Halil BERKTAY
Gerçek ve özgürlük mücadelesinin insanı hangi konularda ne tür zihniyet yapılarıyla karşı karşıya getirdiğini anlatıyordum. Bunun krokisini, hayatımın çeşitli cephelerinden sırf son iki haftaya ait olaylarla çıkarayım dedim. İlkin (1) tam bir ulusalcı ve Atatürkçüden; (2) “hayır”cı bir “özgürlükçü solcu”dan; ve (3) bazı milliyetçi Balkan tarihçilerinin “politik yarar” uğruna birincil kaynakların tahrif edilmesini dahi isteyebildiğinden söz ettim. Bu döküme başka bazı örneklerle devam ediyorum.
(4) Ermeni soykırımı inkârcılığı duvarında geçtiğimiz on yılda açılan gedikleri alelacele onarma ve tartışma serbestliğinin etrafına yeni dikenli teller örme çabaları bağlamında, Yunus Zeyrek’in yazdığı ve MEB’in İstanbul’daki bazı okullara tavsiye ettiği, Bakan Ömer Dinçer’in de “millî reflekslerle yazılmış mizahî bir kitap” diye savunduğu “eser” geçmişte de gündeme gelmişti. Şimdi, BirGün gazetesinde mahkeme kararıyla yayınlanan bir tekzip vesilesiyle (30 Ağustos 2012) öğreniyorum ki, “içimizdeki şeytan, gizli ermeni, sülük, kansız, soysuz, zıpçıktı, besleme kalem takımı” gibi “bilimsel eleştiri” ifadelerinin kapsamına giren kişiler arasındaymışım. Hattâ “Ardahan’dan çıkma Taner Akçam” gibi ben de “Giritlilerden Halil Berktay” hüviyetimle “şer çevrelerinin işlerine yarayacak adam” ve “bu koronun elemanı” ilân edilmişim. (Doğrusu, Girit muhacirliğinin bir ihanet çevresi anlamına geldiğini şimdiye kadar hiç duymamıştım.)
(5) Yeni Akit çok ilginç bir gazete oldu; eski-yeni milliyetçiliği ve “millî güvenlik devleti” öğelerini harmanlayarak, neo-McCarthy’ciliğin borazanı; sol demokratları yıldırıp susturarak 2002-2011 arasında genişleyen özgürlük alanını gerisin geri daraltmaya yönelik bir saldırı dalgasının koçbaşı, mızrak ucu haline geldi. Galiba bir amaç, ortada AKP’nin (gitgide gericileşen) muhafazakârlığına alternatif olarak Türkiye’yi ilerletmekte ve demokrasiyi genişletmekte israr edebilecek hiçbir muhalif ses ve/ya odak bırakmamak. Anlaşılan Taraf’ın bu açıdan özel bir önemi var; Nokta’ya yapılan ama bugüne kadar Taraf’a (alışılmış mekanizmalarla ve askerin karşı durulmaz ağırlığıyla) yapılamayanı şimdi başkalarının başka yöntemlerle yapmaya kalkışması, “Altan ailesi PKK’ya hizmet ediyor” gibi başlıklara yansıyor.
Bu rezalet karşısında, benim payıma düşen gerçi devede kulak kalır ama, bir bütün içinde anlamı olduğundan gene de değinmek istiyorum. Güya “gizli Ermeni”liği gerekçesiyle Ali Bayramoğlu’nu hedef alan nefret edebiyatı salvolarının ardından, şimdi Fatih Akkaya yeni bir “dosya” sunmuş: “Ermenici tezgâh” (4 Eylül 2012). Temel yaklaşımı, konunun “toplumda tartışılmasının normalleşmesini sağlayacak” makul ve her demokrat kişi veya grup tarafından pekâlâ atılabilecek, insanlık ve gerçek adına atılması da gereken, pekâlâ olası adımları “gizli bir el” yönetiminde ve kapalı kapılar ardında kararlaştırılıyor gibi göstererek anormalleştirmek ve 1990’larda veya 2005’te olduğu gibi yeniden hedef haline getirmek.
Bu doğrultuda, Hasan Cemal’le başlıyor; TESEV, Soros ve Osman Kavala’dan geçerek sıra bana da geliyor. Yazıya göre, “2015’e doğru” her şeyi Helsinki Yurttaşlar Derneği ile Açık Toplum Enstitüsü birlikte planlıyormuş. Bu çerçevede, “Halil Berktay, Selim Deringil gibi isimlerin yanında master ve doktora yapılması için burs verilecek”miş. Ne yani, yasak mı bu konuda master veya doktora yapmak ? Yasak mı olsun ? Yapan “gizli bir el”in âleti gibi mi gösterilsin ? Bana bütün bu sözümona “haber” ve imâlar, kapsamlı bir derin devlet (belki, “yeni derin devlet”) karşı-taarruzunun işaretleri gibi geliyor.
(6) Bütün bunlar olurken, bir de bir çeşit “sol” var kuşkusuz. Toptan akılsız veya yarım akıllı veya gelir-gider akıllı. Kürt halkının haklarını savunmak ile PKK ve/ya BDP’nin siyasî çizgisine karşı çıkmak arasındaki farkı bir türlü öğrenemedi, öğreneceği de yok gibi. Geçen haftalarda üç yazı yazdım, bu konudaki (zaten bilinen) görüşlerimi tekrarlayan : Şiddet, yalan ve “Kürt özgürlük hareketi” (25/8): Bu çığlık hakikî, bu çığlık çoğalacak (27/8): “Normal” savaşın türevi vahşet, “anormal” vahşetin kökeni savaş (30/8/ 2012).
Birileri bundan, benim Kürt halkına ve haklarına karşı bir Türk milliyetçisi olduğum sonucunu çıkarmış. Türkiye’de ve/ya solda da yeni parti lâfları var ya. Bir yazı döşenmiş; evet, yeni bir parti kurulsun, milliyetçi bir parti olsun, başına da Halil Berktay geçsin. Bu yaşta bu zekâ ! Bu polemik yaratıcılığı ! Bu parlak ve kesin görüşlülük ! Bravo doğrusu.
Fakat (7) gerçek karşısında ahlâksızlığın daha da komik ve zavallı bir örneği var ki, ona da gelecek hafta değineceğim. Hoş, zaten lâfın kendisine geleceğini anlamış olmalı. Şimdi oturup “sis bombası” kabilinden dört saldırı yazısı daha yazar ve atarsa şaşmayın.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURPKK neden Schrödinger'in kedisine benzedi? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞALTINA, DÖVİZE BAK GÖR HALİNİ… 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNPKK’nin çekilme hamlesi ne anlama geliyor? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRBatı’nın krizi, küresel düzenin çözülüşü: Türkiye için dönüm noktası üzerine senaryolar ne? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBöyle giderse bu tren bu tünelden çıkmaz 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolSarkozy hapiste 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’de milliyetçiliğin reformu meselesi 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkumuş hainler ülkeden kaçıyor! 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENVe casusluk hikâyesi 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANNereye doğru gidiyoruz? 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçYoğurtsuz, tereyağsız ve tavuk etiyle iskender kebap olur mu? Olur ama… 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçayİstikrarsızlık üreten istikrar programı 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarışın Halklaşması ve Demokratik Toplum Sürecine Çağrı... 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇete savaşı mı? 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünAsker göndermek ya da göndermemek… 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMuhalefetin gerçeklikle bağı koparsa… 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (2) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKronik siyaset bunalımı… 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan‘Büyük iddialar, büyük kanıtlar gerektirir’ 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHukuk binasını yıkmayın efendiler 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalProtestolar Amerika’yı sallıyor (mu?) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Türk soylu yabancı” mı, “herkes Türktür mü (vatandaş?) daha doğru? 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTGöbeklitepe… Urfa İzlenimleri – 2 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yerli ve demokratik çözümün yol haritasını hazırlamalı 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir toplum geleceğe nasıl hazırlanır? 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDem Parti’ye çullanmanın hafifliği 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNMadencilik yasasının gölgesinde hasat: Çatalağaç zeytin taşınamaz 21.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTürkiye’nin dilleri, İslam’ın lehçeleri, Allah’ın ayetleri 20.10.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024