Halil BERKTAY
Bunlar son iki aya ilişkin birtakım gözlem ve düşünceler; uzun yazamayacağım, ama görmemiş olmak da istemediğim şeyler. Belki öbür güne kalanların ucu bazı Taraf yazılarına da uzanır.
İçişleri Bakanlığının gerektirdiği özellikler
Muammer Güler’in hazmı imkânsız tâyininden yola çıkan bir dizi soru: Bu “doğal seleksiyon” nasıl işler? Devlet güveneceği insanları nereden bulur? Alt kademelerden adım adım yukarı çıkan genç bir memur, kritik durumlarda hukuku ve vatandaşı değil teşkilâtı korumayı nasıl öğrenir ve hep böyle davranacağı konusunda üstlerine nasıl güven verir? “Derin” kişi ve kademelerle olumlu işbirliği gibi yazısız davranış kodlarını nasıl içselleştirir? Korkmayın, bildiğinizi yapın, kimse sizden hesap soramaz sözcüklerini hiç kullanmadan gene de bu mesajları verecek şekilde konuşma becerisi, hangi gizli “tercüme odası”nda edinilir? Her nasılsa “dışarıdan” legalist biri atanır da aşağılara doğru her şeyi sorgulamaya kalkarsa, bütün kapıların yüzüne kapanması nasıl sağlanır?
Bu tür kara kutular bir gün açılacak ve içlerini görebilecek miyiz acaba?
“Büyük nüfus” ve Kürt ekonomisi
(a) Yavaşlamışken tekrar hızlanan bir nüfus artışının Türkiye’nin başına nasıl belâ olacağını herhalde bilmeyen ve yanlış gönderme yaptığı Çin tecrübesinden de çıkaramayan Erdoğan’ın “[en az] üç çocuk” yoluyla “büyük nüfus” konusundaki israrının, bütün dünyada çağının geçmişliğine karşın özel olarak Kürtlere yönelik bir endişeden kaynaklandığı, 20 Ocak’ta Gaziantep’te yaptığı bir konuşmayla açıklık kazandı. Ardından, (b) “üç çocuk” için şimdilik hayli cılız da olsa ilk ekonomik teşvikler gelmeye başladı. (c) 2005’te kurulan Türkçü Toplumcu Budun Derneği’nin 6 Mayıs 2006’da başlattığı “Kürt Nüfus Artışı Durdurulsun” kampanyasına karşı “halkı kin ve düşmanlığa tahrik”ten açılan dâvâ, yedi yıl sonra, “Ey Türk kadını ve erkeği! Türkçülük için bir çocuk daha yap. Çünkü azalıyorsun... Arap ve Batı kültürü arasına sıkışan Türk insanı... Kürt ve Çingene çetelerine hak ettiği cevabı vereceğiz” gibi sözlerin “düşünce özgürlüğü ve eleştiri hakkı kapsamında” sayılması suretiyle, beraatle sonuçlandı (Radikal, 1 Şubat). Üzerine (d) biraz zamanını şaşırmış bir şekilde, Terörün Finansmanı Yasa Tasarısı’nın, PKK’ya şu veya bu şekilde haraç veren her Kürt işadamını malvarlığına el konması tehdidiyle yüz yüze bırakması geldi.
Taraf’ta Ümit Kardaş bu yasaya dikkat edin dedi; internette Erol Özkoray bir “ekonomik soykırım” girişimi olarak niteledi. Bence soykırım sözcüğü ayağa düşmek tehlikesiyle yüz yüze. Bunun gibi sözcükleri son derece az kullanmak; yıpranmalarını, etkisizleşmelerini önlemek lâzım. Ama bu bir yana, tabii ciddî bir durum var. Dahası, bunların peşpeşe gelmesi tesadüf gibi durmuyor doğrusu.
“Olayların mantığı”: yeni anayasa için AKP-BDP işbirliği
Tony Judt’ın “Eric Hobsbawm ve Komünizm Romansı” yazısını dört ay önce çevirmiştim (Taraf, 11-12 Ekim 2012). O yazının bir yerinde Judt, hele 20. yüzyıldaki Leninist varyantıyla Marksizmin “gerçekçilik” ve “ayağını yere basma” iddialarının da çürüklüğüne dikkat çekiyordu.
Bunun en ünlü örneği, Sovyetler Birliği’nin ve Komintern’in Faşizme ve Nazizme ilişkin felâketli zigzaglarıdır. Önce 1931-34’te “dünya devrimi”ni hâlâ gündemde saydılar ve güya buna engel oluyor diye Sosyal Demokrasiyi baş düşman ilân ettiler. Ancak Hitler iktidara geldikten sonra, tâ 1934-35’te döndüler ve çok geç de olsa, “faşizme karşı birleşik cephe” arayışına girdiler. Ama 1938 Ağustos’undaki Molotov-Ribbentrop Paktıyla bunu da terkettiler; hem Polonya’yı zerrece utanmadan Almanya’yla paylaştılar, hem de gizli bir protokolle Batı’yı saldırgan diye niteleyip çıkacak bir savaşın esas sorumlusu saydılar. Tersten yatıştırmacılık uyguladılar ve kendi kendilerini Nazizmin artık Sovyetlere saldırmayacağına inandırdılar. Bu da 22 Haziran 1941’de gafil avlanmalarına yol açtı.
O zaman Stalin bir hafta Kremlin’e kapandı; sonra ortaya çıktı ve şunu kabul etti: “Olayların mantığı bizim mantığımızdan üstündür.” PKK’sı ve BDP’siyle Kürt hareketi de nicedir, AKP’yi baş düşman bellemekle 1931-34 ve 1938-41 benzeri bir saçmalama içindeydi. Derken şimdiki açılım ve anayasa konusunda işbirliği ihtimali kapıya dayandı. Onlardan biri de çıkıp “olayların mantığı bizim mantığımızdan üstündür” diyebilecek mi?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024