Vahap COŞKUN
Ceren Kenar’ın altını çizdiği bir husus var; Paris saldırısını gerçekleştirenlerin hiçbiri mülteci değil. Hepsi de Avrupa’da doğdular, Avrupa’da büyüdüler. Avrupa’nın eğitim tezgâhından geçtiler, orada sosyalleştiler. Ama bir noktada kendilerini büyüten kültürle irtibatlarını kopardılar, ona düşman kesildiler. Şimdi de diğer Avrupalıları öldürüyorlar.
Mülteci değiller; ama onların yaptıklarının faturası Avrupa’daki mültecilere, sığınmacılara, yabancılara ve hatta uzun yıllar önceye Batı’ya yerleşip bulunduğu ülkenin vatandaşı olan Doğululara çıkarılıyor. Batı sokaklarında patlayan her bomba, Avrupalıların yabancı gördüklerine karşı olumsuz bakışlarını keskinleştiriyor. Binbir dertten kaçarak Batı’ya gelmek isteyenlerin önüne çok sayıda yeni bariyer konuyor. Zaten orada olanların ise giderek yükü artıyor.
Böyle adalet olmaz!
İnsanlar havanın değiştiğini, kendilerine düşmanca veya en azından şüpheyle bakan gözlerin çoğaldığını anında fark ediyorlar. Saldırı geçen Cuma akşamı oldu. Cumartesi sabahı erkenden iki arkadaşımla bir araştırma için Almanya’ya gittik. Orada bulunma sebebimiz farklıydı. Ama söz dönüp dolaşıp Paris katliamına bağlanıyordu.
Çok sayıda kişi ile görüştük, farklı gruplarla temas ettik. Ayrıştıkları konular çoktu. Ama Batılıların teröre ve ölümlere gösterdikleri çifte standarda feveran etme noktasında birleşiyorlardı. Onlara göre Batı devletleri, dünyanın geri kalanında meydana gelen facialar karşısında kılını kıpırdatmıyor, ancak işin ucu kendilerine dokunduğunda aşırı bir tepki gösteriyor. “Bizim her gün yüzlerce, binlerce insanımız ölüyor, umurlarında bile değil.
Ülkeler yıkılıyor, insanlarımızın başına gökten bombalar yağıyor, dönüp bakmıyorlar bile. Ama ne zaman bu sokaklarda bir olay olsa dünyayı ayağa kaldırıyorlar. Böyle adalet olmaz!
Onların ki can da bizimki değil mi?”
IŞİD veya bir başka örgütün yaptığı herhangi bir eylem bütün Avrupa’da Müslümanlara karşı kuşkuyu besliyor. Normal bir hayat süren, ailesinin nafakasının peşinde olan sıradan Müslümanlardan bile emin olunmuyor, onlara da potansiyel tehdit nazarıyla yaklaşılıyor. Müslümanlar sürekli bir imtihana tabi tutuluyorlar, sorgulayan gözleri enselerinde hissediyorlar.
“Elinin körü!”
Böylesi saldırılar olduğunda bilinçli ya da bilinçsiz Müslümanlar üzerinde bir baskı kuruluyor. “İşe gittiğinizde arkadaşlarınız, şaka yollu ‘Sizinkiler yine duman etmişler ortalığı’ diyorlar. Elbette bu şakanın altında yatan mesajı anlıyorsunuz. Okullarda bu baskı daha çıplak bir hal alıyor. “Sınıfa giren hoca doğrudan bize ‘Bu saldırı hakkında ne düşünüyorsun?’ diye soruyor. ‘Elinin körü’ diyesim geliyor. Çünkü böyle bir soruyu Hristiyan veya Yahudi bir öğrenciye sormayı asla aklından geçiremez. Ama bize pervasızca sorabiliyor.”
Müslümanlardan daima kendilerini ispat etmeleri, sadakatlerini ortaya dökmeleri isteniyor. Gözler hemen onlara çevriliyor ve ne yapacakları, nasıl tepki verecekleri gözleniyor. “Bir Hristiyan terör yapsa kimsenin Hristiyanlardan kınama beklentisi olmaz. Ama bizden bekleniyor. Bu da sorunlu. Kınasan sanki o eylemi yapanlarla bir alakan varmış gibi oluyor. Ama kınamasan da bu kez sanki o eylemi tasvip ediyormuşsun gibi algılanıyor.
Her ikisi de dert.”
Müslümanların kıyasa tabi tutulamayacak kadar büyük bir çoğunluğu barış içinde yaşamını sürdürüyor. Ancak çok az sayıdaki Müslümanın yaptıklarından ötürü Müslümanlar ile terörizmin ilişkilendirilmesi, eylemde ve söylemde değişen dozlarda ayrımcılık yapılması sorunun çapını da büyütüyor. Müslümanlar Avrupa toplumunun bir parçası; Avrupa’nın bunu kabullenmeli. Bugünkü devasa problemin çözümü de önemli buran geçiyor.
Yazarlar
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları






















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2025
3.09.2025
27.08.2025
23.08.2025
19.08.2025
14.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
22.07.2025
15.07.2025