Cafer Solgun
Seçim kampanyaları, tarafların iktidar olmak veya iktidarda kalmak iddialarını yarıştırdıkları bir süreçtir, malum. Hitap ettikleri seçmenleri kendilerinden yana ikna etmek için sözler verir, vaatlerde bulunurlar. Tabii normal ve doğal olarak o sözlerin, vaatlerin seçmenlerin gündemleriyle, sorunlarıyla, talep ve beklentileriyle uyumlu olması gerekir. Aksi durumda, yani seçmenin gündemiyle, sorun, talep ve beklentileriyle alakasız bir kampanya yürütürseniz, “çuvallama” riskiniz büyüktür. Misal, hayat pahalılığının, enflasyonun, işsizliğin en büyük gündem olduğu bir ülkede seçmen karşısında başka telden çalıyorsanız, üstüne de “Biz uzaya çıkacağız diyoruz onlar soğan diyor” diye dalga geçiyorsanız, bunun, siyaseten ağır bir yenilgiye uğramanızın başlıca sebebi olması beklenir...
Seçmenden oy isterken size niçin oy vermesi gerektiğini açıklamak, onu ikna etmek durumundasınız. Ekonomik sorunların, açmazların, belirsizliklerin bunalttığı seçmene iktidarda kalırsanız veyahut iktidara gelirseniz nasıl çözümler bulacağınızı anlatmalısınız mesela. Açıklamalarınız, sözleriniz, vaatleriniz etkili ve inandırıcı ise ne ala; rakiplerinizin sözlerinin altında kalıyorsanız, geçmiş olsun...
Ne var ki burası Türkiye ve mevcut durum ve gidişatı “normal” ölçülere göre değerlendirmek, her zaman doğru sonuçlar elde etmenizi mümkün kılmayabilir...
Sokaktan herhangi bir vatandaşı “kime oy vereceksin?” diye değil de en önemli derdimiz, sorunumuz nedir diye çevirip sorsanız, eğer tesadüfen “tuzu kuru” birine denk gelmemişseniz alacağınız cevap, ekonomik meselelerle ilgili olacaktır: Enflasyon, hayat pahalılığı, işsizlik, çarşı pazar yangını, fahiş kiralar, ay sonunu getiremiyoruz durumu, vb.
Ama bu dertli vatandaşa seçimde kime oy vereceğini sorduğunuzda, alacağınız cevap ilk sorunuza alacağınız cevap kadar kesin olmayabilir.
Sizin de tuhafınıza gidiyor mudur; 20 yılı aşkın bir süredir iktidarda olan parti, memleketin pür-ü melali hiç de parlak olmamasına karşın, anketlerde genellikle birinci parti çıkıyor. Oylarında ciddi bir düşüş var ama hala yüzde 30’larda geziniyor. Dolayısıyla ana muhalefet partisi belli bir çıkış yakalamış olmakla beraber “gümbür gümbür geliyor” değil. (Cumhurbaşkanı adayları konusunda biraz farklı bir durum var elbette ama partiler ve oluşturdukları ittifaklar açısından taraflar arasındaki mesafe çok da “açık” görünmüyor.)
Neden peki? Bu sorunun cevabı dönüp iddia sahibi partilerin ve liderlerinin yürüttükleri kampanyalara bakmamızı gerektiriyor.
CHP ve Millet İttifakı ile Kemal Kılıçdaroğlu, doğruya doğru, sokaktaki vatandaşın gündemiyle gayet uyumlu bir kampanya yürütüyorlar. İnsanların kolay kolay “bana ne” diyemeyecekleri, en azından dönüp baktıkları, kulak verdikleri vaatlerde bulunuyorlar. Ekonomik sorunları çözeceklerini, işçinin, emekçinin, emeklinin beklentilerini yerine getireceklerini, hayat pahalılığına son vereceklerini, mutfaktaki yangını söndüreceklerini, “temiz” para ve kaynakla ülkeyi kalkındıracaklarını (vb.) söylüyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu’nun “mutfaktan” paylaşımları bu nedenle çok ilgi görüyor.
Buna karşılık AKP, hayli çeşitlendirilmiş Cumhur İttifakı ve Recep Tayyip Erdoğan’ın yürüttüğü kampanya, daha çok muhalefete yönelik korku ve felaket senaryoları ile seçmene “aman ha!” uyarıları yapmak üzerine kurgulanmış görünüyor. Arada, önceki yazılarımdan birinde ele aldığım biçimde bu kurguyla uyumlu olsun diye “yerli-milli ve hatta anti emperyalist” takılmayı da ihmal etmiyorlar.
Hemen her gün ne diyorlar mesela, bakın.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya göre 14 Mayıs cumhurbaşkanı ve parlamento seçimleri, bir “siyasi darbe girişimi.” Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum da bu “darbe” lafından esinlenip, “2023 seçimlerinde iktidar değişikliği Türkiye’nin tam bağımsızlığına darbe olur” dedi. Sayın Erdoğan’ın fiili sağ kolu Binali Yıldırım’ın da bir seçim tanımlaması oldu: “Bu seçim, işgalcilere karşı istiklal mücadelesi seçimidir.” “Tek amaçları 14 Mayıs’ta Reis’i devirmek” diyen de oldu ciddi ciddi (Mehmet Metiner).
Tabii seçmenleri, pardon “Aziz Türk Milletini” birbirinden ürkütücü “darbe, istiklal mücadelesi, bağımsızlık savaşı, Reis’i devirmek istiyorlar” laflarıyla uyaran (!) sadece Erdoğan’ın “çevresi” değil; Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın “uyarıları” daha kesin ve keskin: Erdoğan’a göre Kılıçdaroğlu ve 6’lı masa envai çeşit “terör örgütleriyle” işbirliği yapıyor, Kılıçdaroğlu Kandil ile beraber yürüyor, seçilirse Öcalan’ı serbest bırakmaya ve hapishaneleri boşaltmaya hazırlanıyor, Selo’yu Apo’nun yerine getirmek istiyorlar ve daha neler neler... Son olarak , “Benim milletim Kandil’den aldığı destekle cumhurbaşkanı olana bu ülkeyi teslim etmez” de dedi...
Bu ağır itham ve suçlamaların bir mantığı var elbette.
Öncelikle durumları şu: Seçmene yaşadığı gerçek sorunların çözümüne dair söyleyecekleri bir şey yok. Bu sorunların müsebbibi olarak işaret edecekleri, suçlayacakları kimse de yok. Çarşı pazarda, mutfakta yangın var, Türk lirası pula dönmüş ve kalkıp “Hep CeHaPe’nin yüzünden” diyemiyor, mazeretler ileri süremiyorlar. Türk Tipi Başkanlık sistemine geçince Türkiye “uçacak” şeklindeki sözleri halen hatırlarda...
Böyle olunca yerli-milli ve de dini söylemlere sığınmaktan başkaca seçenekleri kalmıyor. Dahası, siyasi muarızlarını düpedüz “terör” ile, “terör örgütleriyle işbirliği” yapmakla suçlayacak kadar ileri gidiyorlar. Bu suçlamaları HDP’ye yöneltmelerine neredeyse alıştık ama CHP ve her biri gayet sağcı, muhafazakar, milliyetçi ortaklarına diyorlar resmen.
Ne var ki bu konseptin yeni bir icat olduğu söylenemez. Dünyanın demokrasisi oturmamış ülkelerinin herhangi birine biraz yakından bakın; her nasılsa oturdukları iktidar koltuklarından kalkmak istemeyen diktatörler veya diktatör özentisi tipler, baskılarla yok edemedikleri muhalif parti ve hareketleri benzer ithamlarla itibarsızlaştırmaya çalışırlar. Kendileri olmasa devlet, ülke, vatan elden gidecektir...
Yazarlar
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
6.07.2025
30.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
1.06.2025
23.05.2025
10.05.2025
27.04.2025
19.04.2025