Osman CAN
Anayasa Mahkemesi’nin E. 2014/57, K. 2014/81 sayılı ve 10.4.1914 tarihli kararı pek kimsenin dikkatini çekmemiş gözüküyor.
Bu yüzden de pek tartışma konusu yapılmadı.
Bu kararın birkaç yönden masaya yatırılması gerekiyor.
İlk önce karar çok kapsamlı olan 6524 sayılı Kanuna ilişkin olmasına rağmen, pek çok başvurunun önüne geçirilmek suretiyle hızla raporu hazırlanıyor, gündeme alınıyor ve hızla karar verilip, başvuru iptal ile sonuçlandırılıyor. HSYK gibi çok önemli bir kurumun yapısına ilişkin böyle bir kanunun sonuçlarının önemli olması nedeniyle “öncelikli” olarak tasnif edilmesi ve hızla karara bağlanması olağan karşılanabilir. Muhtemelen buna çok itiraz eden olmaz.
İkinci husus iptal dava dilekçesiyle ilgili. Dava dilekçesini okuyan ve iptal davalarının diline ve kurgusuna hakim olan her uzmanın yapacağı ilk tespit, bu dilekçenin CHP tarafından yazılmasının imkansızlığıdır. Büyük bir ihtimalle bir yerlerden oturulup yazılmış ve paket olarak CHP’ye sunulmuş, ardından CHP imzasıyla Anayasa Mahkemesi’ne ulaştırılmıştır. Bu “bir yerler”in neresi olduğu bir bilmece değil elbet!
Üçüncü husus ise mahkemenin iki maddeyi iptal ederken kullandığı gerekçeyle ilgili.
Bunlardan ilki mahkemenin daha önce verdiği bir karardan dönmesine işaret ediyor. Anayasa Mahkemeleri zorunluluk doğduğunda içtihatlarını değiştirirler. Elbette dinamik bir hukuk yorumu sadece yasaların yorumlanmasıyla sınırlı değil, aynı zamanda mahkemelerdeki hukuki bakış açılarının da zaman içinde gözden geçirilmesini gerektiriyor. Lakin buradaki içtihat değişikliği sıradan bir değişiklik değil. Hatırlanırsa Anayasa Mahkemesi 2010 referandumuna sunulan anayasa değişikliklerini incelerken anayasayı ihlal ederek iptal kararları almıştı. Biz hukuken bu kararların hukuk âleminde asla var olamayacağını, bu yüzden siyasal iradenin Anayasa Mahkemesi’nin anayasayı ihlal etmek suretiyle ulaştığı sonuçları kabul etmemesini, Meclis’in kurucu iradesini, yasadışı her girişime karşı olduğu gibi, mahkemelerin de anayasayı ihlal eden girişimlerine karşı koruması gerektiğini dile getirmiş, yıkıcı sonuçlarına işaret etmiştik.
Anayasa Mahkemesi 7.7.2010 tarihli o kararında HSYK üyelerinin seçimine ilişkin “tek kişi tek oy” gibi demokratik ve çoğulcu bir seçimin en önemli uygulamalarından birini “seçmen iradesini yansıtmaktan uzak olan bir seçim usulünün demokratik olmadığında kuşku yoktur. Seçmen iradesinin gerçek anlamda oya yansımasını sınırlayan böylece oy kullananların iradesini olumsuz yönde etkileyen bu düzenlemenin hukuk devletinin temel öğesi olan bağımsız ve tarafsız bir yargının oluşmasını da engelleyeceği açıktır” gerekçesiyle iptal etmişti.
Bu iptalin hemen ardından paralel derin yapılanmanın gerekli hazırlıkları tamamladıktan sonra Pensilvanya’dan “mümkünse ölülerinizi de alıp sandığa gidiniz” şeklindeki o meşhur söz sadır olmuştu.
Sonuçları ortada. Şimdi Anayasa Mahkemesi bu görüşünden çok da esaslı bir gerekçe göstermeden bu defa “HSYK üyeliği seçimlerinde seçmenlerce bir oy kullanılması, seçim sonucu oluşacak yapının çoğulculuğunu sağlamaya yönelik olduğundan, ‘tek oy’ kullanımını öngören düzenlemede ‘demokratik hukuk devleti’ ilkesine aykırılık bulunmamaktadır. Avrupa Hukuk Yoluyla Demokrasi Komisyonu’na göre de, ‘Seçmenler, seçilecek kişilerin sayısından daha az aday için oy kullanma hakkına sahip olmalıdırlar. Bu demokrasi ilkesiyle uyumlu bir şekilde geniş kapsamlı menfaatlerin temsiline yol açacaktır’” gerekçesiyle tersi yönde hüküm kurdu. Venedik (Avrupa Hukuk Yoluyla Demokrasi) Komisyonu’nun görüşüne de atıf yaptı. Üstelik Komisyon’un bu görüşü 2009’un Mart ayından beri bilinmekteydi ve tarafımızca da mahkemeye defalarca hatırlatılmıştı.
Mahkemenin bu görüş değişikliğini bir bakıma “Milletin demokratik iradesinden özür” olarak okuyabiliriz. Elbette Başbakanlığın anayasayı, iptal kararları hiç verilmemiş gibi, güncellemesi de gerekecek.
Diğer önemli hususu sonraki yazıda ele alacağım.
Bayramınız mübarek olsun.
Yazarlar
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2021
9.01.2021
20.07.2020
12.07.2020
23.06.2020
20.06.2020
20.06.2020
24.04.2019
18.01.2017
1.02.2015