Etyen MAHÇUPYAN
Muhalefetin ortak strateji arayışı ile geçen günler öğretici tepkilere sahne oluyor. Gündemi fazla meşgul etmese, veya dar bir çevrede geçip gitse de, ne tür bir kültürde yoğrulduğumuzu ve ‘kafamızın’ nasıl çalıştığını göstermesi açısından ilginç. Bu bağlamda iki örneğe değineceğim…
İlki, Erdoğan’la görüşmesi sonrasında Bülent Arınç’ın söyledikleri… “Bazı partililerin yaptıkları bizi her ne kadar rencide etse, üzse de ben AK Parti’nin bu ülkeye çok büyük hizmetleri olduğuna inanıyorum ve bu partinin kurucularından birisiyim. Dolayısıyla AK Parti’den başka bir partiye başımı çevirmem, başka bir partiyle ilgili hiçbir olumlu kanaatimi de ortaya koymam. AK Parti’nin adayı konusunda da durum bundan ibarettir. Ben ne AK Parti ne onun genel başkanına zarar verecek hiçbir hareketin içinde olmam. Ben iyi bir AK Parti’liyim. Milli Görüş çizgisinde siyaset yapmış bir insanım. Bizim edindiğimiz, gördüğümüz bütün terbiye, bütün ahlak bize davamıza hangi noktada olursa olsun sahip çıkmayı gerektirir.”
***
Kendisinin AK Parti’nin iradesini temsile soyunanlar tarafından nasıl rencide edildiğini bilen insanlar olarak, Arınç’ın fedakârlık ima eden beyanını takdirle karşılayabiliriz. Ama burada ifade edilen kültürü irdelediğimizde ağızda kekremsi bir tat kaldığını da görmekte yarar var. Şöyle ki eğer Arınç’ın onurla sahip çıktığı kültürü temel alacaksak ortaya çıkan durum şu: Bir, partiniz ve partililer size ne yaparsa yapsın sineye çekeceksiniz. İki, başka partilerle ilgili zaman zaman olumlu kanaatleriniz oluşsa da bunları seslendirmeyeceksiniz. Üç, partiniz veya genel başkanınız sizce yanlış bir yola girse bile ona zarar vermemeye çalışacaksınız. Ve de bütün bunları yaptığınız için kendinizi ‘iyi’ bir partili olarak göreceksiniz… Arınç Milli Görüş siyasetinin verdiği terbiye ve ahlâkın, ‘davaya’ hangi noktada olursa olsun sahiplenmeyi gerektirdiğini eklemiş. ‘Hangi noktada olursa olsun’… Yani parti yönetimi ilkelerden uzaklaşsa da, sağduyusunu kaybetse de, ülkeyi yönetemese de, karar alma süreçlerini keyfileştirse de, parti içi kurumları iğdiş etse de, partiyi kripto partililerin oportünist işgaline açsa da…
Denebilir ki, belki de Arınç yaşananları böyle değerlendirmiyor. O zaman kendisinden bunu teyit eden bir değerlendirme de beklenir. Aksi halde ‘çok beğenilen’ ama aslında zihinleri ve siyaseti kadük eden, entelektüel cesaret ve namusu tırpanlayan ve ülkeyi vasata mahkum eden bir kültürden söz ediyoruz demektir.
Diğer örnek bir twit mesajı… Fatih Uçar adlı hesapta şunu okuyoruz: “Ufuk Uras, Etyen Mahçupyan, Hasan Cemal, Ahmet Türk, Saadet Partisi, Firari Fetöcüler, Medya, Mehmet Bekaroğlu ve Nevzat Çiçek gibi birbirine benzemezlerin Abdullah Gül ismi etrafında birleştiklerini görünce insan gerçekten hayret ediyor. Sizi kim bir araya topladı arkadaşlar?”
Eğer bu mizahi bir mesaj değilse, sayısız benzerleri gibi, ülkedeki ‘düşünme’ seviyesi hakkında öğretici bir uyarıda bulunuyor. Gerçekten de sayılan isimleri bir araya getiren bir neden bulmak kolay değil… Herkesi aynı şekilde etkileyen, yanlış olduğu ideolojik bakış ötesinde apaçık olan bir durum olması lazım… Ama mesajı yazan kişi için böyle bir soru yok. Muhtemelen gerçekten de bir üst aklın bu kişileri bir araya getirdiğini, getirebileceğini, böyle bir mekanizmanın var olabileceğini sanıyor.
Ama ülkenin basit gerçeğini görmek bu kişilere zor geliyor… İktidara öylesine vasat bir yönetim aklı ve özgürlük alanlarını daraltan bir ideoloji hakim olmuş durumda ki, muhalefette farklı insanları buluşturmak için ilave bir çabaya ihtiyaç yok. İktidar muhalefet bloğunu bizzat kendi tutumu, söylemi ve uygulamaları ile yaratıyor, derinleştiriyor ve tahkim ediyor.
***
Bu durum yukarıda sözü edilen kültürün düşünce alanına yansımasıdır... Özgüveniniz kültürel olarak tahrip edilmişse, gerçekleri görmekten ziyade onları bir üst akıla bağlamak işinize gelir. Oysa ‘üst akıl’ kendi akılsızlığınızın gerçekler karşısında çaresiz kalması nedeniyle sarıldığınız bir totemdir sadece…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024
12.04.2024
11.04.2024
28.11.2023