Kurtuluş TAYİZ
Ankara oysa ne kadar emindi; bağımsız bir Kürt devletinin kurulması sadece hayalden ibaretti. Hele bunu Kürt liderlerin ağzından duymak devlet yöneticilerine ayrı bir haz veriyordu. Büyük medyamız her fırsatta Barzani ve Talabani’nin ağzından “Kürdistan bizim için de hayal” sözlerine yer vererek, yöneticilere güven ve rahatlık duygusu aşılamaya çalışıp durdu. Cumhuriyet’i kuran kadroların ilk günkü korkularını yansıtan bu durum, sonraki devlet yöneticilerine de sirayet etti. Kürt devleti olamaz veya kurulamaz ya da kurulmamalı... Bu hastalıklı ruh hâli bir asırdır Ankara’nın beynini kemirip duruyor.
Saddam’ın devrilmesiyle yanı başımızda beliren Kürt devletinin şokunu henüz atlatamamışken şimdi de Suriye’de Esed rejiminin sarsılmasıyla ortaya çıkan “mini Kürdistan” her şeyi altüst etmeye yetti. Ankara deyim yerindeyse yine zıvanadan çıktı. Önce Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Türk sınırına yakın yerlere asılan Kürt bayraklarını indirin” ültimatomu verdi, sonra daBaşbakan Erdoğan, “Eyvallah demeyiz, müdahale ederiz” diyerek sert bir çıkış yaptı. Bu gelişmelerden sorumlu tutulan Barzani’yi “uyarmak” için de Dışişleri Bakanı haftaya Erbil’e gidiyor.
Başbakan Erdoğan’ın, “Kürdistan ha kuruldu, ha kurulacak” başlıklı haber ve yorumların gölgesinde yaptığı bu sert çıkışın bir yanı kuşkusuz kamuoyunu yatıştırmaya dönük. Ama tepkinin ölçüsüzlüğü, uluslararası hukuku görmezden gelmesi Suriye’deki gelişmeler karşısında Ankara’nın geleneksel devlet refleksinden öte bir politikasının olmadığını da ele veriyor. Demek ki 14 aydan fazla bir zamandır Suriye’de devam eden büyük altüst oluşu iktidar sadece izlemekle yetinmiş ve bütün hesaplar “Esed gitsin ama eski sistem sürsün” üzerine yapılmış!
Aslında Suriye’deki gelişmeler Ankara için sürpriz değil. Sıradan vatandaşlar bile Suriye’deki gelişmelerin Türkiye’yi çok yakından etkileyeceğini biliyor ve görüyordu. Galiba Ankara sadece bu gelişmelere hazırlıklı değil.
Suriye’deki Kürtlerin yaşadıkları bölgelerde kendi özyönetimlerini kurmaya yönelmeleri Türkiye’deki Kürtler arasında büyük bir heyecan yarattı. Geç kalmış bir milliyetçilik rüzgârı bu; diğer halkların geçirdiği bu evreyi Kürtler şimdi doya doya yaşıyor. Bugüne kadar Türki cumhuriyetler vardı, Türkler bununla övünürdü; bugünlerde Kürtler de Irak’tan sonra Suriye’de de ikinci mini devletini kurmaya hazırlanıyor, böyle giderse Kürdi cumhuriyetler bile olabilir...
Tuhaf bir milliyetçilik coşkusu bütün Kürtleri sarmış durumda.
İran, Irak, Suriye ve Türkiye’de önemli bir nüfusa sahip olan ancak bugüne kadar da devletleşememiş bir halkın kapıldığı bu “milli” duyguları kınamanın, karşı çıkmanın bir yararı yok. Kendinizin yaşadığını başkasına fazla görmek pek adaletli değil.
Kuzey Afrika ile Ortadoğu’yu etkisi altına alan Arap Baharı ve Irak’taki son gelişmeler Kürtlere de yansıdı ve onlar da bunu milli bir kimliğe, siyasal bir statüye dönüştürme gayretindeler. Olup biten biraz bu ve gayet olağan. Buna geleneksel devlet refleksiyle, önyargılarla yaklaşmak, yeni oluşmakta olan bu siyasal kimliği ancak daha fazla besler, büyütür ve güçlendirir.
Suriye’deki duruma gelirsek; yaşanan otorite boşluğundan Kürtler önemli siyasal kazanımlar elde ediyor. Buna hakları da var. En azından vatandaşı bile sayılmadıkları topraklarda artık daha fazla özgürleştiler ve kendilerini yönetmeye adaylar. Ancak bu durum, Suriye’deki Kürtlerin “bağımsız devlet” kurmanın eşiğinde olduğu anlamına da gelmiyor. Irak’taki Kürt bölgesi gibi devlet kurmak için yeterli altyapıdan yoksunlar. Irak’tan ayrılma sinyali veren Barzani ile birleşme ihtimalleri ise bana şimdilik pek gerçekçi bir olasılık gibi gelmiyor. Fakat Suriye ve Irak’taki gelişmeler yeni sürprizler doğurabilir.
Türkiye’nin asıl kaygısı Suriye’deki Kürt bölgesinin PYD ile (Demokratik Birlik Partisi) PKK’nın ortak kontrolüne geçmesi. PYD’nin Kandil’de kurulduğu bugün artık bir sır değil; ama böyle diye kıyameti koparmanın da bir anlamı yok. PKK-PYD şu an o bölgede Barzani’ye yakın diğer Kürt gruplarıyla hem dayanışma ve hem de büyük bir mücadele içinde. İki taraf da alttan alta birbiriyle çekişiyor. Kandil, PYD’yi hem siyasi güç hem silah desteğiyle birinci güç yapmaya çalışıyor; Barzani de Suriye ordusundan kaçan Kürt askerlerden PYD’ye karşı bir ordu kurarak diğer Kürt ittifakının emrine vermeye çalışıyor.
PKK’nın Suriye’deki etkinliğini bahane eden Türkiye’nin, bütün Kürtleri karşısına alması büyük bir hata olur. Türkiye’nin müdahalesi PKK’yı Suriye’de sınırlamaz, aksine daha fazla büyütür. Unutmayalım, Kürtler geç kalmış bir milliyetçilik evresinde, dışarıdan bir dayatma sadece bu milliyetçiliği büyütür ve “Kürt Kurtuluş Savaşı”nın doğmasına neden olur. Her kurtuluş savaşı için de bir “düşman”a ihtiyaç vardır, aptallık ederek Türkiye’yi o “düşman” taraf hâline getirmeyin.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları













































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019