonomiyi büyütmemiş olsaydık, 2015 yılında ülkemizin GSYH’sı 856 milyar dolar değil, 592 milyar dolar olacaktı. Bu durumda da kişi başına gelirimiz 11 bin dolar değil, 7 bin 600 dolar olacaktı.
***
Türkiye, yakın tarih boyunca en sıkıntılı olduğu dönemlerde bile Dünya ekonomi liginde hiç 20. sıradan geriye düşmedi. Rahmetli Turgut Özal gibi kalkınmacı partiler dönemlerinde de 16. sıraya kadar yükseldi. Hatta Ak Parti iktidarının ilk başarılı yıllarının ardından da 16. sıraya yükseliş yaşandı.
TÜİK’in son kağıt hesabı yapılmadan önce dünya ekonomik sıralamasında 19. sıraya kadar düşmüştük. Hatta kur artışı eşliğinde ve ekonomideki yanlış yönetim sıkıntıları nedeniyle 2016 yılında yapılan hesaplar, Türkiye’nin Dünya ekonomik liginde 2 basamak daha kaybederek 21. sıraya düşeceğini gösteriyordu. İşte tam bu sırada TÜİK’in yeni hesap sistemi imdada yetişti ve 137 milyar dolarlık kağıt hesabı artışla, GSYH’mız 720 milyar dolardan 856 milyar dolara yükseliş yaşadı.
***
Dünya ekonomi ligine baktığımızda büyüklük sırasına göre şu ülkeleri görüyoruz: 1- ABD (18.037 milyar $); 2- Çin (11.008 milyar $); 3- Japonya (4.123 milyar $); 4-Almanya (3.363 milyar$); 5-İngiltere (2.858 milyar$); 6-Fransa (2.419 milyar$); 7-Hindistan (2.095 milyar$); 8-İtalya (1.822 milyar$); 9-Brezilya (1.775 milyar$); 10- Kanada (1.551 milyar $); 11- G. Kore (1.378 milyar $); 12- Avustralya (1.340 milyar $); 13- Rusya (1.331 milyar $); 14- İspanya (1.199 milyar $); 15- Meksika (1.144 milyar $); 16- Endonezya (862 milyar $); 17- Hollanda ( 750 milyar $) 18- Türkiye (718 milyar $) 19- İsviçre (671 milyar $) 20- S. Arabistan (646 milyar $) 21- Arjantin (583 milyar $)
Bu liste tradingeconomics sitesinin verilerine göre sıralandı. Listede Türkiye eski hesap GSYH rakamı ile 18. sırada yer alıyor. TÜİK’in yeni hesabına göre bir sıra yükselmiş oluyoruz.
Hatırlatmak isteriz ki; bir zamanlar (2011 gibi) Türkiye bu listede sadece Hollanda’nın değil, Endonezya’nın da önünde yer alıyordu.
***
Siz şimdi hiç kağıt hesabı üzerinden GSYH’nın yeniden değerlenmediğini düşünün. Acaba yerimiz ne oluyordu? Suudi Arabistan’ın bile gerisine düşerek 592 milyar dolar ile 21. sırada yer alacaktık. Hatta 2016 yılı verileri açıklandığında muhtemelen eski seriye göre (87 bazlı) Arjantin’in bile gerisine düşmüş olacaktık. İşte bütün bu sıkıntılarımıza TÜİK çözüm oldu ve iki kez milli gelir hesabını revize ederek yükseltti.
Bu revizelerin ilkinde 127 milyar dolar ve ikincisinde de 137 milyar dolar GSYH artışına giderek herkes mutlu oldu. Böylece ülkemiz dünya ekonomik sıralamasında 21. sıranın da altına düşmeden 16-17 sıralarında tutunmayı başarmış oldu.
Ne diyelim: Kalem sende kağıt sende; yaz büyüt, çiz büyüt.
Adı da ekonomik mucize olsun.
Sorun çıkınca da dış mihraklar diyerek çözüm bulmaktan başka geriye ne kaldı ki?
Not: Türkiye bir an önce Ak Partinin genlerinde saklı olan muhafazakar -kalkınmacı ekonomik modele dönmelidir. Kağıt-kalemle bu işi daha ne kadar sürdürebiliriz ki?
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.12.2020
23.12.2020
16.12.2020
9.02.2020
25.11.2020
11.11.2020
4.01.2020
28.10.2020
14.10.2020
30.09.2020