Hüseyin ÇAKIR
1990’da SHP’den istifa eden Kürt, Türk kökenli 10 milletvekilinin kurduğu Halkın Emek Partisi (HEP)'le başlayan gelenek daha sonra kurulan 5 partinin kapatılmasıyla devam etti. Bu gelenek her koşulda parlamento içinde siyaset yapmayı bırakmadı. Öncelikle bunu not etmek gerekiyor.
Çünkü:
Türkiye sosyalist sol geleneğinde özellikle 60’lı yıllarda “parlamento içi” mücadeleyi savunduğu için Türkiye İşçi Partisi (TİP) devrimci olmamamakla, reformcu olmakla ve burjuvaziye teslim olmakla suçlandı. Neyse bugün bu görüş ana akım sol görüş olmaktan çıktı. HDP öncüllerinin bu değişime önemli katkısı olmuştur.
HEP’le başlayan gelenekle soldan gelenlerin birikimini birleştirmek, demokrasinin korunması ve geliştirilmesinde rol oynayacak Türkiye partisi olmak amacıyla 2012’de HDP kurulmuştu. Sol bileşenleri, partinin Kürt kimliği ilişkisinin nasıl olacağı ve Türkiye partisi hedefi… çok tartışıldı.
Ancak HDP’nin başına gelenler, çok partili hayatta hiçbir partinin başına gelmiş değil. İktidar HDP’yi “terör uzantısı” olarak suçluyor, itibarsızlaştırma ve kriminalize gösterme çabalarına karşın mecliste varolmaya ve meşruiyet alanında mücadele etmeye devam ediyor.
Neden HDP iktidarın ve devletin topunun ağzında? Bu sorunun tek bir yanıtı var: HDP’nin demokrasiyi ilkeli savunanların siyasal bileşeni olma potansiyeli taşımasıdır. Bu potansiyel aynı zamanda sistemin otoriterleşmesine karşı duruş sergiliyor. Sistemin ideolojik, siyasi ve devletin otoriter yeniden yapılanmasına karşı demokratik alternatif geliştirebilecek özelliğe sahip olması.
HDP, Türkiye’nin demokratikleşmesi ve değişik dinamiklerine umut aşılıyordu.
Temmuz seçimlerinde %13 oy alması nasıl bir geleceğe doğru gidildiğini gösteriyordu. Türkiye’nin her yerinden oy almış olmanın yanında değişik boyutlarda demokrasiyi savunan çok farklı sosyal kesimlerden oy alan kitle partisi, HDP’lilerin tanımıyla Türkiye partisi olma iddiasını da kanıtlamış oluyordu.
HDP, 12 Eylül’den sonraki siyasal süreçte, SODEP-SHP’den sonra demokratik, özgürlükçü çekim merkezi oluyordu. Devletin ezber kodları bozulmaya başlamıştı, Barış Sürecine evet diyen devlet ve iktidar, bu sürecin kafalarındaki sitem açısından tehlikeli olduğunun farkına sonradan vardılar. Çatışmasızlık sürecinin politikaları ile çatışmalı sürecin politikaları, siyasi, askeri, bürokratik ve iş âleminin aktörleri aynı olmuyor.
HDP çatışmasızlık sürecinin ve devletin demokratik yeniden yapılanmasının çok önemli siyasi ve sosyal taşıyıcısı parti olmaya doğru gidiyordu. Bu politik yol, zihniyet ve herkesi kucaklayıcı Türkiyelilik dili MHP dışında, CHP’yi, AKP’yi de etkiliyordu.
CHP’nin sürekli HDP’lileşmekle suçlanması, CHP’yi Yeni Sistem kuruluşu sürecinde etkisiz hale getirmek... CHP yönetimi bu tür provokasyon tuzaklarına sürekli düşüyor. HDP’ye yönelik baskılar karşısında sessiz kalıyor, “milli” olduğunu ispatlama adına MHP milliyetçiliğini savunur duruma düşüyor.
CHP, HDP yakınlaşması, MHP-AKP ittifakına karşı hem siyasal, hem sosyal güçlü alternatif olabilir, sistem değişikliği tehlikeye bile girebilir. Bundan dolayı toplumu “yerli ve milli” olarak ikiye bölünüyor ve "yerli-milli" olmayanların “teröre destek” verdikleri algısı sürekli işleniyor. Böylece CHP, HDP yakınlaşmasını engelleyecek belden aşağı her şey yapılıyor. Bunda başarılı da oluyorlar.
HDP’nin “terör uzantısı, gayri milli” ilan edilerek HDP’siz Cumhurbaşkanlığı Sistemini inşa etmenin önünde engel kalmayacağı hesaplanmış olmalı. “Seni başkan yaptırmayacağız” sloganına karşı öfke birikiminin ve Demirtaş’ın hedefe konulmasının kişisel öç almanın ötesinde otoriter sistem ideolojisine karşı çıkışı susturmak amaçlı olduğu daha iyi görülüyor.
3. Kongresini yapan HDP’nin işi çok zor. Birincisi, bütün baskılara karşın partisel varlığını korumaya ve sürdürmeye çalışıyor olması. İkincisi, parti içindeki çeşitliği ve çoğulculuğu demokratik ve özgür tartışma ortamında tutmaya çalışması, monolitik siyasal gelenek ve kültürü değiştirerek gelecekte bütün toplumu kucaklayacak zihniyeti geliştirme çabası.
Üçüncüsü ve belki de en zor olanı, 2019’da fiilen yürürlüğe girecek olan Cumhurbaşkanlığı Sistemine karşı alternatif sunması. Sorun elbette bir metin veya metinler manzumesi yazılması değil. Milli ve yerli ideolojik hegemonyasına karşı hegemonya oluşturacak bir dil geliştirmek ve toplumda dalga yaracak fikirler ortalığa saçmak. İktidarın devasa iletişim araçları ve devletin bütün ideolojik aygıtlarıyla yaratılan algıyı ters yüz ederek karşı hegemonya oluşturmak çok zor. HDP, varlığının da bu zorluğu aşmak olduğunun bilinciyle hareket ettiğinde hikâyesini ortaya koyacaktır. O hikâye ortaya konulduğunda dilden dile dolaşır, umut gerçekliğe dönüşür.
Selahattin Demirtaş bu hikâyenin çok iyi anlatıcısı, güven veren, herkesin kendinden bir şey bulduğu birisiydi. Bu toplum, siyaseti, siyasetçiyi çoğunlukla böyle düşünüyor. Bazen siyaset sosyolojisi ve siyaset felsefesinin yazdığı yasalara bakarak, reel siyaseti okuyup anlamak ve doğruyu çıkartmak olanaklı olmayabiliyor.
HDP’siz yeni bir sistem kurulabilir. Ancak tarihe geçmiş % 13 ve 6 milyon oy alan bir siyasal, sosyal hareketi baskıyla, itibarsızlaştırıcı propagandalarla yok etmek mümkün değil.
Son olarak şunu söylemek lazım. HDP’nin içinde yer alan aydın, entelektüel, siyasi birikim ve deneyime sahip olanlardan çok çok daha fazlası HDP dışında. HDP bu potansiyelle etkileşim kurabildiği ölçüde hikâyesine güç katar.
Yazarlar
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKimmiş bakalım devlete saldıran? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBüyük eşik atlandı, sıra mayınlı alanda… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasPara vermeden diploma alanlarımız da bunlar 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSistem çürümüş ki nasıl çürümüş 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHayır, bu Türklük Sözleşmesi değil! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.05.2018
13.05.2018
6.02.2018
29.04.2018
22.04.2018
8.02.2018
1.02.2018
25.03.2018
19.03.2018
11.03.2018