Mehmet TIRAŞ
Partili Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan 28 Eylül 2022 Tarihinde hükümet yanlısı CNN Türk-Kanal D televizyonun ortak yayınına katıldığı programda, beslemecilerden oluşan sözde gazetecilerle yaptığı canlı yayında; “yol düşkünü”Hürriyet Gazetesinin tetikçisi Abdulkadir Selvi’nin kendisine muhalefetle ilgili sorduğu bir soruya:
“Abdulkadir bey köşende gereğini yapacaksın, bak Ahmet bey(Hakan) gereğini yapıyor” diye cevap vermesin mi?
Programda bulunan Hürriyet Gazetesinin genel yayın yönetmeni Ahmet Hakan bu söz karşısında, ”süt dökmüş kedi” gibi oldu.
Erdoğan’ın yol düşkünü Selvi’ye verdiği talimat, “Türkiye’de merkez medyanın talimatla haberler yaptığını, yazılar yazıldığının bir belgesiydi.”
Yol düşkünü Abdulkadir Selvi Hürriyet gazetesinde köşesinden bugüne kadar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aleyhinde ,tam 168 defa yazı yazmış ve yazmaya da devam ediyor.
Erdoğan’ın canlı yayında “gereğini yap” demesi, Türkiye’de Basın özgürlüğünün olmadığı ve basının sürekli algı operasyonu yaptığını gösteriyor.
Dostum Mehmet Altan Basın Tarihi yazılarından birinde Demokrat Parti döneminde Falih Rıfkı Atay’ın kamu kaynaklarından nasiplenen, hükümet yanlısı basın için “Besleme Basın” dediğini anımsatmıştı.
Bunlar da neo-beslemeler…
Türkiye’nin neden Uluslararası basın özgürlüğü sırlamasında 180 ülke arasında, 154’cü sırada olduğu belli değil mi?
Erdoğan’ın talimatlarıyla gereğini yapan emir kullarının gazetecilik yaptığı kapkara bir süreci yaşıyoruz.
Medya bağımsız olmayınca onuruyla birlikte saygınlığını da kaybediyor.
Bir zamanlar medyanın amiral gemisi olarak bilinen Hürriyet Gazetesinin günlük satışının, toplam 42 bine kadar düştüğü biliniyor.
Amiral gemisini “Kayıkçık” haline getirdiler.
Saray’a kendi medyanı yarat diye, kim önerdi?
Ve bu korkunç sefalet nasıl ortaya çıktı hatırlatayım:
“Erdoğan’a medyada akıl danışmanlığı yapan, her dönemin adamı olarak bilinen, darbeciyi de darbe mağdurunu da, zaman ve mekan tanımadan bukalemun gibi uyarak,evinde aynı masa etrafında ağırlayan, ailece havuz medyasından beslenen Sabah Gazetesinin baş yazarı Mehmet Barlas’a ait olduğu söylenir…
Her dönemin adamı Şahsım devletin sahibine üç önerisi olur; ”Kendi medyanı, kendi zenginini yaratmaz, yargıyı da kendine bağlamazsan” yüzde 90 oy alsan da, iktidar olabilirsin ama muktedir olamazsın telkininde bulunur.”
Bu Erdoğan’ın aklına yatmış olmalı ki,15 Temmuz kontrollü darbesinden sonra, Tiranlık rejime geçilmesi ile kollarını sıvadı.
Sabah gazetesi ve ATV televizyonunun yer aldığı Dinç Bilgin Grubu kamu bankası olan Vakıf Banktan 3.5 milyon dolar düşük faizli, uzun vadeli kredi verilerek, satın alındı.
Turkuaz medyası böyle doğdu..
Vakıf Banktan verilen kredinin bankaya geri dönüşü oldu mu olmadı mı, belli değil, bu paranın akıbeti bilinmemekte.
Sıra Doğan grubuna gelmişti ama basına yansıdığı kadarı ile hiçbir varlıklı kişi medyaya girmek istemiyordu.
Erdoğan’ın talimatıyla bir dönem Futbol federasyon başkanlığı yapan,Beşiktaş futbol kulübünün başkanlığında yapmış, Demirören Holdingin başkanı olan Yıldırım Demirören devreye sokuldu.
Aydın Doğan’ın olan başta Hürriyet gazetesi ve Doğan grubuna bağlı gazeteler ve Kanal D,CNNTürk gibi televizyon kanallarını, Demirören grubunun satın alması için; Demirören’e Ziraat Bankasından düşük faizli,uzun vadeli 850 milyon dolar kredi verildi.
Doğan grubuna ait olan medya Demirören grubuna geçti.
Muktedir de böylece kendi medyasını yaratırken…
Hürriyet Gazetesinin genel yayın yönetmenliğine de malum kişiyi getirdi.
Demirören’in Ziraat Bankasından aldığı 850 milyon dolarlık kredinin taksitlerini, ödemediğini muhalefetin meclise soru önergesi vermesiyle öğrendik.
Korkunç bir baskı döneminden geçiyoruz.
Muhalif olan bir avuç gazete ve televizyon kanallarını da Saray’a bağlı hareket eden RTÜK denilen kurumla terbiye ediyorlar.
RTÜK Muhalif basının ensesinde adeta boza pişiriyor.
İktidar muhalif basına resmi ilanları vermiyor.
RTÜK gün geçmiyor ki, iktidarın hoşuna gitmeyen haberler yapan gazetelere ve televizyon kanallarına, ekran karartma, para cezaları kesmesin.
İktidar yayınlamasını istemediği her habere yargı yolu ile yayın yasağı getirirken…
Şimdi de sosyal medyaya ayar çekmeye başladı..
İktidar medyası gazetecilikten çoktan vazgeçti.
Ne kadar hükümet yanlısı gazete varsa, ülke gündemini belirlemek ve algı operasyonu yapmak için gazeteler aynı manşetle çıkmaya…
Hükümet yanlısı Televizyon kanalları da bu gazetelerin manşetlerini ana haber bültenlerinde, ilk haber olarak girmeye başladı.
Bir de bunun üstüne üstlük besleme gazeteci tayfası ile saatlerce yandaş kanallarda, tartışma programları yapar oldular.
Bunun en son örneğini 26 Eylül 2022 Tarihinde iki PKK’lı kadın teröristin Mersin’de Polis evini uzun namlulu silahla tarayarak, bir polisi şehit etmesinde yaşadık.
Polislerin teröristlere karşılık vermesi sonucu, iki kadın teröristin üzerlerindeki bombayı patlatarak intihar etti.
Ne kadar besleme gazete varsa aynı manşetle çıktı:
”CHP’nin terörist gazetecisi polisimizi şehit etti”…
Tek elden tekelci uyduruk medya..
Aradan bir gün geçmeden yandaş basının CHP’nin terörist gazetecisi dediği kadının, bu terör olayının içinde olmadığı ortaya çıktı.
Besleme basın haberinin asparagas olduğu ortaya çıkınca ölüm sessizliğine büründü.
Yandaş medya,bu asparagas haberlerinden dolayı bugüne kadar kamuoyundan özür dilemedi..
Hangi yalanına özür dilesin ki,görevi bu…
Toplumun yüzde 75’i işsizlik,ekonomik yoksulluk ve hayat pahalılığı altında nefes alamazken;besleme basın ve tayfası bunları görmezden gelip,gündemi saptırmaya ve algı operasyonu yapmaya hız kesmeden devam ediyor.
Kamu bankalarının üzerinden kendi medyasını, Kamu İhaleleri üzerinden de kendi zenginin yaratıp, Yargıyı da muhalefete karşı sopa olarak kullanılan ‘Tiranlık’ ucube sisteme geçilince...
Ülke gündemini belirlemek ve saptırmak besleme basının esas işi oldu.
Son olarak Ahmet Hakan sokak röportajlarının da yasaklanmasını isterken, yol düşkünü Abdulkadir Selvi’de hakkını teslim edelim tetikçilikte tam gaz ilerliyor.
Sizin gazetecilinizin son kullanma tarihi, AKP’e iktidarının sonu ile raf ömrünü tamamlayacağını da hatırlatalım.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.09.2025
15.09.2025
1.09.2025
25.08.2025
22.08.2025
18.08.2025
11.08.2025
4.08.2025
28.07.2025
21.07.2025