Namık ÇINAR
Bugün bayram.
Başbakan’ın “mensubu olduğumuz medeniyet” diyerek gururlandığı, benimse zül duyduğum İslâm âlemi, sürdürüyor mutat kan banyosunu, bayram mayram dinlemeden.
Çünkü dünyanın ana arterleri modernizme evrilirken, barbar kalmış buraları.
Gidememiş daha öteye, kul ve köle kültüründen.
O yüzden, semtine bile uğramamış, ne hukuk ne demokrasi.
En iyileri biziz işte, varın siz hesap edin!
Biz ki, örneğin “doksan yıllık vesayetçi cumhuriyeti, demokrasiden ve hukuktan yana dönüştürebilir miyiz”in niyetine kalkışmışken, sonunda geldiğimiz şu noktaya bakın da, çıkın çıkabilirseniz içinden.
Gerçekte amaç, demokrasi ve hukuk muydu, yoksa intikam mıydı? Siz karar verin.
Diyor ki Başbakan’ın akıldanecibaşısı Yalçın Akdoğan:
“Tüm askerî darbeler Silivri kararlarıyla topyekûn mahkûm edilmiştir.
Bu dava, sembolik açıdan 27 Mayıs’tan, 12 Mart’tan, 12 Eylül’den, 28 Şubat’tan, 27 Nisan’dan süzülüp gelen bir ruhun yargılanmasıdır.
Tüm cuntacılardan, darbecilerden, ihtilâlcilerden bu davayla hesap sorulmuş; vesayetçilik, çetecilik, komitacılık tedavülden kaldırılmıştır.”
Hiç olur mu?
Hiç pozitif hukuktan giderek, bu ülkenin doksan yıllık siyasal ve toplumsal hayatıyla tarihsel olarak hesaplaşılabilir mi?
Mahkemeler, suçun ve cezanın şahsiliği prensibinden hareketle, ancak suç karşısında bireysel sorumlulukların ele alınabilecekleri yargı yerleridir.
Mahkemelerde somut insan yargılanır, tarihin ruhu ve süreçler değil.
Türkiye’nin bütün kadim sorunlarını, hâkim karşısına çıkarılmış sanıklara yükleyerek hâlledeceğini zanneden aklını yitirmiş bir siyasal irade, bu ülkeye hangi çözümü nasıl bir barışla getirecek?
Kendilerinden önceki vesayetçi egemenler, geri kalmışlığın nedenini dinde görmüşler ve kurdukları mahkemelerde yargılayarak tarihsel faturayı dindarlara çıkarmışlarsa; bugün yapılanların, ne farkı var o dünkü yapılanlardan?
Diyelim, o hükümlüler temyiz safhasında beraat ettiler; doksan yıllık Cumhuriyet süreci pirüpak mı sayılacak, bu sefer de?
Ülkenin siyasasında herhangi bir vesayetin yaşanmadığına delil mi olacak, böyle bir karar?
Pekiyi, bu kirli tarihle nasıl ve nerede hesaplaşılacak öyleyse?
Başından beri şunu söyledim durdum ben:
Türkiye’nin bütün bu sorunlarını esas olarak, siyaset yoluyla Meclis’te, demokrasi bilincini pekiştirerek de toplumsal vicdanda çözebilirsiniz ancak.
Ceza davaları da sınırlı kalır, şimdiki gibi öç alma aracına çevrilmezlerdi o vakit.
Devletin kılcallarına kadar işlemiş bu anlayışların tasfiyesi, üç kişilik bir mahkeme heyetine kakalanarak değil, yapısal reformlar olmadan ve demokrasiye duyarlı kılınmış kamuoyundaki itibarları bütünüyle sarsılmadan gerçekleşemez.
Türkiye’nin yasaları, ordunun günü gelince siyasete el koymasına imkân sağlayan plânlar yapılmasını öngörmektedir ve üstelik bunlar hâlâ yürürlüktedirler.
Çünkü o yasalar elli yıllık darbe süreçlerinde ihtiyaçlara göre biçimlenmiş ve henüz hiçbirisi değiştirilmemiştir.
Yer yokluğundan sadece en basitine değineyim:
Örneğin yeni değiştirilen 35. Madde popülist bir göz boyamadan ibarettir.
Zira, Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarının “toplumun huzuru ve güvenliği” ile ilgili olarak kararlar aldıkları ve ne yapılacağını hükümete dikte ettikleri MGK, anayasal bir vesayet kurumu olarak orada capcanlı duruyor iken, artık ordunun “Cumhuriyeti koruyup kollamak” işlevinden alıkonduğu nasıl söylenebilir?
Sonuç itibariyle, demokratikleşmenin adımlarından biri olacak yerde, bu davalar, Kenan Evrenkızlarının “asmıyoruz da besliyoruz” fütursuzluğuyla ele verdikleri, “dinsel faşizan bir dönüşüm”e simge olacağa benzemektedirler.
twitter@cinarnamik
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016