İbrahim Kahveci
FED, 1 yıldır faiz artırmadı.
Ama herkes FED’i konuşuyor. Hatta bırakın FED Başkanının konuşmasını, üyelerin bile görüşleri takip ediliyor. Dudley ne dedi, Fisher ne açıkladı? diye dört gözle izleniyor.
Türkiye’de Merkez Bankası maalesef konuşamadı. Para piyasalarının bütün önlem silahlarını elinde bulunduran Merkez Bankası’nın eli kolu bağlanmıştı. Onun adına başkaları çıkıp “Merkez faiz indiremez, Merkez döviz satamaz vs vs” dediğinde elbette piyasanın karışması kaçınılmaz oldu.
Dün, Merkez Bankası faiz artırmadı ama dolar düştü. Çünkü Merkez “gerektiğinde tüm silahları kullanırım” dedi ve iş bitti. “Güç bende” dedi yani...
Mesaj net ve açıktı: Gerektiğinde dövizde satarım gerektiğinde faizde artırırım diyordu.
***
Şimdi dolar düşünce dertlerimiz bitmiş mi oluyor? Bence hayır.
Asıl yapısal sorunlarımıza çözüm için fırsat çıkmış oluyor. Bunu değerlendirmemiz gerekiyor.
Ülkemizde maalesef yapısal sorun ve reform denilen girişimler temel sorunları çözmüyor. Çözüme de bir türlü yaklaşamıyoruz. Galiba benim hırçınlığım da buradan geliyor. Evet, evet kabul ediyorum, normalden daha sert cümleler kullanıyorum. Çünkü, bir türlü olmuyor...
Bakınız, bizim kısa vadeli ateşi söndürücü adımlarımız olabilir. Bunlar finansal piyasaların sadece ateşini söndürür ama yapısal sorunları çözmez.
Oysa sorunlarımız çok büyük.
Tüketime dayalı ekonomik modeli bir türlü terk edemiyoruz.
Yüzde 1-2 büyüme oranında bile büyük cari açık veren, dışa bağımlılığı çok yüksek bir ekonomik model uyguluyoruz. Bu modeli 2001 krizinde IMF-Derviş ortaklığı yazdı. Bakın şimdi yine gerildim: Ak Parti ne zaman IMF-Derviş ortaklığında yazılan “Güçlü Ekonomiye Geçiş” programını bitirecek ve kendi ekonomi programını yazacak?
14 yıldır iktidarda olan bir partinin kendi ekonomi programı olmaz mı? Evet, maalesef olmuyormuş.
***
Ankara çok şişmanladı diyorum.
Çok vergi topluyor. Sürekli yeni vergi artışları ve zamlar ile sarsılıyoruz. Çünkü devlette acayip şişkinlik var. Ak Parti tam bir devlet partisi oldu. Sürekli kamu şişti... Kamuda reel ücretler yüzde 50’ye yakın arttı ve gençliğin tek hayali KPSS oldu.
Yüksek vergiler alınıp, kamuya aktarılınca özel sektör cazibesi kayboldu; yerine kamu cazibesi geldi.
Özel sektörde çalışıyorsan maaşından yüksek kesinti olur.. Özel sektörde çalışırsan emekli olunca da daha az maaş alırsın. Müthiş bir ayrımcılık var.
Haa bir de emeklilik meselesi var. 30 yaş ortalamasında 12 milyon emeklisi olan başka ülke var mı? Bir ülkede 50 yaşında emekli olup, asgari ücret kadar maaş alan başka bir yer var mı? Bir türlü ne kadar prim ödediysen, o kadar emekli maaşı sistemine geçemedik.
İstersen 30 yaşında emekli ol. Bakarsın ödediğin prime.... bakarsın ortalama ömür süresine... dersin ki 30 yaşında emekli olursun ama aylık 65 lira maaşın olur. 40 yaşında olursun ama maaşın 365 lira olur....50 yaşında olursun ama maaşın 965 lira olur. 60 yaşında olursan 2 bin 665 lira maaşın olur.
Herkese asgari emekli maaşı kavramı ile nasıl üretim yapacağız?
***
Yapısal sorunlarımız o kadar fazla ki... İnanın kimse daha bu sorunlar için ağzını bile açmıyor.
Aslında tüm sorunların üstesinden gelecek model belli. Dolar çıkmış-düşmüş kimsenin umurunda olmayacağı ekonomik sistem de var: BİLGİ EKONOMİSİ
Sen bilgiyi üretebiliyor musun? Bilgiye dayalı bir ekonomik düzen kurabiliyor musun? Eğitimi öğretmenlere maaş artışı, öğrencilere betondan sınıfları artırmak mı görüyorsun?
Dün, PISA 2015 sonuçları açıklandı. Türkiye, 2003’ün bile gerisine düşmüş. Matematikte 423 olan puan 420’ye gerilemiş. 2012’ye göre ise 28 puanlık düşüş var. Yani bilgide geriliyoruz.
İşte asıl ve en büyük tehlike burada: Bilgide...Eğitimde
Futbolda Milli Takıma bakın mesela. 78 milyondan kaç oyuncu var, 3,5 milyon gurbetçiden kaç oyuncu var? Bunun bile eğitimle alakası var.
Benim oğlumda devlet okuluna gidiyor. Binası da bir kaç yıl önce yapıldı. Ben okula uğramak istemiyorum, çünkü bahçesinin tamamı beton dökülmüş. Tam bir beton yığını...
***
Yapacağımız işler belli:
Kısa vadede finansal ateşi söndüreceğiz
Orta vadede üretim kanallarının yollarını açacağız
Uzun vadede Bilgi Ekonomisine geçeceğiz.
Ondan sonra da yok dolar çıkmış, yok faiz yüksekmiş, yok borç artmış...İnanın hiç sorun olmaz. Yeter ki bilgin olsun.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025