Ali BAYRAMOĞLU
1994’ün 23 Şubat günü, dönemin Genel Kurmay Başkanı Doğan Güreş’in, “Eşkıyayı Bekaa’da aramaya gerek yok.
Maalesef bunların bir kısmı Yüce Meclis’in çatısı altındadır” sözleri manşetlerdeydi.
Siyasetçi “komuta” hızlı tepki verdi.
2 Mart 1994 tarihinde, meclis, DEP milletvekilleri Hatip Dicle, Leyla Zana, Ahmet Türk, Orhan Doğan ve Sırrı Sakık’ın dokunulmazlıklarını kaldırdı. Aynı gün Hatip Dicle ve Orhan Doğan, meclis kapısında yaka paça gözaltına alındı. Bunu diğerleri takip etti.
Dün bunun benzeri bir yaşandı. Haklarında hüküm bulunan iki HDP’li, bir CHP’linin milletvekiliği, Cumhurbaşkanlığından gelen fezlekenin mecliste okunmasıyla düşürüldü. Ardından gece yarısı tutuklandılar.
Oysa teammül milletvekillerine ilişkin bu tür fezlekelerin meclis başkanlığı tarafından yasama dönemi sonunda okutulması ve yürürlüğe girmesiydi. Nitekim her üç milletvekili hakkındaki yargı kararları mecliste bekletiliyordu.
Ancak cumhurbaşkanlığından gelen “emir” gücündeki fezleke demiri kesti.
Tutuklamaların “ivediliği” dahil, 2020 Türkiye’sinin resmi ile 1994 Türkiyesi’nin resmi bire bir örtüştü.
Bu gelişmeler iki hususa işaret ediyor.
1. Meclis çoğunluğu üzerinden yasama gücünün ne denli ve ne şekilde cumhurbaşkanlığının bir uzantısı haline geldiğini gösteriyor. Fiili kuvvetler birliği haline veya vesayet altındaki meclis görüntüsüne işaret ediyor.
2. Cumhurbaşkanlığı fezlekesi ile iktidar partisinin siyasi stratejisi arasındaki ilişkiye vurgu yapıyor. Fezlekenin gönderilmesi, dokunulmazlıkların kaldırılması zamanlamasının ve gece yarısı tutuklamalarının açık bir siyasi anlamı vardır. Bu anlam, AK Parti ve MHP’nin Kürt meselesi ve milliyetçilik üzerinden siyasi kutuplaşmayı daha da sertleştirmeye karar vermiş olmalarıdır. Bu durum diğer bir yönüyle de “parti genel başkanı ≥ cumhurbaşkanı ≥ yasama akışı, parti-devlet modelinin tipik bir uygulamasıdır.
Neden yapıyor bunu Cumhurbaşkanı?
Tek yanıtı var: Tahkimat politikası...
Milliyetçilik-demokrasi tartışmalarının ortasına Kürt sorunun yerleştirmek, iktidar cephesinin derinleşen stratejisidir.
Cumhur ittifakının seçimlere kadar böyle bir siyasetle gideceği açıktır.
İktidar cephesinin yüzde 45-46’ya düşen oy oranları, salgının önümüzdeki yıla yansıyacak ekonomik etkileri de dikkate alınırsa, her geçen gün, bu cephenin elinde kalan tek aracın keskin bir milliyetçilik olduğu açıktır. Keskin milliyetçilik, aidiyetin, öfkenin, duyguların, “öteki”ye karşı tutumun, hatta sokağın siyasileştirilmesiyle at başı gider.
Bu iktidar stratejisi, muhalefeti tuzağa çekme potansiyeli, hatta niyeti de taşımaktadır.
Nitekim dün bu konuyu protesto eden HDP milletvekilleriyle emniyet güçlerinin Güven Parkı’nda yaşadığı arbede adeta, istenen ve beklenen bir gelişmedir.
HDP’de tepkide ölçüyü nasıl tutturacaktır? Kürt sorunu-terör-şiddet ilişkisi üzerinden artacak bir kutuplaşmada CHP nasıl davranacaktır? Kendisini rüzgara mı bırakacaktır? İYİ Parti faktörü daha aktif hale geçecek midir?
Şu açıktır: Bu tür gelişmeler, bu tür iktidar stratejileri karşısında muhalif siyasi partilerin, muhtemel ittifakları zamana yayan niyetlerini sekteye uğramaktadır. Seçime doğru, seçimden hemen önce yapılacak doğrudan, dolaylı, blok halinde ya da çok parçalı ittifaklar, kutuplaşma ikliminde istenilen sinerjiyi ve gücü üretmeyebilir.
Gerek CHP’nin, gerek GP ve DEVA’nın, gerekse HDP’nin önce tek tek ve mümkünse birlikte “karşı kurucu siyaset üretme” vakti gelmiştir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025