Murat BELGE

Murat BELGE
Murat BELGE
Tüm Yazıları
Kutuplaşmadan yaşamak
16.12.2024
238
İktidar Bloku’nun karşısındaki gittikçe büyüyen muhalefetin en kalabalık, dolayısıyla en faal ve etkili ögesi CHP. Orada yaratılacak bir çatlak her şeyden önce iktidarın ömrünü uzatmaya yarar

Halk Partisi içinde ciddi anlaşmazlık olduğuna dair söylentiler var. Hatta pek öyle “söylenti” gibi de olmadığı anlaşılıyor. Halk Partisi’nde böyle çekişmelerin sonu gelmez. Ama birçok aklı başında kişinin söylediği gibi, şu içinde bulunduğumuz konjonktürde, bu son derece tehlikeli ortamda, olacak iş değil böyle çekişmeler. Malum, bir süreden beri iktidarın oy ve destek kaybı sürekli konuşuluyor. Belli ki söylenenlerin ciddi bir temeli var; iktidar kaybediyor. Ama “seçim” bu! Üstelik burası Türkiye! “Nasıl olsa kazanırız” rehavetine kapılmanın alemi yok. Ayrıca, iktidarın bir toparlanma yapmaya başladığı yolunda haberler de işitiliyor. Rehavetin yeri de sırası da değil. Bu iktidarın bir seçim daha kazanmasının getireceği “tahribat” geri dönülmez türden yıkım getirir. Muhalefetin de kendi cephesinden buna zemin hazırlaması akıl alır gibi değil. Ama olmayacak şey de değil. Dedim ya, burası Türkiye!

İktidarın politikasında en belirgin şekilde göze çarpan özellik, başta Erdoğan’da cisimleşen ve ondan partisinin çeşitli kademelerine “sirayet” eden nefret dozu. Pek alışık olmadığımız tarzda bir politika üretiyor bu nefret: bir savaş ortamı yaratıyor. Toplumda sıkıntıya yol açan birtakım sorunlar karşısında CHP’li belediyelerin sıkıntıları mümkün olduğu kadar hafifletmek için başvurduğu girişimleri engelleme çabaları bunların başında geliyor. Kendi yaptıkları borçları seçim kazanmış CHP belediyelerinin sırtına yüklemeleri, gene CHP’li belediyelerin gereksiz masrafları hakkında düpedüz “yalan” kategorisine girecek iddialarda bulunmaları bildik siyasi hilekarlık sınırlarını aşıyor (İktidarlarının görece “taze” döneminde uydurdukları “camide bira içme” ve “kadının üstüne işeme yalanını hala sürdürüyor olmaları bunun onların meşrebinde “normal” bir taktik olduğunu pekiştiriyor). Evet, Goebbels’den derslerini almışlar ve bu dersi unutmaya niyetleri yok.

Bir şeyin yalan olduğunu bile bile bıkmadan usanmadan söylemek, yani “yalan”ı bir numaralı politik araç haline getirmek Goebbels’in propaganda sanatı üstüne verdiği derslerin başında gelir. Ama Goebbels bu taktikleri zaten yok etmek istediği kişilere karşı uyguluyordu.  Bu iktidarın da hasımlarına başka türlü bir değer biçtiğini sanmıyorum.

Hukukun nasıl çiğnendiğinin, insanların nasıl bir hiç üzerinden hapiste tutulduğunun sayımına girmeyeyim. Hepimizin bildiği, içimizi daraltan olaylar bunlar. Ve bunların beş beterini yapmaktan geri kalmayacakları da belli. Yeter ki fırsat bulsunlar.

CHP içindeki tartışmada, daha doğrusu “kavga”da, bugünkü yönetimi yanlış ve kusurlu bulan kesimin “normalleşme” kavramına, bunun desteklenmesine karşı çıktığı söyleniyor. Benim görebildiğim kadarıyla, burada “gözü kara” ya da “saftirik” demeyi gerektirecek bir gidiş sözkonusu değil. Halk Partisi’nin bugünkü sorumlu kadroları Erdoğan ya da Bahçeli’nin tuzaklarını görmeyecek, anlamayacak kişiler değil. Bu tuzakları saptadıktan sonra da elbet gereğini yapacaklar.

Sorun şu: İktidar Bloku, “normalleşme”den “anormalleşme”yi anlıyor. Yukarıda saydığım birkaç örnek fırsat buldukları zaman nasıl “normalleşeceklerini” gösteriyor. “Allah korusun” denecek bir tarzdır bu. Bu toplumun başına açtıkları belalar arasında, kutuplaştırma önde geliyor. Dolayısıyla muhalefetin “normalleşme”den anlaşılan politikaları bunlar henüz öneri halindeyken desteklemesi ve ayrıca birbirini izleyen sorunlara karşı “normal” çözümler önermesi gerekli ve uygun bir politika yöntemi. Neyin “normal” olduğunu unutmaya başlayan topluma bunları hatırlatmak muhalefete düşüyor. Kuralları kimin bozduğunu, bu icraatın temelinde yatan ideolojinin sakatlığını, AKP-MHP “normal”inin nasıl bir normallik olduğunu. . .Sahici bir “normal”den söz edeceksek, öncelikle “çoğul” halde yaşamanın gereğini vurgulamamız gerekiyor. Bunu kimin yapabildiğini, kimin yapamadığını göstermemiz gerekiyor. Kutuplaşmadan yaşanabileceğini kanıtlamanın en sağlam yolu ise kutuplaşmadan yaşamaktır.

İktidar Bloku’nun karşısındaki gittikçe büyüyen muhalefetin en kalabalık, dolayısıyla en faal ve etkili ögesi CHP. Orada yaratılacak bir çatlak her şeyden önce iktidarın ömrünü uzatmaya yarar. Bunları görmek özellikle keskin bir göze sahip olmayı gerektirmiyor, yeterince açık. 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar