Ergun BABAHAN
Şifayı Amerika’da aramak zorunda kalan bir bakanın liderden tokat yediği için istifa ettiği dedikodusu uzun süre siyasi kulislerde dolaşmış, üstelik yalanlanmamıştı. İddialara göre, büyük bir grubun vergi sorununu liderin iradesine rağmen çözen bakan tokadı yiyen ne ilk, ne de son siyasetçiydi.
Para değil ama sporla ilgilenen bir bakanın da beğenilmeyen bir icraatı yüzünden tokatlandığı söylentileri almış başını gitmişti. Resmi mekanlar, siyasetin yatak odası kabul edildiği için olsa, mahremiyete girer diyerek kimse üzerine gitmemişti olayların.
Okuldan siyasete ‘‘Sever de, döver de’’ anlayışının hakim olduğu toplumlarda, tokat bir eğitim, yönlendirme, cezalandırma aracı olarak devreye giriyor. Kimi zaman tokatlanan ‘‘Bana vurması, ilgi ve sevgisini gösteriyor’’ diyerek durumdan memnun olma vazifesi bile çıkarıyor.
TERBİYE ARACI
Şiddetin bir terbiye aracı olarak kullanılması maalesef bu topluma yabancı bir kavram değil. Kadın-erkek ilişkilerine baktığımızda, olayın vahşet boyutuna vardığını resmen görüyoruz.
Daha da vahimi, topluma rol model olması gereken kişilerin, bu şiddeti sıradan, olağan bir şey görmesi ve kendisine cezalandırıcı bir yetki tanıması. Galatasaray’ın basketbol koçu Ergin Ataman tam bu kategoriye giriyor.
Başarılı bir basketbol koçu olan Ataman, Eskişehir’de kaybettikleri bir basketbol maçından sonra takımın en genç oyuncularından birini tokatlamış. Mazereti de var: Tokadı sahada değil, soyunma odasında atmış. Orası, takımın yatak odası olduğu için mahremmiş ve orada takımın başındaki adam istediğini yapabilirmiş.
Aslında haklı, çünkü yanılmıyorsam Yılmaz Vural bir takımın başındayken oyuncusunu sahanın içinde tokatlamıştı. İsviçre Milli Maçı’nda en sakin, en saygılı spor adamlarından Şifo Mehmet bile şirazeden çıkmış, rakip takım oyuncusuna çelme takma noktasına gelmişti.
KANIKSANIYOR
Şimdi sporcusu, siyasetçisi şiddeti bu kadar kolay içselleştiren, savunan bir toplumda, polisten toplumsal olaylarda sağduyulu davranmasını, aşırı şiddet kullanmamasını bekliyoruz.
Daha çok bekleriz…
Ataerkil aile yapısının hakim olduğu toplumlar lider, devlet kavramlarının kutsallaştırıldığı, onlar adına yapılan her muamelenin kolayca kabullenildiği toplumlar oluyor. Erdoğan, Gezi’deki polis şiddeti için ‘‘Emir ben verdim’’ deyince tepki görmek yerine, övgüye mazhar oluyor.
Baba ile basketbol koçunun, başbakanın karışımı, gerektiğinde seven, gerektiğinde döven figürlerin baştacı olması sonucunu doğuruyor.
Tokadı normalleştiren bir toplum şiddettin diğer türlerini de kabul edebiliyor, özellikle kendisinin de karşı olduğu kesimlere yönelikse.
Ama gerilimin bu kadar yüksek, kamplaşmanın bu kadar tehlikeli boyutlara ulaştığı toplumlarda, şiddetin bir ikna yöntemi olarak devreye girmesinin açacağı tehlikeler büyük. 6-8 Ekim olayları bize bunu açıkça gösterdi.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021