Taner AKÇAM

CIA ve MOSSAD’a teşekkürler, MİT’e çağrı!
24.12.2013
3034

 Her toplumun hırsızlığa tahammül sınırı farklı.


Cem Özdemir
, milletvekili sıfatıyla yaptığı uçuşlardan elde ettiği milleri, özel amaçla kullandığı için parti sözcülüğünden ve milletvekilliğinden istifa etmek zorunda kalmıştı.

Almanya Cumhurbaşkanı, piyasa oranından daha ucuz, özel bir kredi aldığı için istifa etti.

Almanya’da siyasiler yukarıdaki nedenlerle istifa etmek zorunda kalıyorlar.

Bizde deveyi havuduyla götürüyorlar ama son derece pişkin, “tezgâh var” çığlıkları atıyorlar.

İstifa kelimesi ağza bile alınmıyor.

Pişkinlikleri ve yüzsüzlükleri mide bulandırıcı.

Ortada büyük bir tezgâh varmış. AKP’yi bitirmek için CIA ve MOSSAD devrede imiş.

Sanki yolsuzluk soruşturmasının arkasında dış güçlerin ve devlet-içi çetelerin varlığı ispatlanırsa ortada sorun kalmayacak.

Sanki ortadaki sorun yolsuzluk değil, yolsuzluğu ortaya çıkartmak!

Bu nedenle aslında hemen istifa etmesi gereken bir bakan, büyük bir telaşla Emniyet ve Bürokrasi’de operasyon yapıyor.

Peki, bunun anlamı ne?

Tek kelime ile şu: “Yetim hakkı yiyen” hırsızlar değil, hırsızları yakalayan polisler suçludur!

AKP’nin kaybedeceği yer bu.

AKP bunun altında kalır!

Çünkü, hırsızlığı ortaya çıkartan iç ve dış mihraklara karşı bu öfkeli saldırının tek şifresi var: Beni niye rahatsız ediyor, keyfimi bozuyorsun; ben kutulara para dizmeye devam etmek istiyorum!

Kendi adıma, bu hırsızlığın ortaya çıkartılmasında, eğer bir payları var ise, CIA ve MOSSAD’a teşekkürlerimi bildiriyorum.

Allah onlardan razı olsun!

MİT’e açık çağrı yapıyorum: Elinizde, İsrail veya Amerikalı politikacıların hırsızlık yaptıklarına ilişkin bilgiler varsa bunu İsrail ve ABD savcıları ile paylaşın.

İnanın, o ülkelerde de “dış mihraklar” diye bağıran birkaç milliyetçi salak çıkacaktır, ama İsrail ve Amerikan halkı size müteşekkir olacaktır.

Büyük Oyun”, “İç ve Dış Mihraklar” diyerek gürültü kopartanların göremedikleri bir gerçek var.

Diyelim ki büyük bir komplo var! Büyük oyun oynanıyor!

Peki ama, bu mihrakların bu yolsuzluğu ortaya çıkartması iyi olmadı mı?

Yolsuzluk ortaya çıktığı için mutlu değil misiniz?

Bu yolsuzluğu ortaya çıkartanlara teşekkür etmeniz gerekmez mi?

Yoksa yolsuzluk ortaya çıktığı için üzgün müsünüz?

Mutlu olmanız, sevinmeniz gerekmez mi?

Basit bir nedenden şöyle düşünmeniz daha mantıki değil mi?

Yolsuzluk benim en zayıf halkam; eğer bu zayıf halkamı tamir etmezsem, daha çok komplo kurulur.

Eğer bana komplolar kurulmasını istemiyorsam, yolsuzluğu ortaya çıkartanlara teşekkür etmem ve hemen gereken düzeltmeleri yapmam gerekir!

Öyle değil mi?

Öyle değil tabii; çünkü kendinize de itiraf etmekten korktuğunuz bir gerçek var; siz yolsuzluğun ortaya çıkmasından memnun olmadınız.

Size bir sorum var? Tamam, anlaşalım, yolsuzluğu dış ve iç mihraklar gündeme getirmesin?

Peki, kim getirsin?

Sizce, yolsuzluk hangi koşullarda ve kimler tarafından açığa çıkartılırsa yolsuzluk olur?

Bizlere, hırsızlığı açığa çıkartmanın makul ve makul olmayan tarzları olduğunu anlatmaya çalıştığınızın farkında mısınız?

İsterseniz, hırsızlık hangi koşullarda ve kimler tarafından ortaya çıkartılırsa makuldür diye bir el kitabı hazırlayın.

Tam size yakışır.

Boşuna çene yoruyoruz. Sorun son derece basit: Türkiye, kendisine tezgâh kurulmasını istemiyorsa, şeffaf bir devlet ve toplum olmayı öğrenmek zorunda.

Ötekini kötülemek sizin iyiliğinizi anlatmaz!

Ötekini kötülemek sizi çökmekten kurtarmaz!

Osmanlı İmparatorluğu’na bakın kâfi.

Kurul ve kurallarıyla işleyen, şeffaf ve demokratik bir ülke olmak zorundayız.

AKP bunu göremez ve şeffaf ve demokratik bir Türkiye için çalışmazsa tepe taklak gider! Tüm göstergeler bu yönde.


[email protected]

http://www.taraf.com.tr/taner-akcam/makale-cia-ve-mossad-a-tesekkurler-mit-e-cagri.htm

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar