Yasemin ÇONGAR
Türkiye’nin siyasi ve iktisadî reform alanındaki yıllık karnesi olma niteliği taşıyan Avrupa Birliği İlerleme Raporu’nda en sık kullanılan kelimelerden biri “endişe.” “Pekiyi” ve “iyi” notlar bu yıl bol miktarda “orta”nın ve bazı kırıkların gölgesinde kalmış. Avrupa Birliği hep yaptığı gibi yine aslında Ankara’ya “İlerleyelim beyler” diyor ama bu kez, geçmiş yıllardakinden daha vurgulu bir biçimde, “ilerleme” adına alkışlanan olumlu gelişmeler bile hemen akabinde “ancak…” diye başlayan ve istisna, itiraz ya da kaygı belirten cümleler eşliğinde sunulmuş. Raporun 115 sayfalık taslak metnini dikkatle okuyunca, Türkiye’nin tam üyelik kriterlerini karşılayacak seviyede bir demokrasi olmaktan hâlâ ne kadar uzak olduğunu daha iyi kavrıyorsunuz. Aradaki ciddi mesafenin nasıl kapatılacağına ilişkin bir rehber niteliği de taşıyan rapor, umudunu daha ziyade yeni Anayasa’ya bağlamış görünüyor.
Temel kriterler ve otuz üç fasıl
İçinde hızlıca gezinmeden önce, metnin organizasyonuna ilişkin kısa bir not: Rapor, mâlum, Türkiye’nin tam üyelik istikametinde “ilerlemesinin” çetelesini, esasen üç temel unsuru gözeterek tutuyor. Bu unsurlar: Bir yıl boyunca Ankara’da alınan kararlar, yapılan yeni mevzuat ve hayata geçirilen önlemler. AB, bunlara dayanarak hem Türkiye’nin siyasi ve iktisadî kiterleri karşılamak adına yaptıklarını ve yapması gerekenleri sıralıyor, hem de müzakerelerin otuz üç ayrı faslını baz alarak, her bir fasıl kapsamında üyelik kapasitemizi ayrıntılı şekilde değerlendiriyor. Velhasıl, her yıl olduğu gibi, yine elimizde kuşkusuz “siyasi” bir bakışa sahip ama bütün sözlerini somut “teknik” ölçüler dahilinde söyleyen bir rapor var.
Anayasal sürece geniş katılım şart
AB İlerleme Raporu, son şeklini önümüzdeki birkaç gün içinde alıp, 12 ekimde resmen açıklanacak. AB’nin dış politika, Kıbrıs, ekonomi, ticaret gibi alanlardaki önemli saptama ve eleştirilerini daha sonra ele almak üzere, ben bu yazıda, sadece, taslak metin üzerinden yaptığım okumaya ilişkin “siyasi” notları aktarmakla yetineceğim.
Raporun “Siyasi Kriterler ve Geliştirilmiş Siyasi Diyalog” başlıklı bölümünde, gerek 12 Eylül 2010 referandumu sonrasında anayasa değişikliklerini hayata geçirme çabası, gerekse yeni Anayasa konu ediliyor. AB, referandumun ardından HSYK ve Anayasa Mahkemesi ile ilgili uyum kanunlarına öncelik verildiğini ve bu kanunların, Avrupa’nın eski sisteme ilişkin eleştirilerine ve Katılım Ortaklığı kapsamındaki bir dizi beklentiye karşılık geldiğini “olumlu” bir tonda not ediyor. “Bu süreçte Avrupa Konseyi’nin Venedik Komisyonu’na da danışılmıştır” ifadesi, Türkiye’de muhalefetin çok eleştirdiği HSYK düzenlemesinin “AB nezdindeki meşruiyetini” vurgulaması açısından bence özellikle önemli.
Evet, ama “ama”sı var. Hemen iki paragraf sonrasında, AB’nin şu eleştirisi çıkıyor karşımıza:
“Ancak Eylül 2010’daki anayasa değişikliklerini uygulamaya geçiren yasal mevzuatın benimsenmesine, hükümetin bu yöndeki taahhütlerine rağmen, ülkedeki ilgili kişi ve kurumları kapsayan geniş ve etkin bir toplumsal danışma süreci eşlik etmemiştir.”
Rapor “geniş katılımlı danışmalara” yaptığı bu vurguyu, yeni Anayasa çalışmalarına ilişkin olarak da yinelemiş. Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in akademisyenlerle düzenlediği anayasa toplantısı ve anayasa sürecine toplumsal katkıların yapılabilmesi için açılan internet sitesi “olumlu” bir bakışla kayda geçirilirken, hemen ardından “Bütün siyasi partilerin ve sivil toplumun katılım göstereceği kapsayıcı bir süreci garantileyecek daha somut adımlara ihtiyaç var” cümlesi sarfedilmiş.
Yeni Anayasa temel sorunları çözer
Bununla birlikte, rapordan anlıyoruz ki, Türkiye’nin temel bazı sorunlarının çözümünde yeni Anayasa’nın önemli rol oynayabileceği fikri AB’ye de hâkim:
“Genel olarak, 2010 anayasal reformunun uygulanmasında, özellikle yargı alanında bir ilerleme kaydedilmiştir. Yeni bir Anayasa, demokrasinin teminatı olan kurumların, hukuk düzeninin, insan haklarının, azınlıkların korunması ve saygı görmesinin istikrarını pekiştirecek ve Kürt meselesi dahil olmak üzere uzun süredir devam eden sorunların üzerine gidecektir. Hem hükümet hem de muhalefet, özgürlükleri arttıracak bir yeni Anayasa için çalışma taahhüdünde bulundular. Bu çalışmada, bütün siyasi partilerin ve sivil toplumun katılımıyla mümkün olan en geniş müşaverenin sağlanması için gerekli dikkatin gösterilmesine ihtiyaç vardır.”
Seçimler ve parlamento toz pembe değil
AB İlerleme Raporu, 12 haziran genel seçimlerine kaçınılmaz olarak genişçe bir yer ayırırken, Türkiye’nin sandık deneyiminin olumlu ve olumsuz yönleri üzerinde duruyor.
“Olumsuzluklar” hanesinde, seçim barajı zikrediliyor. AB, yıllardır yaptığı gibi yine yüzde 10 oranının, Avrupa Konseyi üyesi ülkelerdeki en yüksek seçim barajı olduğunu not etmiş, ve barajın “siyasi partilerin ve sivil toplum örgütlerinin, indirilmesi yönündeki çağrılarına rağmen bu düzeyde tutulmasını” eleştirmiş. Aynı şekilde, bir yandan Kürtçe propaganda yasağının gevşetildiği, ama bir yandan da mesela TRT 6’da Kürtçe siyasi reklam yayımlama girişimlerinin Yüksek Seçim Kurulu tarafından geri çevrildiği raporda yerini almış.
Raporun siyasi partiler ve parlamenter düzene ilişkin değerlendirmesi şöyle özetleniyor:
“Genel olarak, seçimler uluslararası standartlara uygun yapıldı. Seçmen, ilk kez vekil olan 349 üyenin (toplamın yüzde 64’ü) bulunduğu bir meclis seçti. Kadınlar ve gayrımüslimlerle engelliler dahil olmak üzere azınlıkların temsil oranı düşük kaldı. Siyasi partilerin ve seçim kampanyalarının finansmanını, siyasi partilerin kapatılmasını ve parlamenter dokunulmazlıkları ilgilendiren kanunlar henüz Avrupa standartlarına getirilmedi. Parlamentonun yasama ve yürütmeyi denetleme işlevini yerine getirme kapasitesini güçlendirmek için daha fazla gayret gösterilmesi gerekiyor.”
Rapor her ne kadar açık bir üslûpla yazılmış olsa da, haliyle Avrupa bürokratlarının iyi bildiği kodlar bazen öne çıkabiliyor. Yukarıdaki alıntının son cümlesindeki “örokratik” şifreyi de, yine raporun yardımıyla çözmek mümkün. AB, bu son uyarısında Sayıştay ile parlamento arasındaki ilişkiyi işaret ediyor. Nitekim raporun başka bir bölümünde, “Hükümetle muhalefet arasındaki kutuplaşma, özellikle parlamentoda, siyasi reformlar üzerinde çalışılmasını zorlaştırmıştır; parlamento, yürütmeye hesap sorma görevini gereğince yerine getirememiştir”dendikten sonra, TBMM’yi Batı demokrasilerindeki yasama organlarından ayıran bence en büyük zaafın altı çiziliyor:
“Parlamentonun performans izleme ve dışarıdan hesap denetimleri yapma kapasitesi hâlâ yetersizdir. Parlamento ile Sayıştay arasında daha yakın interaktif diyalog ve işbirliği gereklidir.”
Ergenekon ve Balyoz’da endişeler var
Raporun hemen başındaki “Demokrasi ve Hukuk Düzeni” başlıklı bölümde, Balyoz ve Ergenekon davaları daha ilk nefeste konu edilmiş. Aralık 2010’da başlayan Balyoz Davası’nın, “Türkiye’de iddia olunan bir darbe planı konusundaki ilk dava” olduğu vurgulandıktan sonra, Gölcük’teki Donanma Komutanlığı’nda ele geçen deliller üzerine, aralarında üst rütbeli muvazzafların da bulunduğu çok sayıda subayın tutuklanması “tarafsız” ifadelerle aktarılmış. Hemen ardından, Balyoz sanıklarının da şikâyet konusu yaptığı üzere, “iddianamede atıfta bulunulan delillere erişimin kısıtlanmasının savunma ve adil yargılanma hakkı konusunda endişe doğurduğu” kayda geçiriliyor. AB, tutuklama gerekçelerinin detaylandırılmamasını da, yine Balyoz kapsamında özellikle eleştirmiş.
İlerleme Raporu’nun devam eden Ergenekon soruşturmasına ve davalarına bakışı ise şöyle özetlenebilir:
“Genel itibariyle, Ergenekon soruşturması ve diğer iddia olunan darbe planlarına ilişkin soruşturmalar, Türkiye açısından, demokrasiye karşı suç faaliyeti iddialarına ışık tutmak ve demokratik kurumlarla hukuk düzeninin gerektiği gibi işlediğine olan güveni güçlendirmek açısından bir fırsattır. Ancak soruşturmanın yürütülme biçimine, adlî süreçlere ve savunma hakkını tehlikeye atan kriminal uygulamalara ilişkin endişeler devam ediyor. Kamuoyunun yoğun ilgi gösterdiği bütün bu konularda ne savcılık bürolarında ne de mahkemelerde yetkili bir bilgilendirme kaynağı bulunmayışı da benzer endişeler doğuruyor. Bütün bunlar, toplumda bu davaların meşruiyeti konusunda kaygılar yaratmıştır.”
Aynı bahiste, Ergenekon’un iddia olunan medya ayağına ilişkin soruşturmada, “aralarında Ergenekon soruşturmasının önde gelen destekçilerinin de bulunduğu bazı gazetecilerin tutuklandığı” not edilirken, özellikle Ahmet Şık’ın İmam’ın Ordusu kitabının başına gelenler şu iki cümlede ifadesini ve eleştirisini bulmuş:
“Mart 2011’de, gözaltına alınan gazetecilerden birinin yazdığı yayımlanmamış bir kitabın nüshalarına mahkeme emriyle ‘terör örgütünün belgesi’ olduğu gerekçesiyle el kondu. Yayımlanmamış bir kitabın suç delili olarak toplatılması Türkiye’de basın özgürlüğü ve davanın meşruiyeti konusunda endişe yarattı.”
KCK operasyonu Kürtlerle diyalogu tıkar
Son bir yılı konu alan İlerleme Raporu’nda, hakkında ayrıntılı bilgi verilen KCK davası ve tutuklamalarına ilişkin gayet güncel bir uyarı bulmak da mümkün:
“Adlî denetim yerine sıkça başvurulan gözaltılar, dosyalara erişimin kısıtlanması, tutuklama kararlarına ve bu kararların gözden geçirilmesine ilişkin ayrıntılı gerekçe verilmeyişi, Türk ceza hukuku sisteminin uluslararası standartlar çizgisine getirilmesi ve terörle mücadele yasalarının değiştirilmesi gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Seçilmiş temsilcilerin (BDP’liler kastediliyor) tutuklanması yerel yönetimleri zor durumda bırakmakta ve Kürt meselesinde diyaloga engel olmaktadır.”
Siviller orduyu tam denetleyemiyor
AKP hükümetlerinin AB’den gördüğü destekte bugüne dek belirleyici rol oynayan askerî vesayeti bitirme çabası ve bunun gerektirdiği sivilleşme adımları da yine elimizdeki raporun “endişeli” havasına uygun biçimde, katıksız bir övgü vesilesi yapılmamış. Raporun “Güvenlik güçlerinin sivil denetimi” başlıklı bölümünde, “geçer” notlara “ama”larla hemen şerh düşülüyor. Şu paragraf iyi bir örnek:
“Genel olarak, güvenlik güçlerinin sivil denetimi ilkesinin konsolide edilmesi açısından iyi bir ilerleme sağlanmıştır. Ağustos 2011’deki Yüksek Askerî Şûra, silahlı kuvvetlerin siviller tarafından daha fazla denetlenmesi yönünde bir adımdı. Askerî harcamaların sivillerce denetimi sıkılaştırıldı ve Milli Güvenlik Planı revize edilerek kabul edildi. İlaveten, YAŞ kararları sivil yargı denetimine açıldı.”
Bu olumlu notlardan sonra, aynı paragrafın “Ancak” diye başlayan bölümüne geliyoruz:
“Ancak YAŞ’ın kompozisyonu, askerî yargı sistemi ve Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu konusunda daha fazla reform yapılması gerekiyor. Bazı vâkâlarda, askeriye üzerinde sivil denetimi arttırmayı amaçlayan mevzuat (Sayıştay Yasası ve Kamu Denetçisi Yasası taslağı) parlamentoda değiştirilerek, bu denetimi zayıflatma sonucu verdi.”
Bu kapsamda, Genelkurmay’ın süren davalarla ilgili yorum yapması,“askeriyeye, siyasete müdahale imkanı tanıyan” TSK İç Hizmet Kanunu’nun hiçbir değişikliğe uğratılmamış olması, aynı şekilde “geniş bir güvenlik tanımına cevaz vererek, yoruma göre hemen her politika alanını kapsayabilen” Milli Güvenlik Kurulu yasasının değiştirilmemesi ve Genelkurmay Başkanı’nın hâlâ Savunma Bakanı’na bağlı olmayıp Başbakan’a tâbi bulunması, ortaöğretimde askerî personele verdirilen Milli Güvenlik dersleri ve Genelkurmay’ın medyaya uyguladığı seçici akreditasyon eleştiri konusu yapılıyor.
Hâsılı, AB bunca yıl sonra Türkiye’ye hâlâ, “Yeterince sivilleşemedin” diyor ve “Askerî vesayet artık bitti” argümanının lafıgüzaf olduğunu bir kez daha teyid ediyor.
Basın üzerindeki baskı ifadeyi engelliyor
Raporun, Türkiye’yi sınıfta bırakmaya yakın durduğu yerlerden biri ise “ifade özgürlüğü” faslı. Bir yandan, Kürt meselesi, Ermeni meselesi, azınlık hakları ve ordunun rolü gibi hassas konuların kamuoyunda açık ve özgür biçimde tartışılabildiği “olumlu” bir notla kayda geçirilmiş. “Ancak” ile başlayan bölümü ise aynen aktarıyorum:
“Ancak, uygulamada, gazetecilere, yazarlara, akademisyenlere ve insan hakları savunucularına yönelik adlî dava ve soruşturmaların yüksek sayısı ifade özgürlüğünün altını oymaktadır ve basın üzerindeki aşırı baskı ciddi endişeler doğurmaktadır.”
Rapor, Türkiye’deki yasal mevzuatın hâlihazırda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çizgisinde bir ifade özgürlüğü teminatı sağlamadığını ve yargının, yasaları özgürlüğü kısıtlayıcı şekilde yorumlamasına imkân verdiğini de kayda geçiriyor. Yasaklanan internet sitelerinden, Muhteşem Yüzyıl’ın RTÜK’ten uyarı almasına kadar birçok kısıtlama örneklerle anlatılıyor.
Cumhurbaşkanı Gül’e “pekiyi” verdiler
Aslında, bu son bölümün başlığını, “AB, Abdullah Gül’ü seviyor” diye de atabilirdim. Zira İlerleme Raporu’nun Cumhurbaşkanı’na ayrılan kısa bölümüne gayet olumlu bir hava egemen. Buyrun, birlikte okuyalım:
“Ülkede hüküm süren kutuplaşma karşısında Cumhurbaşkanı uzlaştırıcı rolünü sürdürüyor. Türkiye’yi etkileyen bir dizi temel meseleye ilişkin olarak yapıcı açıklamalarda ve müdahalelerde bulundu. Aralık 2010’da, Diyarbakır’ı ziyaret ederek, son on yıldır BDP’li bir belediyeyi ziyaret eden ilk cumhurbaşkanı oldu. Demokratik özerklik ve ikidillilik talepleri sürerken, Kürt meselesinde çözüm iradesini yeniden ortaya koydu. Ocak 2011’de, Devlet Denetleme Kurulu’na Hrant Dink cinayetinin derinlemesine araştırılması talimatını verdi.”
AB’nin Gül övgüsü, Cumhurbaşkanı’nın uzun tutukluluk sürelerini eleştirmesi ve dış politikada aktif rol oynaması üzerinden de sürüyor. Bu bahiste, Cumhurbaşkanı’nın görev süresine ilişkin belirsizliğin devam etmesi ise eleştirel bir tonda not edilmiş.
AB cenahından bugünlük bu kadar…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.12.2013
24.09.2013
27.07.2013
29.05.2013
1.04.2013
8.12.2012
1.12.2012
17.11.2012
10.11.2012
3.11.2012