Ural ATEŞER
Bu gece gerçekten birkaç saat uyku yetti galiba... Saat 4:00'den beri ayaktayım... Oysa hiç bir sıkıntım yok, artık alıştığım "yaralı" ayağımdan başka... Şöyle bir gezindim gazetelerde, çeşitli haber portallarında, e-gazetelerde ve tabii ki burada... Hatırlayamadım kaç defa söylediğimi... Seçimler konusunda söylenecek her şey söylenmiş... Ben de dahil, artık tekrar ediyoruz tüm dediklerimizi... Ne kadar sıkıcı bir durum...
Hele bazı tanışlar, eski yolarkadaşları falan telaş içindeler yarışta son virajlar koşulurken... Gözleri dönmüş vaziyetteler... Neredeyse canhıraş seslenmekteler ulaşabildikleri herkese... "Ancak biz deviririz AKP'yi" demekteler... Yasal bir hedef... Siyasi partiler de zaten bunun için varlar, değil mi ya... Ama fıkra kıvamında bazıları...
Benim şahsen göbeğim AKP ile kesilmedi... Kim kimi devirirse devirir... Benim için önemli olan (umarım öyle olur) bu seçimlerden sonra neredeyse bir ömür hasretini çektiğim, ülkenin demokratikleşmesi hedefine yaklaşılmasıdır... 40 senedir süren ve onbinlerce gencin ölümüne malolan içsavaşın yaralarının sarılması, artık kangren halini almış olan eşitsiz ulusal/kültürel dengelerin çözümlenmesidir... Çıplak gözle baktığımız zaman halen sahnede siyasi mücadele veren partilerin hiçbiri bu hedefleri dillendirmemektedir... Her cepheden gelen ses, seslenenin meşrebine göre, "devirmek, seçtirmemek, barajı aştırmamak, tek başına hakim-i mutlak olmak, anayasanın şoven, antidemokratik maddelerine dokundurmamak, devirelim de ne olursa olsun"dan başka bir şey değil... Tabi arada "dev/mega" projeler, halka dağıtılacak "ulufeler" gibi vaatler de var... Ama esas sorunu, yani Türkiye'nin demokratikleşme sorununu kimin, kimle çözeceği konusuna kimse değinmiyor...
Adına "barış süreci" denen ve iki siyasal/toplumsal gücün bugüne kadar ağır aksak sürükledikleri süreç unutuldu... Bu iki aktör de, AKP ve HDP de hangisinin daha Müslüman olduğunu ispatlama çabasındalar... Camilere imam seçeceğiz sanki... Birbirleriyle öyle kavgalı haldeler ki, neredeyse, sözcüleri durumunda olan her iki cengaver de "ölürsem mezarıma bile gelme" derecesinde düşmanlık ve kin kusmaktalar...
Bunlardan iktidarda olanı hiç kimseyi hesaba katmayan bir "burnubüyüklük" içinde ve "ben" diyor da başka bir şey demiyor... Öteki ise bunlarla "dünya ahret bir araya gelemeyiz... Halkına silah çekenlerle birlikte çalışamayız" havasındalar... Oysa halkına silah çekme konusunda ikisinin de sicili pek temiz değil...
Soruluyor medyada AKP'nin cengaverine. "peki tek başınıza anayasa yapamazsanız nasıl olacak" diye... Cevap hazır... "Bize 400'ü verin gerisini düşünmeyin"... Öteki tarafa soru yöneltiliyor, "barajı aştınız ama AKP ile hiç bir birlikte çalışma ortamı yok dediğinize göre amaçladığınız barış sürecini kiminle ve nasıl gerçekleştireceksiniz"... Cevap burada da hazır... "AKP olması şart değil"... Peki geriye ne kalıyor acaba... Kürt kelimesinden veba gibi kaçan MHP mi, "anayasanın ilk üç maddesine dokundurmam" diyen CHP mi...
Bir de tabi bunların amigoları var... Bütün bunları sakin sakin anlatsanız bile, bir tarafa göre "paralel"siniz; öteki tarafa göreyse "Tayyipçi"siniz... Anlayacağınız iki ucu boklu değnek...
Belki de benim gibi kafa yoranların tersine, bakarsınız, 8 Haziran'da bütün söylenenler unutulur ve "can ciğer kuzu sarması" misali, Ada'dan, Kandil'e seferler başlar, masalar kurulur ve karşılıklı oturulur, yahu nedir bu perhiz ve lahana turşusu diyenlere de, "dün dündü, bugün bugün" derler... Süleymen Demirel'in kulakları çınlasın... Aman umalım da böyle olsun... Yeter ki çözüme otursunlar... Biz seçmenler enayi yerine konulup boşuna aylarca tedirgin olmuşuz, hiç önemi yok... Burası Türkiye...Burada siyasette, sosyal hayatta, kişisel ilişkilerde ilkelilik, ahlak, dürüstlük hiç önemli değil... Böyle olur bizde zurnayla taksim...
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2020
27.01.2020
1.02.2020
29.12.2019
27.11.2019
12.10.2019
5.06.2019
3.06.2019
1.06.2019
24.04.2019