Hasan CEMAL
İçişleri Bakanı Efkan Ala, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ı eleştirmiş.
Yüksek Mahkeme Başkanı’nın “zihninde demokrasiye saygı açığı”nın bulunduğunu söylemiş...
Bunu söyleyen Efkan Ala.
Erdoğan’ın eski Başbakanlık Müsteşarı.
Düne kadar devletin en yüksek bürokratı.
Bugünün İçişleri Bakanı...
Unutmadınız değil mi o ses kayıtlarını?
Tapeleri...
Efkan Ala, Başbakanlık Müsteşarlığı koltuğunda otururken açar telefonu ve şöyle buyurur İstanbul Valisi’ne:
- Kırın kapısını, alın o gazeteciyi, Mehmet Baransu’yu!
Yine Efkan Ala, Başbakan Erdoğan’ın en yüksek bürokratı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı’nı arar.
Buyurur:
- Mehmet Baransu’nun sitesini kapatın!
Muhatabı duraksar:
- Mahkeme kararı yok ama...
Efkan Ala devlet benim havasındadır:
- Bundan hiç çekinmeyin. Ya kardeşim, biz yasa yapan yeriz, gerekirse hangi yasa yapılıyorsa onu yapar, sizin yaptığınızı suç olmaktan çıkarırız.
Ve devam eder:
- Koca yüzde 50 oy almış partinin iradesini söylüyorum ben. Boş ver gerisini. Siktir et affedersin, diye ekler.
Hatırladınız mı bu ses kayıtlarını?
Tapeleri…
Ala’dan ‘O polisleri açığa alın’ emri!
Vali mırın kırın edince de:
- Savcı arama izni vermiyorsa, savcıyı da atın içeri... Gerekirse yasa çıkartırız, diye bastırır.
Hatırladınız mı?
Ala buyurur: Baransu’nun sitesini kapatın!
Yine Erdoğan’ın en yüksek bürokratı, Efkan Ala, İstanbul Valisi’ne açar telefonu. Konu, 17 Aralık yolsuzluk operasyonunu gerçekleştiren şube müdürleri ve yardımcılarıdır.
Vali Bey’e der ki:
- O polisleri derhal açığa alın, uzaklaştırın!
İstanbul Valisi:
- Sabah yapsak olmaz mı?
Efkan Ala yine bastırır:
- Onlar ifade mifade aldılar, o zaman bir anlamı kalmaz. Hemen toplayın, bir saat içinde yapın, geçin. (…) Ondan sonrasını siz buraya bırakın, yasa ne lazımsa çıkar kardeşim.
Bunların hesabını yargı önünde vermeli
Şimdi söyleyin lütfen.
Bir an düşünün.
Devlet demokrasilerde ‘hukuk’la bağlıdır.
Demokratik hukuk devletinde kim olursa olsun, hukuk kurallarına uymak ve saygılı olmak zorundadır.
Devlet benim zihniyetine demokrasilerde yer yoktur.
Eğer devletin en yüksek bürokratı, hukuku ayaklar altına alan talimatlar verebiliyorsa…
Kişiye özel kanun çıkarmaktan söz edebiliyorsa…
Yargı bağımsızlığını hiçe sayabiliyorsa…
Bunları yapan bir Başbakanlık Müsteşarı’ysa…
Önce bunların hesabını yargı önünde vermesi gerekir.
Evet öyledir.
Ve bugün değilse yarın kendisinden bunların hesabının sorulacağı konusunda herhangi bir kuşkum yok.
Efkan Ala halen İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturuyor. Anlaşılan, Başbakanı’yla kader birliği yapmış durumda.
Ama tekrar ediyorum.
Bugün değilse yarın, Türkiye’nin kapısını demokrasi ve hukukun üstünlüğü yeniden çalınca, bunların hesabı kendilerinden sorulacak.
Erdoğan’ın bakanından
başka ne beklenirdi ki?
Diyebilirsiniz ki:
Bir telefonla, bir işadamı hakkındaki beraat kararını mahkûmiyete dönüştürmek isteyen…
Bir telefonla, devlet ihalesini bir işadamından öbürüne verdiren…Bir telefonla, Danıştay’a kendi istediğini başkan seçtiren…
Bir telefonla, televizyondan haber attıran…
Bir telefonla, gazeteci kovduran…
Bir telefonla, televizyon programına hangi gazetecinin çıkacağını buyurabilen…
Bir telefonla, medya patronu ağlatan…
Twitter’ı, Facebook’u kapattıran…
Bütün bunları yapabilen, bütün bunların altına devlet benim diye imza koyabilen bir Başbakan’ın, Tayyip Erdoğan’ın Müsteşarı’ndan, İçişleri Bakanı’ndan başka ne beklenirdi ki?
Haklısınız.
‘Devlet benim’ zihniyetinin
temelinde despotluk yatar
Yine de yazmadan duramadım.
Hukuku hiçe sayan bir eski Müsteşar’ın, İçişleri Bakanı’nın kalkıp da, hukukun üstünlüğünü savunmuş bir Yüksek Mahkeme Başkanı’nı “zihninde demokrasiye saygı açığı var” diye eleştirmesi gerçekten canımı sıktı.
Peki, siz hiç mi rahatsız değilsiniz?
Bugüne kadar bu konularda tek satır kalem oynatmadınız, tek bir bir söz etmediniz.
Devlet benim zihniyetinin temelinde despotluk yatar.
Bu despotluk ‘darbe’yle de gelir, seçim sandığından da çıkar.
Seçim sandığından çıkana ise çoğunluk despotluğu adı verilir.
Şunu iyi bilin:
Ne kadar gayret ederseniz edin, bu hukuk tanımaz despotluğu demokrasi ve özgürlük adına yutturamazsınız.
İnandırıcı olmanız imkânsız!
Bir de şu var:
Tayyip Erdoğan’ın demokrasi ve hukukun temel değerlerini hiçe sayarak, tepeleyerek bu memlekette demokrasi yolunu açmakta olduğu zırvasını da aklı başında kimseye yutturamazsınız.
Daha fazla gülünç olmayın.
Acemoğlu: Basın ve yargı
ciddi darbeler aldı
Ve bugünkü yazımı Cengiz Çandar’ın Radikal’deki dünkü yazısından bir alıntıyla noktalıyorum:
Radikal’de hafta başında Ezgi Başaran’ın Daron Acemoğluile yaptığı söyleşi, son dönemlerin en önemli söyleşileri arasındadır. Aslında, bu günleri anlamak ve anlatabilmek için, nice zamandır Daron Acemoğlu üzerine yazmak istiyordum. Çok geciktim. Radikal benden daha hızlı davranmış oldu.
Daron Acemoğlu, Nobel Ekonomi Ödülü alması beklenen dünyanın en önde gelen ekonomi kuramcılarından biri. 'Why Nations Fail - The Origins of Power, Prosperity, and Poverty' (Uluslar Niçin Düşer - İktidar, Refah ve Yoksulluğun Kökenleri) adını taşıyan ve James A. Robinson ile birlikte kaleme aldıkları 2012’de yayımlanmış kitabı, dünyanın genelini ve özel olarak ülkeleri ve ulusları anlayabilmek için bir 'anıt-kitap' niteliğinde.
1990’lı yıllarda Jared Diamond’a Pulitzer Ödülü kazandırmış olan 'Guns, Germs, and Steel and Collapse' adlı kitabı, nasıl bir döneme damgasını vurduysa Daron Acemoğlu - James A.Robinson’un 'Why Nations Fail'i de 2010’ların en önemli kitaplarının başında geliyor.
15 yıllık bir çalışma ve araştırmanın ürünü olan kitap, ekonomi ile siyaset arasındaki çok güçlü ilişkiden hareket ediyor ve ulusların ve ülkelerin başarısını 'kurumlar'a bağlıyor. 'Kapsayıcı kurumları olmayan' ülkeler ve ulusların, 'düşme'sinin mukadder olduğu tezini işliyor. 'Kapsayıcı kurumlar'ı, 'hukuk devleti'nin kurumları ve 'hukukun üstünlüğü'nü güvence altına alan kurumlar olarak anlayabilirsiniz.
AB’nin 'Kopenhag Kriterleri'nde 'hukukun üstünlüğü' vurgusunun anlamı ve mahiyeti de anlaşılıyor. Başta ifade özgürlüğünü kapsayan basın özgürlüğü olmak üzere, özgürlükler, 'kurumlar'a sahip olmanın anahtarları.
Daron Acemoğlu, Ezgi Başaran’ın "Sizce Türkiye daha kapsayıcı kurumlara sahip olma yolunda mı ilerliyor yoksa aksi yönde mi" sorusuna "Bunu bana 2006’da sorsaydınız, 'kapsayıcı kurumlar yönünde emin adımlarla hareket halinde' derdim. Şu anda o kadar emin değilim. Genel olarak Türkiye’de birçok kurumsal sorun var. Özellikle ifade ve basın özgürlüğü, yargının tarafsız ve bağımsızlığı alanlarında. Bu alanlar son dönemde ciddi darbeler aldılar" cevabını veriyor.
Acemoğlu terminolojisinde, 'kapsayıcı kurumlar', ülkelerin 'yükselişi'nin, 'dışlayıcı kurumlar' ise ülkelerin 'düşüşü'nün gerekçeleri. Ve şöyle diyor Acemoğlu:
"Çoğunlukçu demokrasiler ya da kontrol mekanizmaları olmayan demokrasiler dışlayıcı kurumların ortaya çıkmasına ve kemikleşmesine neden olur."
Yani, böyle ülkeler ve uluslar 'düşer'ler.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024