Melih ALTINOK
Bazı sendika yetkilileriyle bu yılki 1 Mayıs etkinliklerinin nerede yapılacağını görüşen İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Taksim’in yerine Yenikapı’yı adres gösterdi.
“Karşılıklı
olarak tutum ve düşüncelerimizi paylaştık. Taksim'in işçilerimiz için
çok önemli bir meydan olduğunu belirttim. Atatürk Anıtı'nda ilgililerin
çelenk sunma merasiminin gerçekleşmesinin anlamlı olduğunu ifade ettim.
Ayrıca Kazancı Yokuşu'nda hayatını kaybeden işçilerimizi rahmetle
anıyorum. Anma seremonisinin gerçekleşmesi gerektiğini belirttim. Anma
etkinliğini destekleyeceğimizi söyledim. Miting konusunda ise
İstanbul'da toplantı ve gösteri, yürüyüş yapmakla ilgili yeni bir dönem
başlatıldığını ifade ettim. Sendikalara Yenikapı'da kutlama yapmalarını
önerdim..."
Görüşme sonrası açıklama yapan DİSK Başkanı Kani Beko, "Vali kutlamaların Taksim dışında başka yerlerde yapılmasını önerdi ama biz Taksim'de kutlama yapmaktan vazgeçmeyeceğiz" dedi.
Tartışmalara katılan 1 Mayıs Komitesi de dünkü basın toplantısında,
AİHM’in 2012 yılında konuyla ilgili verdiği kararı gerekçe göstererek
Taksim’in gösterilere açılmasını talep etti. Sendikaların başvurusu
üzerine konuyu görüşen Mahkeme “Toplantı ve gösteri yapma hakkının,
toplantı ve gösterinin yapılacağı yeri seçebilmeyi de kapsadığına”
hükmetmişti.
Vali Mutlu henüz kendilerine 1 Mayıs’la ilgili
“resmî” bir başvurunun olmadığını dolayısıyla cevaplarının da “resmî”
olmadığını belirtiyor. Eğer iş resmiyet kazandığında da Valiliğin
tavrında bir değişiklik olmazsa, bol gazlı bir karambol bizleri bekliyor demektir.
Bence böylesine anlamsız bir gerginliği engellemenin tek yolu Valiliğin tıpkı 2012’de yaptığı gibi, Taksim’i 1 Mayıs kutlamalarına açması.
Mutlu’nun
miting ve gösterilerin Yenikapı’ya yönlendirilmesini içeren “yeni
döneminin" en azından 1 Mayıs söz konusu olunca kabul görmeyeceği
aşikâr. Dolayısıyla diğer “belirli gün ve haftaları” kapsayacak bu
düzenlemede 1 Mayıs istisnası “fiilen” şart.
Taksim yasağında, 1 Mayıs vesilesiyle “Gezi olaylarının” tekrar edilebileceği kaygısı etkili olmuşsa da önerimin arkasındayım.
Zira asıl bir yasak kararı, tüm siyasetini Gezi’ye endeksleyip İşçi
Bayramı’nı provoke etmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürecektir. Zaten bu
kesimler şimdiden adeta yasak kararını beklermiş gibi heyecanlarını
gizleyemiyorlar. Hatta geçmiş 1 Mayıslarda işi "teröristler Taksim’de" retoriğine kadar vardıran Cemaat basını bile Taksim güzellemelerine başlamış durumda.
Kaldı
ki, Gezi olaylarının sosyolojisine azıcık kafa yoran herkesin göreceği
üzere, benzeri bir olaya zemin hazırlayacak asıl faktör, Gezi’nin bulunduğu alanın fetişleştirilmesine neden olacak yasaklamalardır.
Bunun
dışında, idarenin, Anayasa’nın ve uluslararası hukuk’un vatandaşlara
tanıdığı haklar konusundaki tasarrufunun kaynağı, geçmişe ait kötü anıların hafızası değil, yasalara uygun somut gerekçeler olmalıdır.
Örneğin
bu somut gerekçeler arasında, kamu düzeninin aksatılmaması kadar,
göstericilerin can güvenliğinin sağlanması da vardır. Valiliğin 2013 1
Mayıs’ında, bölgedeki yayalaştırma projesinin inşaatını gerekçe
göstererek verdiği Taksim yasağı kararını, bu somut ve mantıklı
gerekçeler kapsamında gördüğüm için desteklemiştim. Çünkü 1 Mayıs’ı
kutlamak için toplanan binlerce kişiye, yine kendi can güvenlikleri için
tehlikeli bir inşaat alanı tahsis edilemezdi. Ancak alan,
yayalaştırılma projesinin ardından şimdi insanlar için son derece
güvenli bir durumda.
30 yıl aradan sonra 2009’da 1 Mayıs’ı
resmî bayram ve tatil günü ilan eden AK Parti, yine bu demokratik ve
rasyonel perspektifle hareket etmeli. Taksim’de güvenli bir bayram
organize edip, Gezi düşü kuran uçurum siyasetlerinin, fiilen yanında durduğu emekçilerle arasına bariyer kurmasına izin vermemeli.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019