Cafer Solgun
Kirli, kanlı, karanlık bir tarihin içerisinden gelip güvenli geleceklere ufuk açan bütün ülke ve toplumlar, öncelikle geçmişleriyle yüzleşebildikleri için bunu başarmışlardır. “Unutmak” belki de ilk akla gelen tercihtir; çünkü “yüzleşme”, sanılanın aksine zordur, cesaret işidir. Ancak yüzleşmekten kaçınmak, asla yüzleşmenin konusu olan gerçekleri ortadan kaldırmaz; onları boynunuzda asılı ağır birer pranga gibi taşımaya devam edersiniz...
Yüzleşme, ister kişisel ister toplumsal manada, bir arınmak, yenilenmek, yeniden başlamak iradesidir. Bir vicdani hesaplaşma ve muhasebe gayretidir. Eğer yeni olmayı, yenilenmeyi gerekli kılan gerçekleriniz varsa, onlarla yüzleşmeden, ne yeni ne de yenilenmiş olursunuz.
Yüzleşme aynı zamanda bir kültürel gelişme düzeyi ve ölçüsüdür. Özeleştiri kültürü olmayan, “unutalım gitsin” kolaycılığıyla kendini idame ettiren toplumlarda, bu yüzden, yüzleşme, zor ve sancılı bir süreç olmaktadır. Çünkü bir yandan yüzleşmeyi dayatan, üzerinden yüz yıl da geçse peşinden gelen gerçeklerin vardır ve bir yandan korkakça bu sorumluluktan kaçınıyor, erteleyip duruyorsundur. Ve bu, yüzleşmenin anlam ve ağırlığını artırmaktan başkaca hiçbir sonuç üretmez.
Yüzleşme, ülkemiz özgünlüğünde barış içerisinde bira arada yaşama ve geleceğine güvenle bakma özlemimizin cevabıdır. Çünkü etnik, dinsel, kültürel çeşitliliğiyle anlamlı, değerli olan ülkemizin “kendi” olabilmek çabası, ancak tutarlı bir yüzleşme iradesiyle karşılığını ortaya çıkartabilecektir.
Bu nedenle yüzleşme deneyim ve sürecini, demokratik değişim ve yeniden yapılanma istem ve beklentilerimizin en temel motivasyon zemini olarak anlamamız, anlamlandırmamız gereği var. Zamanın ruhunu ve aslında bir geleceğini doğru inşa etme bilimi görmek gereken tarihini kavramak, ancak bu duyarlılığa sahip olmamızla mümkün ve olanaklıdır.
Yüzleşme, insanın yaşıyor olmaya, umutları, özlemleri olmaya, hedefleri, amaçları, hep daha iyi ve özgür olanı istemeye dair anlam arayışına ruhunu, duygusunu, yüreğini koymak işidir. Sürüklenerek yaşamak başka canlılara mahsustur. Oysa insan, Albert Camus’nun dediğince, doğada varlığına anlam arayan yegane canlıdır ve onu insan yapan, bir parçası olduğu evreni insanileştirme mücadelesidir...
Yüzleşme, Gregor Samsa’yı bir gün uyandığında devcileyin bir böceğe dönüşmüş olarak öldüren büyük kaygısızlığa, güdülerine indirgenmiş bir hayatın cenderesinde öğütülmeye karşı insani bir dirençtir. Kafka’nın dediği gibi, aslında kendimizden başka bir eksiğimiz olmadığının ayrımına varmaktır.
İnsan olmak, yaşıyor olmak, düşünüyor ve hissediyor olmak duygusunda, kalbinize, vicdanınıza dokunduğunuz anlardır yüzleşme...
Yüzleşmeyi bir cesaret işi haline getiren, bizim örneğimizde, bu coğrafyayı vatan bilen halklar için Anadolu’yu hapishaneye çeviren egemen devlet zihniyetidir ve o zihniyetle suç ortaklığı yapan bir gerçeğimiz olmasıdır.
Türkiye “yeni Türkiye” olacaksa, Ermeni kardeşlerimizin 1915 acısıyla yüzleşmek zorundadır. Bu utançla “barışık” yeni bir Türkiye olamayız.
Cumartesi günleri yazılarım yüzleşme sorunlarımıza dair olacak.
Yazarlar
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
6.07.2025
30.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
1.06.2025
23.05.2025
10.05.2025
27.04.2025
19.04.2025